Çarşamba Mayıs 8, 2024

Yazarlar da Dedikodu Yapar

Neyse falın çıksın halin.

Duymak istediklerinizi söyleyip alkış almasını da bilirdim.

Demek gelmeseler de sormasalar da bu şehirliler sizin şehirliler.

O köprünün altında çok sular aktı.

 

Ben anlatayım da siz dinleyin kitleselleşemediği halde kitleselleşme teorisiyle hareket eden şehirlilerin savruldukları halleri.

Kuş bakışı teori.

Her zaman uçan şehirli olmak isterdim.

Gökyüzünde uçmak.

Dünyanın geotliği nedeniyle yazarların bi türlü düz kağıda aktaramadığı köyleri, kasabaları, şehirleri, ülkeleri... görmek isterdim.

Demek nasip bu güneyeymiş.

 

Lakin ki yerde bulduğum şehirliler havayoluna ait bilet bu günün bileti olmasaydı.

Meğer trend değişmiş.

Artık yeni trend kautum trendiymiş.

Şehirlilerin dediğine göre ölçekte payda küçüldükçe yazarların, yerel kolektiflerin... yazdıklarını görebilme imkanımız artsa da geneli görebilme de ayrıntıyla genelin ölçeği ters orantılı olduğundan paydası küçük yazıları okumamız genele ulaşmamız konusunda bizlere ip ucu vermezmiş.

 

Peki bunun karşısında şehirliler bizlere ne tavsiye ediyor dersiniz?

Esas evrenmiş.

Küçük küçük izohips halkaları  ( gezenler.  ) daha büyük izohips halkalarının ( galaksilerin... evrenin ) içerisinde kaybolduğundan tüm ülkelerin   ( gezegenlerin.) kolektifleri, yerelleri, yazarları... özgün koşullarına dahil olsa tahlil yapmamalıymış.

Dâhice değil mi dâhice?

 

 

Biz sosyalist proletarya köylüler bunu nasıl düşünemedik.

Birde kalkmış hepimiz yazıyoruz atom altı parçacığı yaşadığımız ülkelerde, metropollerde, köylerde... coğrafya öğretmenine karşı duyduğu... ( duygularla ) her şeyi açıklayabileceğini düşünen şehirliler yazılarımızı okusun da okuduklarında çıkarımlarda bulunsunlar diye.

Yahu şehirliler, metropolleri, dünyayı, galaksileri... aşmış koca evrenle ilgileniyorlarmış da haberimiz yokmuş.

 

Ee… Kongrenin toplanmaması ayak oyunlarını ve de kongreye çağırma kongrenin toplanması kararı alınabilmesi anlamına gelmediği söyleyen lider despotizmini, kurnazlığını... yaşamış olanların lider despotizmine, kurnazlığına... karşı en iyi panzehirin halkın meşru savunmasını zenginleştirmekte geçtiğini bilmiyorcasına bir gün bu lider despotizmi, kurnazlığı…  bize de lazım olur dercesine devir aldıkları tüzüğü aynen devam ettirenlerden başka ne beklenir değil mi?

Ya bunların kendine özgü zannettikleri sosyo ekonomik yapılarında emperyalist inşacıları yakaladığımızda ne var sanki sosyo ekonomik yapıları emperyalistlerce inşa edilmiş ülkeler kategorisindeysek, bedenlerimiz de sınırlar, bayraklar mı.. kalktı. Bak hale yüzyıllardır insanoğlu ... aynı görüntüde. Hani nerede emperyalizm ve sömürgeleştirilmiş ülkeler hakkında bahis ettiğiniz diyalektik demelerine ne demeli.

 

Hele bunu da bırakın.

Ya… ülkemizdeki kapitalizmin ortaya çıkışı hakkındaki yazılarına ne demeli.

Proletarya o kadar şehirleşmiş ki eşinin, kendinin, çocuklarının... kapitalizmle, emperyalizmle bağını ortaya çıkaran her satırlara da bu nedenden dolayı da o kadar düşman ki proletarya coğrafi keşiflerin ardında sömürgeciliğin değişen çehresinin Osmanlı' daki mülkiyetsiz sosyo ekonomik yapıyı bertaraf ederek mülkiyetli sosyo ekonomik yapının ortaya çıkmasına kör etmen olduğunu görmekte aciz.

 

Bu sayeden de 1700 - 1900 yılları arasında Osmanlı' da kendine özgü kapitalizmi keşif ederek kendilerinin de gurur duyabilecekleri bir tarih yaratmış olmaktalar.

Zavallı proletarya.

Zavallı köylü.

Kemalizm’in beceremediğini şehirliler becerdi.

Mahir de şöyle bir yüz, üç yüz yıl öncesine milli burjuvazinin ortaya çıkışını götürebilseymiş yazılarında esasımız kapitalizmle bağı en az olan sınıf ( -lar ) demeyi terk edenler kasketli adamda terk edecekmiş.

Velakin şehirliler hakkında anlatacak daha çok şeyler var.

Ama dedikoduyu sevmediğimden sözün kısası bu.

 

Varın artık siz karar verin.

Gelmeseler de, sormasalar da... bu şehirliler hale sizin şehirliler mi?

Yoksa o köprünün altında çok sular mı akmış?

93900

HAVUÇ AYDINLAR (MAYALARIN ANISINA)

 

Burjuvazi, kendi sistemini “ilerici” ve insanlığın sahip olabileceği “en iyi toplumsal sistem” olarak tanıtmaya devam ediyor ve bu sistemi savunanları, bu sistemin sürdürülmesinin teorisini yapanları da toplumun karşısına “aydın” olarak çıkarıyor. Elindeki devletin baskı gücünü ve üretim araçlarına sahip olmanın getirdiği tüm avantajları kullanarak;  burjuva ideolojik manipüle araçlarını her saniye, her saat topluma empoze ediyor.

“KORKU KITASI” AVRUPA'DA IRKÇILIĞIN FELSEFESI

 

KÜÇÜK BURJUVAZININ SEFIL HALLERI

 

KAYPAKKAYACILAR HAIN BERKTAY'I IYI TANIR

 

Sayfalar