Salı Nisan 23, 2024

İhanetin son perdesi dün sahnelendi

kaypakkaya-partizan
DİSK yönetimi ve GREİF yönetimi ile 03.04.2014 tarihinte yapılan toplantı üzerine açıklamamız.

 

Direnişimizin 53. gününde DİSK,DİSK Tekstil ve GREİF işçileri, temsilcilerinden oluşan komitenin toplantısı yapıldı. Komitede toplantısına DİSK adına Kani Beko, Arzu Çerkezoğlu, Muzaffer Subaşı, Kamber Saygılı, Celal Ovat, Önder Atay katıldı.

Toplantıya GREİF direnişi ile ilgili somut kararların alınması beklentisi ile gittik. Fakat yine hiç bir karar alınmadı. Aksine bürokratlar direnişimizi yargılamaya kalktılar. Düne kadar dirernişimize karşı sergilenen tutumların nedeninin Arzu Çerkezoğlu olduğunu ifade eden Kani Beko da aynı telden çalmaya başladı. Biz eylemli program oluşturalım dedikçe onlar “neden yasal süreci beklemediniz”, “DİSK'in 47. yılı etkinliğinin iptal edilmesine vesile oldunuz”, “bize hakaret ettiniz” vb. Tartışmalar açarak sağlıklı bir toplantı yürütülmesini engellemişlerdir. Toplantıyı bu tartışmalara sıkıştırarak sorumluluklarından bir kere daha kaçmış oldular.

Bu toplantı DİSK genel merkezinin de ihanetin açıktan bir parçası olduğunu gösterdi. Toplantı başladığında DİSK genel sekreteri Muzaffer Subaşı DİSK yöneticilerinin gözü önünde dosyasında ki zarfı çıkartarak Engin Yılgın'a uzatmıştır. Yönetim kurulu olarak Engin Yılgın'ın işine son verdikleirini ifade etmiştir. Engin Yılgın böyle bir kararı tanımıadığını ifade etmiştir. Fakat DİSK yöneticilerinden hiç biri Muzaffer Subaşı'nın bu tutumuna ses çıkarmamışlardır. Çıkarılma gerekçesi olarak ise hiç bir şey sunmamışlardır. Ama gerekçe ortadadır. Engin yılgının GREİF direnişinden yana onurlu tutum alması bürokratları ve parayla satın alınan sendika çalışanlarını rahatsız etmiştir.

Bunula da yetinmeyen bürokrat takımı GREİF yönetimi ile yapılacak toplantıya Engin Yılgın'ın artık sendika çalışanı olmadığı gerekçesi ile katılmasını engellemişlerdir. Engin Yılgın'ın toplantıya gitmek istemesi halinde kendilerinin de toplantıya katılmayacaklarını ifade etmişlerdir. Toplantının yapılması için 2. işçinin bürokratlarla birlikte gitmesi kararlaştırılmıştır.

GREİF yöneticileri ile yapılacak toplantı için Ünsa'ya gidildiğinde ise GREİF yöneticileri “işten atılmış adamlarla görüşmeyiz” demişlerdir. Muzaffer subaşı'nın “bunlar bizim arkadaşlarımız” demesi üzerine işçi temsilcileride toplantıya katılmışlardır.

Toplantı başlamadan önce GREİF yöneticileri Sevinç ve Tahir Kani Beko'yu kendi odalarına çağırarak kapalı kapılar ardında özel bir görüşme yapmışlardır. Bu görüşmede nelerin konuşulduğu sır olarak duruyor.

Toplantıya geçildiginde GREİF yöneticisi Muzaffer Subaşı'na “Engin artık işten çıkarıldı degil mi? Diye sordu. Oda evet diyerek bu soruyu yanıtladı.

Bu yaşananların hepsi Engin'in sendikada ki işine son verilmesinin, toplantıya katılmasının engellenmesinin ve direnişi kırmak için atılan bütün adımların kararının DİSK yönetimi, DİSK Tekstil yönetimi ve GREİF yönetiminin işbirliği ile alındığını gösteriyor.

Toplantıdan çıkan tek sonuç DİSK ve DİSK Tekstil yönetiminin GREİF yönetimi ile açıktan işbirliği içersinde olduğudur. Bu hain bürokratlar takımı direnişin başından beri bizi oyalayarak GREİF yönetiminin saldırılarının zeminini güçlendirmişleridr.

Dün “GREİF yönetimi fabrikayı kaparsa yurt içinde ve yurtdışında bütün imkanlarımızı kullanacağız. Eylemli süreçleri başlatacağız” diyenler bu gün çark etmişlerdir. Artık bu yalanları dahi söylemiyorlar. Tek söyledikleri GREİF yönetimi fabrikayı kapadı artık. Bizim yapacak hiç bir şeyimiz yok demek olmulştur. Biz Kani Beko'sundan , Arzu Çerkezoğlu'na , ve diğer hain bürokrat takımına soruyoruz. GREİF Patronunun sözcülüğünden başka şimdiye kadar ne yaptınızda yapacak bir şey yok diyorsunuz. Kani Beko ve Arzu Çerkezoğlu sendikacılık mı? Yapıyorlar, yoksa muhasebecilik mi? anlayamadık. Her fırsat'ta ortada resmi hiç bir belge yokken GREİF'ın fabrikayı kapattığını söylüyorlar. Bu kadar emin olduğunuza göre GREİF 'in muhasabe ve evrak işlemlerini siz yapıyorsunuz. DİSK'i de patronlara hizmet ofisine çevirmişsiniz. Ama gün gelecek bu yaptıklarınızın hesabını er yada geç vereceksiniz. 1 Mayıs ön günlerinde işçiyi satmak ne demekmiş göreceksiniz. DİSK'in gerçek sahipleri sizin saltanatınızı yıkacaktır. Bundan gayri çıkıp DİSK'in mücadele tarihini dilinize dolamayın. Hak'tan hukuk'tan devrimcilik'ten bahsetmeyin. Siz bu değerlere leke süren büroktratlardan başka Bir şey degilsiniz. İki elimiz her zaman yakanızda olacak.

Artık sınıfımızın saflarında daha bilinçli işçiler olarak yer alıyoruz. Bu bilinci bütün sınıfd kardeşlerimize taşıyacağız. Patronlar sınıfına karşı mücadelenin ilk olarak bürokrasiye karşı mücadeleden geçtigini bütün sınıf kardeşlerimize anlatacağız. Bürokrasiye ve ihanete karşı güçlü bir sınıf mücadelesinin örgütlenmesi için elimizden geleni ardımıza koymayacağız.

Ya kazanacağız ya kazanacağız!

Kahrolsun bürokratların- hainlerin DİSK'i, Yaşasın işçi sınıfının DİSK'i

GREİF Fabrika Komitesi

1565