TMLGB-MK: Bakırciyan ve Yalımyan Yoldaşlar Bilincimiz Olacak!

Ermeni Soykırımının Hesabını Soracağız!
Acı, öfke ve kinimiz 100 yıldır hala diri. 24 Nisan 1915'te yapılan soykırım ilk günkü sıcaklığıyla hala yüreklerimizde. 1. Emperyalist Paylaşım Savaşı sırasında hızlandırılan ve sonrasında da devam eden Türk devletinin sermaye politikası, bu topraklardaki ezilen halk ve uluslara, katliam, kırım ve sürgün olarak yaşatıldı. Osmanlı'dan TC'ye “sermayenin millileştirilmesi” olarak adlandırılan ekonomi politikasının temeli; Ermenilere yönelik gasp, talan ve yağma ile atıldı. İttihat ve Terakki Cemiyeti kadrolarınca ve bizzat Mustafa Kemal tarafından mayalanan ulus devlet anlayışının sonucu 1.5 milyon Ermeni'nin, Rum ve Yahudilerin kendi topraklarında kırıma uğratılmasıyla hayata geçirildi. Tekçi- ırkçı bir zihniyetle Türk İslam temelinde oluşturulmak istenen ulus devletin ilk sahip olması gereken şey, elinde bulunduracağı bir sermayeydi. 20. yüzyılın başlarında güdük olan Türk burjuvazisi, komprador nitelikteki bir büyümeyi Ermeni mallarını gasp ederek, ekonomi sahasından tamamen silerek sağlayacaktı. Yaratılmak istenen homojen bir Türk devletiydi. Bu da önce 1.5 milyon Ermeni'den geriye kalan malların Türklere devşirilmesi ile başlayacak, ardından sistematik bir şekilde çıkartılan yasalarla da azınlıkların burjuvazisinin yeniden güçlenmesinin önü kesilecekti. 1920'lerde çıkartılan “Memurin Kanunu” ve “Seyr-ü Sefer Kanunu” bu anlayışla çıkartılan yasalardı.
Komprador Türk burjuvazisi milyonlarca Ermeni’yi katlederek güçlendireceği sermayesini, yine aynı yöntemle geliştirecekti. Komprador burjuvazi her bunalımı ve savaşı kendisi için fırsata çevirirken, Türk ulusu dışında kalanların kanı, son damlasına kadar emildi. Ermeni, Rum ve Yahudiler 1940 ve 41 yıllarında Ayaş'a sürgün edilecek, burada yüzlerce Ermeni sıtmadan yaşamını yitirecek, geriye kalanlarda göç etmeye zorlanacaktı. 1942 ve 44'te de tüm bu uygulamalardan sağ kalanlar, ekonomi sahasından tasfiye edilmek için Varlık Vergisi çıkartılacaktı. Türk burjuvazisi artık gerçeği red ve inkar etmek zorunda olacaktı. Bunun için arşivler yok edilecek, 1940 ve 60'lı yıllarda birçok tapu kadastro dairelerinde yangınlar çıkartılacaktı. Komprador burjuvazi kendi eliyle yazdığı “destansı” tarihi böyle şekillendirdi. Çünkü Türk burjuvazisi kendi sermayesini azınlıkların sermayesinin üzerine çöreklenerek sağlayacaktı. Çöreklenmeci anlayış Türk kompradorlarının özüydü ve genetik kodlarla bir asır boyunca aktarıldı. Faşizmin ezilen uluslara karşı süreklilik arz eden politikalarının esas nedeni de budur.
Aradan 10'larca yıl geçmesine rağmen, her 24 Nisan yaklaştığında Türk Devletinin ırkçılığı pompalamasının, müthiş bir çığırtkanlık ve seferberlikle soykırım gerçeğini reddetmesinin temelinde yatan şey de budur. Bu gerçeğin kabulü, Türk sermayesinin nasıl bir yağma ve talan üzerinden palazlandırıldığın da kabulü olacaktır.
Bugün başta Alman devleti olmak üzere, emperyalist devletlerinin Türk devletine, Ermeni soykırımını kabul etmesi için uyguladığı “baskı”da oldukça naylondur. Bugün, günlük siyasetlerinin bir malzemesi haline getirdikleri 1.5 milyon Ermeni, katledilirken Alman subayları Türk ordusunun yeniden dizaynı için görev başındaydı. Emperyalist ve onların güdümündeki devletler, sermayelerini büyümek için gittiği her yerde ezilen halkların kanını akıtmaktadır. Bugün Ermeni soykırımı için hesaplaşma talep eden devletler Ortadoğu'yu kirli savaş alanlarına çevirenlerdir. Bugün Ermeni soykırımı için yüzleşme bekleyenler, Mynamar'da binlerce Müslüman'ı katledenlerdir.
Tarihleri böylesi bir ortaklık üzerinde olanların, sermayelerini bir adım daha genişletmek için yapmayacakları katliam yoktur! Ancak başta Türk Devleti olmak üzere Ermeni soykırımında rolü olan tüm devletlerden hesap er ya da geç sorulacak. Ermeni soykırımının 100. yılında 1.5 milyon Ermeni'nin bize bıraktığı miras, sorulacak olan bu hesaptır!
Orhannes Bakırciyan ve Nubar Yalımyan yoldaşlarımızın bize bıraktığı miras, bu hesaptır!
Ermeni Soykırımının Hesabını Soracağız!
Yaşasın Partimiz TKP/ML, Halk Ordusu TİKKO, Gençlik Örgütümüz TMLGB
TMLGB-MK
Nisan 2015
Son Haberler
Sayfalar

Örgütlenme Üzerine :Taner özcan
Siyasi örgütler ya da devrim perspektifiyle yola çıkan tüm hareketler şu ve ya bu düzeyde örgütlenme, güncel görevler, sınıfların savaşımı sonucu açığa çıkmış kendiliğinden doğan hareketlerin sonucunda coşkuya kapılmakta acil görevler ve sorumluluklar ithaf etmektedirler kendilerine. Bu bir gazetenin yada bir organın somutunda sonuçlanmakta ve nihayetinde çelişki geriye düştüğünde organın yada gazetenin özeleştirisi yapılıp geri yada ileri yanları ile ilgili tahliller yapılıp kısa dönemsel sonuçlar üzerinden kesin sonuçlar elde edilmektedir.

Osmanlı rus savaşlarinda çerkez ve kafkas halklara yönelik sürgün katliamlar (2)
Üçyüz yıla yakın süren savaşlar büyük ama o kadar kırım ve katliamları mazlum Kafkas halklarına reva görmüştür. Savaşların galipleri her zaman egemen sınıflar olmuş ,mazlum yoksul halklar eğemenlerin yenilgisine veya galibiyetine kurban edilmiş , soykırım katliamları halklara yaşatılmıştır. Bunun en büyük örneği iki milyona yakın , belkide daha fazla başta Çerkesler olmak üzere Kafkas halkı soy kırıma ve sürgüne uğratılmıştır.

Türkiye'nin Well Strit Şehrini İşgal Et / Ergün Aslan
Bir devrimciyi diğer görüşlerdeki insanlardan daha insancıl kılan istisnalar kaydeyi bozmaz demesi değildir.
İstisnalar için gerekirse kendi kurduğunu da yıkıp yeniden yapmasıdır.
Bir rüyaydı bitti.
Türkiye'nin Well Strit Şehrindeki ABD halkı için Well Strit Şehrini işgal ruhunun yarattığı fakiriyle, zenginiyle... yan yana yürüyebileceğinin gerçekliği.
Bir rüyaydı bitti.
Taşlarda yeniden yerine oturmaya başladı.

Düzen partilerine “TEK BİR OY BİLE YOK!”
Yerel seçim süreci, egemenlerin politik temsilcileri olan partilerin gerçekliğini anlama-kavrama açısından emekçilere önemli olanaklar sunmaktadır. Burjuva düzen partilerinde aday belirleme süreciyle birlikte yaşanan utanç verici gelişmeler bir kez daha göstermektedir ki onların halka değil kendilerine hizmet gibi dertleri vardır. Bunun için birbirleriyle dalaşıp, kapışıyorlar, kavga edip küsüyorlar. Aradıkları, düşündükleri tek şey, kendi sınıf çıkarları; dert ettikleri ise daha fazla olanak elde ederek, zenginliklerini büyütmektir.

Akima Kapilma, Yel Degirmenleriyle Savasa Katil; Atomu Parcalayacagiz-3
Akima Kapilma, Yel Degirmeleriyle Savasa Katil; Atomu Parcalayacagiz-3
Hani essekle semeri karistirma durumu vardir ya, kirk yillik marksist hareketin icinde olup da, daha Marksizmin abc'si olan konularda bu kadar ileri bir cehalet icinde olan arkadaslarimizi gorunce aklima o geliyor; hakkaten bu arkadaslar essekle semeri ayirt edemiyorlar...!

Dersimde Yerel Seçim Sürecine Dair Kısa Bir Değini!
17 Aralık yolsuzluk operasyonunun yarattığı sistem cephesindeki dalgalanmayla seçim sürecine girildi. Halkın açığa çıkan bu duruma yönelik tepkileri dinmemişken yeni yasakları kapsayan yasa tasarıları da gündeme geldi. “Demokrasi paketleri” Taksim’de plastik mermi ve gazlarla saldırının yapıldığı sıralarda mecliste oylamaya açıldı. AKP iktidarının ezilen halk kitlelerini hizaya getirme planlarının başında yinebaskı ve şiddet birinci sırada. Bu durumun önümüzdeki dönem yine bu yöntemlerle iktidarını korumaya çalışacağı ise bir gerçektir.

100’E 1 Kala Ermeni gerçeginin topografyasi:SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER
2015 EŞİĞİNDE,RESMÎ DURUŞ,DEVLETİN İNKÂR VE İMHACI TUTUMU,“ERMENİ AÇILIMI” DENEN ŞEY!,ERMENİLER HÂLİ YA DA DİYORLAR Kİ,24 NİSAN 1915,ERMENİ SOYKIRIMI,MALTA BELGELERİ’NİN ANLATTIĞI,TARİHİN RESMÎ OKUMALARI,SOYKIRIMDA KÜRT FAKTÖRÜ/ VEYA ROLÜ,“EMVÂL-İ METRÛKE”: GASPEDİLEN ERMENİ ZENGİNLİĞİ,MÜSLÜMANLAŞTIRILAN -GİZLİ- ERMENİLER,ABD PATENTLİ İLLÜZYON(LAR),PARLAMENTO KARARLARI İLE “SOYKIRIMI TANI(T)MA”!
VE BUGÜN…AHBARİK HRANT İÇİN HATIRLATMA,HİÇBİRİMİZ MASUM DEĞİLKEN KEFARET (TAZMİNAT) MESELESİ,LİBERALLERİN İŞLEVİ HAKKINDA BİR PARANTEZ

Adıyaman'dan Paris'e ,Bir Özgürlük Savaşçısı,Misak Manuşyan
1 Eylül 1906'da Adıyaman'da yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.

Paralel Değil, Yolsuzluklar Yumağı;Erdal Yıldırım
17 Aralık tarihinde başlatılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra “yavuz hırsız ev sahibini bastırır” örneğine uygun olarak Başbakan RTE ve AKP sözcüleri, yöneticileri operasyonu yıllardır kader birliği ettikleri, aynı kaptan yemek yedikleri, onlarca yıldır dava arkadaşlığı yaptıkları hizmet cemaati ve mensuplarını devlet içinde devlet, ya da güncel ifadeyle “paralel devlet”, “vatan haini”, “ajan”, “casus”, “dış mihraklar” olarak suçlamaya başladı..

19.ve 20.Yüzyılda tehçir ve soykırımlar üzerine;Hasan Aksu
İnsanın varlığından günümüze egemenlik savaşları hep var olmuştur.İrili ufaklı yürütülen savaşlarda yüzlece ,binlerce yizbinlerce ve milyonlarca insan katledilmiştir . Her savaş sonuçta yıkım ,felaket ,yoksulluk sürgün ,soy kırımı ve de katliamları beraberinde getirerek kanlı yüzünü tarihimize açımasızça yazdırmıştır.İnsanlık geliştikçe ,bilgi ve bilim dağarcığı arttıkca sanırızki savaşlar azalır,katliamlar artık olmaz, tehçir ve soy kırımları bir daha yaşanmaz,sonlanır.

Ankara Kapanından kurtulmak/Mahmut Alınak
Ey Kürtler, Aleviler, Araplar, Çerkesler, Ermeniler, Rumlar, Süryaniler ve ulusal hakları ellerinden alınan diğer halklar…
Ey ezilen Türk halkı,
Yoksullar, işsizler, emekçiler,
Kadınlar, gençler
Ve zindanlarda çürütülen mahpuslar,