Cuma Mart 29, 2024

Sizin Olsun Perinçekçi Maoizminiz

Kovulmak .

Kaç kişiye aynı şeyi yaptınız .

Kartalyalıların yaşamamı istediği utancı yaşamayacam .

Kaçınılmazsa tanını çıkaracaksın .

Her onurlu insan gibi .

- De...  diyemeyecekseniz.

Beybiyi kötü eden nedenler .

Pratiğimiz teorimiz .

-E... inandığımız kadardır .

Maktul mini etkiliydi ve tek başına dışarı  çıkmıştı .

Herkesin bir partili olduğu memlekette .

Hiç kimsede Geziden tutun Cerattepe kadar hiç bir yerde tuttuğu  partinin flamasıyla sokağa çıkmazken .

İş tartışmaya gelince de  dergi satışı, kahve, büro toplantılarıyla örgütlü bir kitleselleşme anlayışının profesyonel devrimci örgütlenme anlayışı olmadığı gazozunu da insan her defasında  içmez ki kardeşim.

Birazda bilinçli olmak lazım .

Kaç  felsefeci, sosyolog, psikolog .... da  toplumun çoğunluğu örgütsüzken örgütlü gibi üretmesini / sağlıklı görenleri de / sağlıklı görür .

Sağlıklı görenlerinde güzel  türkçeleriyle üretiklerini .

Yeni demokratik halk devriminin proletarya köylü diktatörlüğünü inşa edeceğini ....  Sosyo ekonomik yapıdaki değişikliğinde ağanın patron olduğunu .

Ee.. Halde böyle olunca ..... 

Bizim Maktul .

Cahil, çıtır...  okurda ister.... 

Bir duram, avuç içi kadar  mini etekliyim, tek başıma da dışarı çıkmayam , imla kuralını, iktisadı, pratiği, kolektif bilinci…ışığı .. bir bulam hele der mi ?

Öyle bir şeycik yok ki diye .

Filin odaya giremeyeceğine dahil bir kurar .

İnsan nasıl yazıyorsa ....

Öyle de yaşıyordur değil mi ?

Nasıl yazıyordunuz ?

Perinçeğin terk ettiği ama sizlerinde bir türlü olupta terk etmediği perinçekçi maoistliğiniz ... 

Yeni demokratik halk devrimi, proletarya köylü diktatörlüğünü inşa edecek .

Mao çinin özgül koşulları nedeniyle yeni demokratik halk devriminin, proletarya köylü diktatörlüğünü değil, demokratik halk diktatörlüğünü inşa edeceğini, çini komünizme de demokratik halk diktatörlüğünün taşıyacağını söyler .

Bunda anlaşılamayacak bir şey yok ki ?

Proletarya köylü sınıfı harici diğer sınıfların devrimci niteliği olduğunu herkes bilir .

Yaşanılan sosyo ekonomik yapınında sınıfların devrimci niteliğinin derecesini belirlediğini de .

Ara sınıflarında daha çok kapitalizmin ilkel halinde bulunduğunu da .

Yaparsınız sınıfların ve sosyo ekonomik yapının...  tahlilini olur biter . 

Neyse falınız çıkar o haliniz .

Ha ... baştan söyleyim proletarya köylüsünüz diyede devrimci çıkacağınıza dahil bir kayde de yok .

Çindeki sınıflar şanslıydı . Benim içtiğim fincanı kapatmışlardı .

Çinin özgün koşulları  nedeniyle de  Maonun demokratik halk diktatörlüğü proletarya köylü diktatörlüğüydü .

Buna rağmen... siz kalkar da... diğer sınıfların devrimci niteliğini ret edecek  şekilde, yeni demokratik halk devrimi proletarya köylü diktatörlüğünü inşa edecektir derseniz....  demek ki ...  bir stalinist olan ben değil de  maoist olan siz...birincisi..  maonun sınıf analizinde ikincisi demokratik halk diktatörlüğünde ve üçüncüsüde stalininde demokratik halk devrimlerini ret etmediğinde,  reeldeki siyasi ve ekonomik  olumsuzlukları eleştirmesinde hiç bir şey anlamışsınız demektir .

Ve ayrıyeten de ülkemizin sosyo ekonomik yapısındaki değişikliği de telaffuz edecek şekilde olan ağa patron/ maraba da işçi olmuştur sözü de yine  biz söyleşenlere perinçekten miras kalmıştır .

Ağa, patron / maraba da işçi olmuştur sözündeki hemi bir değişimi ifade eden hemi de etmeyen sözde tarihsel materyalizme terstir .

Böyle kabaca düşünüp her şeyi de böyle yüzeysel açıklayıp işin içinde sıyrılma kolaylığı göstereceksek gelin en iyisi o köylüyümüş, bu proletaryayımış, şu marabaymış....   sözlerini terk ederek  hepimiz çağdaş köleleriz deyip işin içinde çıkalım .

En güzeli de vallah bu. Bizi ilkel de göstermiyor. Hepimiz Çağdaş Köleleriz .  

Hani, artı değer, para, burjuva, kapitalizm....  denilen bir şey vardı ya..... Ha … işte onlar.  Ağa, patron / maraba, mülkiyetli köylü arasındaki farkı belirleyen onlar . 

Ağanın şalvarını çıkarıp takım elbise giymesi değil .

Aralarındaki üretim ilişkisi farklığı .

Üretim ilişkisi değiştikten sonra .

Ne patron, ağa nede işçide, köylüdür artık . 

Halde böyle olunca  her ikisinden / işçiyle köylü arasında / birinin diğerine göre artması ülkemizde devrimin mütevatının değiştiğini  değil  / değişkenliğimizin nedenini / emperyalizmin hegemonyasının ülkemizde daha da arttığını bize gösterir .

Marksın ve leninin : sömürgecilik ve  özelleştirme konularına yaklaşımları da özelleştirmeler ve sömürgecilik toplumda daha gerici bir üretimi ilişkisini ortaya çıkardığında bu üretim ilişkilerinin toplumu sosyalizme yaklaştırmadığına yöneliktir .

 Hangi birimizde marksın hindistana yaklaşımının da böyle olmadığını söyleyebilir . 

43783

Ergün Aslan

Ergün Aslan sitemizin köşe yazarıdır. Teorik ve politik konularda yazılar yazmaktadır.

Son Haberler

Ergün Aslan

Lenin’in Ölümünün 100. Yılı Anısına: Lenin’de Kararlılık ve İki Çizgi Mücadelesi SBKP’de İki Çizgi Mücadelesi*

Rusya’da Marksist gruplar ortaya çıkamadan önce “devrimci” çalışmayı Narodikler yürütüyordu. Narodniklerin Çar’a karşı verdikleri mücadelede temel aldıkları sınıf köylülerdi. Rusya’da kapitalizm geliştikçe işçi sınıfı da gelişip büyümesine rağmen Narodnikler işçi sınıfını değil köylülüğün temel alınmasını savunuyor ve ancak köylülüğün Çar’ı ve toprak ağalarını devirebileceğini savunuyorlardı. Narodnikler bireysel “terörü” savunuyor ve bunun geniş halk yığınları üzerinde büyük etkiler yaratacağını düşünüyorlardı. İşçi sınıfının partisinin kurulmasına karşı çıkıyorlardı.

Hepimiz Mazlum’a borçluyuz:Garabet Demirci

 

Devrimciliği Yaşam Tarzına Dönüştürelim

Bizim gücümüz, haklılığımız ve meşruluğumuzda; olayları, olguları diyalektik- materyalist bakış açısıyla ele almamızda yatıyor.

TKP-ML Merkez Komitesi : Newroz Piroz Be!

İmha, İnkar ve Asimilasyona; İşgal ve İlhaka; Sömürüye, Açlığa, Yoksulluğa, ve Faşizme Karşı

İsyan, Direniş, Serhildan!

Newroz, coğrafyamızda binlerce yıllık sınıflı toplumlar tarihinde sömürülen, ezilen, baskı gören halkların zalimlere, sömürücülere karşı isyanının simgesidir. Günümüzde de başta Kürt halkı olmak üzere bütün ezilen halkların, zalimin zulmüne karşı isyan ve direnişinin, Demirci Kawa’nın isyanının zalim ve katliamcı Dehaklar karşısında yükseltilmesinin, isyan ateşlerinin dört bir yanda yakılmasının adı olmuştur.

Oylar SADET'E.... Oylar DEVA'YA... Oylar İYİ PARTİ'ye....

"Bindik bir alamete gideyoz kıyamete."

Aklımızın sınırlarının zorlandığı günlerde geçiyoruz.

İlemde bir partiye oy verecekseniz....

Sanki iyi parti sizi öldürüyorda chp sizi öldürmüyorsa(?)...

Niye oy verdiğiniz millet ittifakı'nın parlamentizmden vaz geçmemiş paydaşlarından biri de olmaya.

Ve Bakırhan buyurdu: " İstanbul'da kent uzlaşısı sağladık" diye

Ve Sakık buyurdu: "CHP'ye oy yok." diye.

Ve ..

Kadınlar ve İşçiler

Kadınlar neden, niçin ve nasıl eziliyor, neden cinsiyet ayrımcılığın en temel ve en tepe noktasında yer alıyor, neden öldürülüyor neden erkek baskısı kadın üzerinde şiddetleniyor vb. soruların yanıtı ile; işçiler neden, niçin ve nasıl sömürülüyorsa verilecek yanıtlar aynı yerde arandığında, kadının kurtuluşu sorununa, daha genel anlamda ise işçi sınıfı ve emekçilerin kurtuluş sorununa daha doğru yaklaşılmış olacaktır.

Yerel Seçimler ve Proleter Tavır

 

 

Türkiye 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlere kilitlenmiş bulunuyor. Baskı, yasaklamalar, açlık, yoksulluk, pahalılık ve işsizlik en can alıcı sorun olarak ülke gündemindeki yerini korurken, tüm burjuva partiler 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde kazanacakları belediyelerin hesaplarını yapmakla meşguller.

Misak Manuşyan ve 23’ler Ölümsüzdür!

Misak Manuşyan (1.9.1906 – 21.2.1944) ve yoldaşlarını, Nazi kurşunları ile Paris’te katledilmelerinin 80. yılında saygıyla anıyoruz İnsanlığın düşmanı faşizmi ise bir kez daha lanetliyoruz.

İnsanlığın başına kara bulut gibi çöken, yıkımlar, savaşlar ve dahası onarılması mümkün olmayan felaketlere sebep olan Hitler Faşizmi, 1933 yılında Almanya’da iktidara gelmesiyle başladı. 1929 ekonomik ve sosyal bunalımını atlatamayan ve çözüm bulmakta zorlanan, kapitalist-emperyalist ülkeler, sorunlarını savaş yolu ile çözmek, pazarların yeniden paylaşma savaşına giriştiler.

ÖNCE SERMAYE, SONRA, YİNE SERMAYE

13 Şubat 2024 tarihinde Erzincan iline bağlı İliç'de Çöpler Madencilikte meydana gelen toprak kaymasında 9 (bu rakamın daha  yüksek olduğu iddiası da var) işçi toprak altında kaldı. Bu son olayda, “maden kazası” olarak adlandırılan işçi katlimının, doğa katliamı ile birlikte olağan hale getirildiği ve bu seri katliamların, sermayenin birikimi ve büyümesi için olmazsa olamaz kuralı olduğu  gerçekliğiyle karşı karşıyayız.

Ağır tecrit, büyük direniş (Nubar Ozanyan)

Biz 5 Nolu Amed Zindanı’ndan tanırız faşizmin üniformalı generallerini ve kan yüzlü zindan bekçilerini! Özgürlük mahkumlarına intikam alırcasına en ağır işkencelerin nasıl yapıldığını çok iyi hatırlarız. Devrimin öncü ve önderlerine nasıl düşmanca yüklendiklerini iyi biliriz. Sadece memleketimizden değil, biz ağır tecrit koşullarını ve ölümcül duvar sessizliğini, Peru devriminin önderi Başkan Gonzalo yoldaşın 29 yıl süren direnişinden biliriz.

„Dijitalleşme“ Kitabım Üzerine

Kitabın konusu, işçi sınıfının nicel ve nitel varlığıyla doğrudan ilgilidir. Özellikle üretim sürecinde dijitalleşmenin artmasıyla, işçi sınıfının sınıfsal niteliğine yönelik ciddi saldırılar gelmeye başladı. İşçi sınıfının ortadan kalkacağı, burjuvazinin, ücretli iş gücü sistemi olmadan, salt makineler üzerinden artı-değer elde edeceği gibi, doğrudan kapitalist sistemi var eden temel olgular yok sayılmaya başlandı.

Sayfalar