Salı Nisan 16, 2024

İnterpol terörü sürüyor

kaypakkaya-partizan
Uluslararası Polis anlamına gelen INTERPOL’ün merkezi Lyon’da bulunuyor.

 

AKP’nin Avrupa ülkelerindeki politik sürgünlere yönelik yıllardan beri uyguladığı INTERPOL terörü sürüyor. Son olarak Almanya’da önce politik iltica hakkını alan sonra vatandaş olan Murat Catulay Hırvatistan’da hakkındaki INTERPOL bülteni (uluslararası yakalama emri ya da Kırmızı Bülten) nedeniyle tutuklandı.

AKP ülke dışında politik faaliyetini sürdürenler hakkında INTERPOL’a başvurup Kırmızı Bülten yayınlanmasını sağlayarak bu kişilerin tutuklanıp iade edilmesini istiyor. Hakkında uluslararası yakalama emri olan kişiye bulunduğu ülkede bir şey olmuyor, ama ülke dışına çıkınca durum değişebiliyor.

Kişi bir süre tutuklu kalıyor, avukatlar devreye giriyor ve sonuçta da genellikle gelmiş olduğu ülkeye iadesi gerçekleşiyor.

AKP’nin İnterpol terörü bugüne kadar defalarca protesto edildi ama herhangi bir sonuç alınamadı. Bu durumda uygulamayı yeniden protesto etmekle yetinmemek, sonuç alabilecek farklı yöntemlere yönelmek gerekir.

Uluslararası Polis anlamına gelen INTERPOL’ün merkezi Lyon’da bulunuyor.

AKP’nin politik sürgünlere yönelik INTERPOL başvurularının ciddiyetsiz olduğunu örnekleriyle anlatmak ve bunu bir dosya haline getirip INTERPOL merkezinin yanı sıra Avrupa Birliği ülkelerinin içişleri ve adalet bakanlıklarına yollamak gerekir.

Dosyanın kalın olması gerekmiyor. Açıklayıcı bir metin ve bugüne kadar tutuklanan ama Türkiye’ye iade edilmeyen kişilerle ilgili örneklerin yer aldığı bir metin yeterlidir.

AKP tarafından yapılan INTERPOL başvurularının daha ciddi incelenmesini istemeliyiz ve bunların içeriğinin ciddiyetten uzak olduğunu örnekleriyle göstermeliyiz. Tutuklanan çok sayıda politik sürgünün iade talebi sonuçta ciddiye alınmamış, AKP’nin iade için sunduğu belgeler yeterli bulunmamıştır.

Hukukçu arkadaşlarımızın bu konuda yoğunlaşması yerinde olur.

Yargıda büyük tasfiyelerin gerçekleştiği, zaten bulunmayan hukukun üstünlüğü ilkesinin artık hiç kalmadığı ve bu durumun değişik kuruluşlar tarafından da protesto edildiği günümüzde, politik sürgünlerin bu büyük sorununu anlatmakta daha büyük imkanlara sahibiz.

Türkiye’nin politik sürgünlere yönelik iade taleplerinin ciddiye alınmamasını sağlayabilirsek, başka şey yapmaya gerek bulunmuyor.

AVRUPA SÜRGÜNLER MECLİSİ

1030