Soma'daki maden cinayeti Paris ve Starzburg da kınandı.

Soma da yüzlerce işçinin ölmesine ve göçük altında mahsur kalması ile sonuçlanan iş cinayeti fransa'nın başkenti Paris de protesto edildi.

Parıs Demokratik Kitle Örgütleri Platformu(ATİK,FDHF,ACTİT,ODAK,ALINTERİ,BİR-KAR) tarafından örgütlenen etkinlik St. Saint Denis de ki kemerin önünde bir mitingle başladı. Eylem Soma da iş cinayetine kurban giden işçiler şahsında bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Yapılan kısa bir açıklamadan sonra, ortak hazırlanan basın metni Türkçe ve Fransızca okundu. Okunan basın metnınde kapitalizmin azami kar hırsının bu tür cinayetleri asıl sebebi olduğu belirtildi.

Dünya da ve Türkiye de kapitalizmin bu kar ve sömürü hırsının hazırlanan yasalarla pekiştirildigine dikkat çekilen açıklamada, esnek çalışma, taşeronlaştırma gibi yasaların bu cinayetlere davetiye çıkardığı vurgulandı. Türkiye de bu yasaların Akp iktidarı döneminde artarak devam edildigine deginildi. Daha sonra kitle açılan pankartın arkasından sloganlar ve ve dövizler eşliğinde yürüyüşe geçti.

Miting ve yürüyüş boyunca Türkçe Fransızca sloganlar kitle tarafından sıkça atıldı. Gare de l’est postanesinin önüne kadar yüründükten sonra, eylem kısa bir açıklama ve çağrılarla son buldu. Yapılan eyleme araştımacı yazar Temel DEMİRER de katılarak bir destek konuşması yaptı.

*************************************

Fransa’nın Strazburg şehrinde ise Soma katliamı için aynı gün içerisinde iki eylem gerçekleştirildi.

Eylemlerden ilki Strazburg Üniversitesi’ndeki Türkiyeli öğrencilerin gerçekleştirdiği eylemdi. Saat 13’te üniversite kampüsünde yer alan Agora binasının önünde toplanan yaklaşık 50 öğrenci Soma ve tüm işçi katliamlarında katledilen işçileri anmak ve katil devletten hesap sormak için bir araya geldi.

Türkçe ve Fransızca olarak “Katil Devlet Hesap Verecek!”, “Soma İşçileri Yalnız Değildir!”, “Roboski’den Reyhanlı’ya, Gezi’den Soma’ya Katil Aynı!” gibi birçok sloganın yazdığı dövizler taşıyan öğrenciler aynı zamanda katliamdan fotoğraflar da taşıdı.

Başta Soma katliamında katledilen işçiler olmak üzere, tüm işçi katliamlarında yitirilen işçiler için gerçekleştirilen saygı duruşuyla başlayan eylem, ardından hazırlanan metnin Fransızca ve Türkçe okunmasıyla devam etti.

Okunan metinde yaşanan olayın bir kaza değil cinayet, kader değil katliam olduğu vurgulanarak başlandı. Türkiye Cumhuriyeti’nin karnesinin bu tarz katliamlarla dolup taştığı belirtilerek, daha fazla kâr hırsı nedeniyle devletin, iş cinayetlerine karşı önlemler almadığının altı çizildi.

Egemenlerinin kâr hırsının bir başka tezahürünün ise bütün iş alanlarında olduğu gibi enerji sektöründe de gerçekleştirilen özelleştirmeler, ucuz iş gücü kullanımı ve taşeronlaşmanın yaygınlaştırılması olduğu vurgulandı.

Bildiride, katliamın sorumlusunun devlet olduğu ve devletten hesabı, sokağa dökülen halkın soracağı; bu bağlamda işçi katliamlarının unutulmayacağı ve unutturulmayacağı belirtildi. Bildiri, “tersanelerde, maden ocaklarında ve tüm iş alanlarında katledilen işçilerin hesabını soracağız! Katil devlet hesap verecek!” sloganlarıyla bitirildi. Bildirinin ardından öğrenciler tarafından “Katil Devlet Hesap Verecek!” sloganı atıldı.

Eylem, akşam Türkiyeli göçmen kurumlar tarafından gerçekleştirilecek eyleme çağrıyla sonlandırıldı.

Strazburg’da gerçekleştirilen diğer eylem ise akşam saatlerinde gerçekleştirildi. ATİK, AKM, MKM ve DİDF kurumlarının örgütlediği eylem saat 18:30’da Kleber Meydanı’nda başladı. Kalabalık bir şekilde gerçekleştirilen eylem bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.

Ardından kurumların ortak hazırladığı bildiri Türkçe ve Fransızca olarak okundu. Bildirinin okunmasının ardından kitle tarafından “Katil Devlet Hesap Verecek” sloganı atıldı. Çeşitli konuşmaların ardından kısa bir sessiz tiyatro gösterimi sunuldu. Gösteride bir maden işçisinin ölümüyle birlikte, bu ölümle sokağa dökülen halk temsili olarak sergilendi.

Partizan’ın da flamalarıyla katılarak destek verdiği eylem çeşitli konuşmalar ve sloganların ardından sonlandırıldı.