“Kaypakkaya’yı anmak onurdur. Ortak mirasımızı sahiplenmeye devam edeceğiz”

 “Kaypakkaya’yı anmak onurdur. Hukuksuzca tutukladığınız arkadaşlarımızı serbest bırakın” şiarıyla İHD’de de bir araya gelen DHF, HDK, Partizan, HDP, SYKP sokaklardan çekilmeyerek mücadele devam edeceklerini vurguladı.

Roza Kahya tarafından okunan basın açıklamasında, sahiplenilen devrimci mirasın sahiplenmeye devam edecekleri vurgusu öne çıktı.

Kahya, 21 Mayıs Pazar günü Partizan, DHF, HDK tarafından çağrı yapılan anmaya polisin saldırarak 8 devrimcinin gözaltına alındığını SYKP üyesi Harun Turgan ve Bülent Uyguner’in tutuklandıkları belirtti.

Kahya, “Faşizmin aramızdan koparıp aldığı devrimci yoldaşlarımız, mücadele kararlığımız ve iham kaynağımızdır. Birleşik ve ortak mücadele hazinemizdir. Onların direnişlerinin izlerine basarak özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesini ileriye taşımak olanaklıdır. İboların, Hakilerin, Dört’lerin direnişçi çizgisi bugün Ortadoğu haklarının mücadelelerinde bayrak olarak dalgalanmaktadır” dedi.

Tutuklanan ve hala gözaltında olan herkesin serbest bırakılmasını, OHAL’in kaldırılması, KHK’larla işten atılan emekçilerin işlerine iade edilmesini dile getiren Kahya basın açıklamasını sonlandırdı. Açıklamadan sonra gözaltına alınanların avukatlarından Av. Hasan Kul konuşma yaptı.

“Tutuklamalar polis fezlekesiyle yapılıyor”

Av. Hasan Kul, gözaltına alınma ve sonrası sürecin başından sonuna hukuksuzluklarla dolu olduğunu belirtti. Kul, tutuklanmaların tamamen polis fezlekesi ile savcının, hâkimin karar verdiği sözlerine ekledi.

Kul’un ardından HDP İstanbul Milletvekili Erdal Ataş söz aldı ve o gün Kadıköy’de olduğunu dile getirerek polisin niyetinin o gün ve ondan öncede yapılan ve yapılacak tüm eylemlere saldırmak olduğunu belirtti.

Söz alan SYKP Eş Genel Başkanı Ahmet Kaya ise “Kaybettiklerimize dönük saldırıların onları bize bıraktıkları mirasa sahip çıkıyor olmamızdır. Bizlere evinizde oturun diyorlar böyle olmayacak” dedi.

Mahir Güz:”Kaypakkaya korkusunu büyütmeye devam edeceğiz”

Gözaltına alınan DHF üyesi ve Halkın Günlüğü çalışanı Mahir Güz, gözaltında yaşadığı işkenceyi anlatarak, bu saldırıların yabancısı olmadıklarını belirtti. Güz, tarihsel değerlerimize, köklerimize bir saldırı, yok etme politikası uygulandığını, Kaypakkaya’ya dönük “özel” saldırının uygulandığına dikkat çekti. Güz buna, bu yıl İbrahim Kaypakkaya’nın mezar başı anmasına İçişleri tarafından çıkarılan genelge ile engeli örnek gösterdi. Güz bu “özel” uygulamaya işkence ile gözaltına alınırken polis tarafından ”Herkesin anabilirsiniz ancak Kaypakkaya’yı anamazsınız. O bir terörist, terör örgütü lideri” sözleriyle birlikte karşılaştıklarını, ancak kendilerinin bu korkuyu büyütmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi. Güz ayrıca  İçişleri Bakanlığının bir genelge ile 31 Mayıs’a kadar Kaypakkaya’nın anmalarına ve Mezar ziyaretlerine yasak getirildiğini belirterek Kaypakkaya korkusunun halen sürdüğünü belirtti.

Güz ardından gözaltına alınan DHF üyesi Özlem Halisdemir gözaltında yaşadıklarını kısaca anlattı.

Partizan adına söz alan Fatih Hatayaoğlu ise, uzun bir zamandır devletin OHAL ile devrimci demokrat tüm kesimlere demokratik alanda, politika yaptırmamak, eylem ve etkinlik yaptırmamak adına topyekün saldırdığını dile getirerek başladı sözlerine. Hatayoğlu, Kaypakkaya ve mayıs şehitlerini anmasına dair ise, devletin Kaypakakya’ya fiziki olarak değil, esas olarak Kaypakkaya’nın devlete yönelik yıkıcı eleştiri ve düşüncelerine saldırı olduğunu vurguladı.

HDK İl Eş Sözcüsü Rojda Yıldız: “44 yıl önce çeliğe verilen su unutulmadı”

HDK İl Eş Sözcüsü Rojda Yıldız “Kaypakkaya 44 yıl önce Dersim dağlarında bir çeliğe su verdi ve o çelik suyu unutmadı. Su bugün Dersim’de oğlunun cenazesini alana kadar süren direnişte devam ediyor. Devlet daha fazla saldıracak biz daha fazla direneceğiz” dedi. ESP, Devrimci Parti SODAP LGBTİ İstanbul Derneğinin de katıldığüı basın toplantısı konuşmaların ardından sonlandırdı.