Salı Nisan 23, 2024

TKP/ML Enternasyonal Büronun açıklaması:Tüm Kardeş Parti ve Örgütlere

Partimize bağlı Halk Ordusu TİKKO (Türkiye İşçi Köylü Ordusu) gerillalarıyla faşist Türk Ordusu arasında Dersim'in Aliboğazı alanında 23 Kasım 2016 tarihinde başlayan ve 28 Kasım 2016 tarihine kadar süren çatışmada 8 yoldaşımız şehit verilmiştir. 6 gün süren çatışmada yitirdiğimiz halk savaşçıları; Ersin Erel, Hasan Karakoç, Murat Mut, Alican Bulut, Samet Tosun ve kimlikleri tespit edilemeyen 3 yoldaşımız kahramanca çarpışarak güneşe uğurlanmışlardır. Faşist Türk Ordusundan iki askerin saf dışı bırakıldığı çatışmada, beyaz ordu kayıplarının daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Zira, her zaman olduğu gibi Türk devletinin kayıplarını gizlediği bilinmektedir.

Türk devletinin yüzlerce askerinin ve özel komando birliğinin katıldığı, her türlü silah ve askeri aracın kullanıldığı bu çatışmada, TİKKO savaşçıları 6 gün boyunca faşist ordu güçlerini alana sokmayarak çatışmayı sürdürmeyi başarmışlardır.

Yoldaşlarımızın alınan cenazelerinde oluşan yanıklar ve bazı yoldaşlarımızın yandıkları için tanınmaz bir durumda olmaları, Türk devletinin çatışmada kimyasal silah kullandığını göstermektedir. Özel bir otopsi yapılmasına izin vermeyen Türk devleti, şehitlerimizin yakınlarını ve ailelerini tehdit ederek yaptığı katliamın üstünü örtmektedir.

Faşist Türk devleti ölülerimizden bile korkuyor. Katledilen devrimci ve yurtseverleri mezarlarında dahi rahat bırakmayan faşist diktatörlük; 13 Mayıs 1980 tarihinde Elazığ'ın Karakocan ilçesinde polisle girdiği çatışmada şehit düşen partimiz kadrolarından Armenak Bakırcıyan yoldaşımızın anıt mezarı Dersim valiliğinin aldığı bir kararla yıkılmıştır. Ermeni soykırımının 100. yılında yapılan bu anıt mezara dahi tahammüllü kalmayan Türk devletinin bu alçakça saldırıyla verdiği bir diğer mesajda Ermeni düşmanlığıdır. Aynı alçakça saldırıları katledilen PKK gerillalarının mezarlarına karşı da yapan Türk devleti yüzlerce mezarı yıkarak, Kürtlere ölülerinizi bile rahat bırakmayacağız mesajı verilmektedir.

Türkiye'de Kürt ulusal mücadelesi ve sınıfsal mücadelenin giderek ivme kazanması egemen sınıfları her geçen gün daha da korkutmaktadır. 15 Temmuz 2016 tarihinde gerici Fethullah Gülen kliği tarafından yapılan Darbe Girişiminin başarısız olmasını kendi lehine çeviren AKP hükümeti, ''Gülencilere karşı mücadele ediyorum'' kisvesiyle, Kürtlere, devrimcilere ve ilericilere saldırılarını artırmış bulunuyor. Binlerce ilerici ve demokratın işten çıkarıldığı, yüzlece çalışan kamu emekçisinin ve 150 yakın gazetecinin tutuklanıp cezaevlerine konulmasıyla saldırlarını her geçen gün daha da artıran faşist diktatörlük, HDP (Halkların Demokrasi Partisi) Eş Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ı tutuklayarak, topluma, 'her an herkesi tutuklarım' mesajı vermiştir. Kürt düşmanlığıyla bilinen AKP, faşist Türk devletinin geleneklesci devlet politikasını harfiyen uygulayarak saldırlarını devam ettiriyor. Suriye'de Rojova devriminden bu yana, Kürtlerin burada kazandığı statüyü bir türlü hazmedemeyen Türk devleti, Cerablus işgaliyle Suriye'de Rojovaya girme palanları suya düştüğü için, ülke içinde Kürtlere karşı milliyetçi duyguları kabartarak, denetimindeki gerici kitleleri Kürtlere karşı kışkırtarak, iktidarını sürdürmeye çalışmaktadır.

AKP'nın tek adamla diktatörlüğü daha da güçlendirme planları, başkanlık siteminin hayata geçirilmesi hamlesi, faşist ve ırkçı MHP (Milliyetçi Hareket Partisi) ortaklığıyla sürdürülerek tamamlanmak isteniyor. Türk burjuvazisinin 15 Temmuz 2016 tarihinden bu yana uzlaşarak başlattığı saldırı OHAL (Olağan Üstü Hal) yürürlüğe girmesiyle iyice artmıştır.

Ancak tüm bu çabalar nafile!.. Faşist diktatörlük, yükselen halk muhalefetini ve Kürt ulusal mücadelesini artık durduramayacaktır. Ağababaları emperyalistlerden aldıkları destekte Türk devletini çöküşten kurtaramayacaktır.

Kürt ulusal hareketi, devrimci hareketin ve Komünistlerin bu dönemde eylem birliklerine çok daha önem vererek faşizme karşı mücadeleyi ileriye taşıyarak yeni mevziler kazanabilirler. Ezilen Kürt ulusuna, emekçilere ve işçi sınıfına umut olmanın bir yolu da budur.

Hemen yanı başımızda Suriye, Libya ve Irak'ta devam eden savaşta yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği, milyonlarca insanın yerlerinden olduğu günümüzde, anti-emperyalist mücadelenin önemi tamda bu gerçeklerde saklıdır. Partimiz, Rojova da oluşturulan enternasyonal taburda yerini alarak bu tarihsel görevin yerine getirilmesi için sorumluluk almış bulunuyor. Partimiz, Türkiye'de Demokratik Halk Devriminin gerçekleştirmek için savaşı daha da boyutlandırmaya kararlıdır.

DEVRİM ŞEHİTLERİ ÖLÜMSÜZDÜR!

23 KASIM 2016 TARİHİNDE TİKKO GERİLLALARININ DÜŞMANLA GİRDİKLERİ ÇATIŞMA PARTİMİZ MÜCADELE TARİHİNE YAZILMIŞ YENİ BİR DESTANDIR!

YAŞASIN HALK SAVAŞI!

KAHROSUN EMPERYALİZM, FAŞİZM VE HER TÜRDEN GERİCİLİK!

TKP/ML -EB 10 Aralık 2016 

47172

Proletarya Partisi

 Proleterya Partisi'nden gundeme iliskin yazilar

Son Haberler

Sayfalar

Proletarya Partisi

Kürtlerden uzak durun (!)

Kürtlerden uzak durun, “devlet baba kızıyor.” Faşist TC devleti, Kürtleri yanlızlaştırmak ve elimine etmek için, bütün silahlarını kullanıyor. Kürtlerle dayanışma gösteren sosyalist gençleri Suruç’ta parçalarına ayırıryor. Kürtlerle ortak hareket eden demokratik ve ilerici güçleri Ankara’nın göbeğinde bombalıyarak, yüzü aşkın devrimci-demokrat insanı katlediyor. Kürtlerin katledilmesine karşı çıkan aydınlar birer birer tutuklanıyor, yıkımları haber yapan gazeteciler zindanlara atılıyor, akedemisyenler, öğretmenler ve diğer kamu çalışanları tasifye ediliyor.

Emperyalizm ve Ortadoğu / Müslüm Elma

ATİK dava tutsaklarından Müslüm Elma’nın savunmasının“Emperyalizm ve Ortadoğu” başlıklı bölümünden alınmıştır.

Devrime kendini adamak üzerine…

Adanmışlık, sınırsız katılım demektir. Koşulsuz bir bağlılığı, devrime dair en üst boyutta bir istenci ve engel tanımayan bir azmi koşullar. Ancak, adanmışlığı bir kavram olarak tarif edeceğimiz komünist devrimcilik olunca buna bir dizi kriteri daha dahil etmeliyiz.

Dünya, Türkiye ve Ortadoğu'ya kısa bir bakış (Bir Partizan)

Emperyalizmin egemen olduğu bugünün dünyasında çelişkiler derinleşiyor. Hem emperyalist güçler ve bloklaşmaları arasında hem de emperyalizm ve uşaklarıyla dünya proletaryası ve emekçi halkları arasındaki çelişkiler keskinleşiyor. Bir avuç emperyalist gücün aralarında paylaşmış olduğu dünyanın, bugün Ortadoğu’dan Afrika'ya; Güney Asya bölgesi, Baltık bölgesinden Ukrayna ve Karadeniz'e doğru alanda çelişkiler daha da keskinleşmektedir.

Garbis Ağparik ile Reportaj

*-Siz nerelisiniz ? Kaç kardeşsiniz ? Büyük anne ve büyük babanız Ermeni katliamları ile ilgili size hiç anlatımları oldu mu? Anadolu'dan toplanıp İstanbul'a okumaya getirilen Ermeni çocuklardan, sizin memleketten de gelenler oldu mu? İlkokulu nerede okudunuz? Ermeni okulları ile tanışmanız nasıl oldu ?

Cengiz, Hakan ve Özgüç anısına… Onları yaşatmak…

İnsanlar ölür, sözleri kalır. Devrimcilikte söz, devrimci duruştur. Devrimci duruş; devrim için kendini örgütlemek, kendini örgütlerken halkı örgütlemek ve bunları yaparken tüm yaşamını devrime örgütlemektir. Ve yaşamını devrime örgütleyenler bugün ölseler bile devrime sevdalı her yürek atışında yeniden canlanırlar.

Yasal Çalışma ve Yeraltı Çalışmasının Önemi Üzerine

Faşizm en koyu, en kanlı, en vahşi biçimiyle hükmünü sürdürüyor. Faşist devletin başında bulunan Erdoğan ve müttefikleri faşist diktatörlüğünü daha açık, daha şoven, daha ırkçı şekliyle sürdürüyor. Öyle ki, kendi koyduğu yasaları tanımıyor, parlamento ahırının ona tanıdığı yetki ve kuralları hiçe sayıyor, darbe üstüne darbe yapıyor. Kendi eliyle organize ettiği ‘darbe’ oyununu bahane ederek her alanda devrimci, demokrat, aydın ve yurtsever güçleri topluca tasfiye etti. Suriye’ye topraklarına girdi.  İŞİD’i gerekçe göstererek Suriye ve Kürdistan toprakları işgal edildi.

Korkak Kedi (Kitleyle Kedinin Hikayesi )

Ah kedi kız ah!

Marks'ta mı senin gibi proletaryayla birleşme sorunun dururken sanat proletaryayla öncüyü birleştiren mi olmalıdır sorusunun cevabını aradı durdu ?

Şimdi kalkıp desen ki sırada proletaryadan gelen her eleştiriyi hoş karşılamalıyız ne fayda.

Artık hiç bir şey umurumda değil.

Ben ölüyorum.

Seni ilk gördüğüm zaman her sokakta kitle yürüyüşlerinin yükseldiği gezili günlerden bir gün idi.

Kitle içerisinde örgütlenmeyi ret etmezken:

Kitlenin halk olduğu aklına gelmiş.

Yetersizliklerimiz dediğinde Maoistliğini...

T.C.'nin OHAL HALİ; Çetin Çetin

15 Temmuz askeri darbe girişiminden sonra ''bu darbe bize Allahın bir lütfudur'' anlayışıyla harekete geçen AKP hükümeti askerde, poliste, kamuda, üniversitelerde ne kadar muhalif varsa açığa alma/görevden uzaklaştırma gibi cezalarla cezalandırıldılar. Bu sürede işten uzaklaştırılanların/açığa alınanların sayısı 100 bini geçti.

OHAL(olağanüstü hal) ve KHK(Kanun hükmünde kararname) ile halka yönelik baskı ve saldırılarda sınır tanımayan AKP halka yönelik yeni bir saldırı dalgası daha başlattı.

Komünistler Alman Burjuvazisini Yargılıyor (Münih Duruşmaları)

Yıl 4 Ekim-12 Kasım 1852, Köln’de, 11 Komünistler Birliği üyesi yargılanıyor.

Yıl 2015-2016 Münih. TKP/ML (Türkiye Komünist Partisi/Marksist-Leninist) olduğu gerekçesiyle 10 komünistin “yargılanma” amaçlı duruşmaları ve esaretleri devam ediyor.

Birinciler, “vatana ihanet” suçlamasıyla ceza alıyor.

TKP/ML’liler; “Türkiye’de terör örgütü yöneticileri oldukları” gerekçesiyle “yargılanıyor”.

Karar Verin: “Sizin Muhammed Ali’niz Hangisi?”[*]

“Ölüm haberim bir abartıydı.[1]
 
Eski dünya ağırsıklet boks şampiyonunu 3 Haziran’da 74 yaşında kaybettik. Epeydir Parkinson’dan mustaripti. Konuşma dahil pek çok yeteneğini yitirmişti. Eşi Lonnie’nin deyişiyle “İnsanlarla gözleriyle, kalbiyle konuşmaktaydı”...

Sayfalar