Salı Mayıs 14, 2024

Hangi İhtiyacın Ürünüdür Komünistleri Etnik Kökenleri Üzerinden Tanıma Gayretleri!

Nubar Ozanyan (mahlas), Serdar Can`ı anma vesilesiyle kaleme aldığı yazısında, sonderece çarpıcı ve  karakteristik olan şu ifadeleri kullanıyor:

"(...)12 Eylül karabasan zulmünde Kürdistan dağlarının ilk gizli ERMENI GERILLASI oldu. Soykırım sonrası ilk ERMENI FEDAISI olarak Hazro`da düşman güçleriyle girdiği çatışmada [tarihsel realite açısından bu doğru değil, çünkü bilinirki , örneğin bir  ASALA gerçekliği sözkonusudur. "Ermeni Fedaileri" olarak , doğru veya yanlış, bu ayrı bir mevzu,yürüttükleri silahlı bir mücadelesi olmuştur. Bu uğurda idam edilen Ermeni fedailer olmuştur.Bn.] (...)"

"Beka`da gördüğü ilk ERMENI KOMUTANI MARTAGER (...)" (abç. Y.Ö.Politika gazetesi)

Elbetteki birey olarak her komünistin de , doğallığıyla, mensubu olduğu bir etnik kökeni/ menşei vardır. Bu sosyolojik olguyu yadsıyamayız, yadsımamız da gerekiyor zaten.Bu anlamda olmak koşuluyla; komünistler, özgeçmişleri üzerinden anlatılırken, anlatım seyri içinde gerek oluşmuşsa, mümkündürki etnik köken menşeilerine de vurgu yapılabilir. Ve bu,onların özgeçmiş bilgileri içinde, sadece küçük bir teferruattan ibaret olacaktır.

Nubar Ozanyan da yazısında gerek Serdar Can`dan ve gerekse Martages` ten bahsederken, onlara dair bir özgeçmiş bilgisini paylaşmak adına, onların aslında, soykırıma uğramış mazlum Ermeni halkından olduklarını da, kayıt olarak düşebilirdi. Bunda eleştiri konusu olabilecek herhangi bir yön de, doğallığıyla olmayacaktı.

Ancak nevarki Nubar Ozanyan`ın yaptığı şey, kıyas kabuledilemeyecek oranda,  bunun çok çok ötesinde ve nitelik olarak da tamamen farklı bir şey.

Alıntılanan satırlardaki ifadelerden de rahatlıkla anlaşılacağı üzere Nubar Ozanyan bu her iki yoldaşımızı da, mensubu oldukları TKP-ML, TİKKO kimliği üzerinden değil, etnik köken kimlikleri üzerinden öne çıkarmakta ve Onları komünistlikleri üzerinden değil, Ermenilikleri üzerinden tanımlamaktadır.

Nubar Ozanyan  bu iki yoldaşı TİKKO gerillası ve TİKKO  komutanı olarak tanımlamıyor. Onlar TKP-ML,TİKKO saflarındaki  "ERMENI GERİLLASI" ve "ERMENİ FEDAİSİ" dirler,  yapılan sunum budur.

Yani bu durumda demek oluyor ki, TKP-ML çatısı altında, özel bir alt proğramla Ermeni ulusal davası güden özerk bir seksiyon  örgütlülüğü sözkonusudur ve doğallığıyla bu iki yoldaşta, işte bu amacın/ davanın güdücüsü örgütün mensubu olarak, birer "Ermeni gerillası", birer " Ermeni fedaisi" ve birer  „Ermeni komutan" dırlar (komutan sadece Martager değildir, Serdar da 4.Konferansta Askeri Komisyona seçilenler içinde olup, görevi kendisi bırakana kadar da -oldukça kısa bir süre olsa da- hem MK tarafından AK sekreteri yapılır ve hemde Beka``daki kampta sorumlu komutandır.).

Acaba zihin altı kurgusu Nubar Ozanyan `a  kötü bir  oyun mu oynamıştırda böyle olduğunu sanıyor?

Çünkü olgusal bir gerçektirki TKP-ML de böylesi farklı alt proğramsal özerk bir Ermeni örgütlülüğü varola gelmemiştir. [Yanlış anlaşılmalara meydan vermemek için hemen belirtmek gerekiyorki: Son yıllarda Rojava` da kurulan "Nubar Ozanyan Ermeni Taburu" tamamen bu konu dışında olup, özel bir oluşumdur. Rojavalı Ermenilerin savunma ihtiyacının bir ürünü olarak ortaya çıkmış, yerel, ulusal karekterli bir bir askeri oluşumdur. Buradaki savaşçılardan ve kadrolardan bahsederken ,elbetteki "Ermeni gerillalar" , "Ermeni savaşçılar" veya "Ermeni komutanlar " demek son derece doğaldır.] Böyleyken TKP-ML mensubu, TİKKO gerillası ve komutanı olarak komünizm ideali uğruna savaşmış, görev ve sorumluluklar üstlenmiş olan Serdar Can ve Martager`i  "Ermeni gerillası/Ermeni fedaisi" ve "Ermeni komutan" olarak sunmak, her şeyden önce O insanların  tarihi gerçekliğini çarpıtmaktır.
Çünkü Onlar,mensubu oldukları komünist partinin idealleri doğrultusunda mücadele yürüttüler.

Bilinirki TKP-ML, genelde tüm ezilen halkların haklı davalarını sahiplenmekle birlikte, ama asla örneğin özel olarak bir Türk, Kürt, Ermeni, Arap, Çerkez, Rum, Laz vb. lerinin ulusal partisi olmamıştır. Dolayısıyla da, bu Partinin kadro, üye ve savaşçı militanları da (doğallığıyla), özel olarak herhangi bir ulusun savaşcısı, gerillası ve komutanı olarak sunulamazlar.

Ulusal çelişmelerin aktüel olarak gündemde olduğu özel koşullarda da, bu çelişmelerin çözümünü gündemine alıp, ulusal kurtuluş mücadelesi yürüteceği durumlarda da, komünist partisi , hele de çok uluslu ve milliyetli bir toplumsal realite de, asla bir ulusal aidiyete bürünemez.

Özetle: Nubar Ozanyan` ın, komünizm idealleri uğruna savaşmış olan bu iki yoldaşımızı "Ermeni gerillası/Ermeni fedaisi" ve "Ermeni komutan" larmış  gibi sunması, bilinçli demiyelim de, haydi gayri ihtiyari bir milliyetçi gayretin marifeti değilse; o halde rahatlıkla söylenebilir ki: Nubar Ozanyan bu konuda "ne dediğinin farkında değildir"!

Herhangi bir ithamda bulunmadan, genel bir hatırlatma babında belirmek  gerekirki: Milliyetçi hezeyanlar tehlikeli ve bulaşıcıdır. Öyleki, bir dönemin nice büyük komünistlerini bir çırpıda burjuva milliyetçiliğinin saflarına savuruvermiştir. Bunun belkide en tipik örneği Karl Kaustki``dir, değil mi?

26.09.2020

3034

Halil Gündoğan

Halil Gündoğan sitemizin köşe yazarıdır. Teorik ve politik konularda yazılar yazmaktadır.

Son Haberler

Sayfalar

Halil Gündoğan

1 Mayıs'ı Taksim'e Mahkum Etmek!

1 Mayıs; sıradan bir gün değil, sınıfın ortaya çıkışından bu yana, ulusal ve evrensel düzeyde, burjuvaziye karşı verdiği mücadele deneyiminin toplam deneyim ve birikimlerini içeren ve onu yaşatmak için ortaya koyduğu kavganın adıdır. Bu nedenle de 1 Mayıs Uluslararası işçi sınıfının mücadele ve dayanışma günüdür.

"Legal parti sorunu" Üzerine

Legal parti sorunu, aslında hem Uluslararası Komünist Hareket ve hem de Türkiye ve K. Kürdistan Devrimci Hareketi açısından hiçte yeni ya da ‘bakir’ bir sorun sayılmazken; ama nedense devrimci hareketin ‘radikal sol’ olarak addedilebilecek kimi kesim ve yazarlarınca, böyleymiş gibi sunulmaya çalışılmakta.

Emperyalizm Üzerine Notlar -2

“Motor Üretimi Yoksa, Emperyalizm De Yoktur”

Soru: 2 -Türkiye'nin kendi tekniği (gelişmiş sanayisinin) yoktur. Örneğin bir motor bile yapamamaktadır. (Marksist Teori'nin Almanya-Frankfur'da 24 Şubat 2024"de düzenlediği "Lenin Dünyaya Bakmak" Sempozyumu tartışmalarından)

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı: Partimiz Savaşımızı Aydınlatmaya Devam Ediyor: Ona Omuz Ver! Güç Kat!

Ailevi sorunlar, geçim derdi, gelecek kaygısı, hayaller, yaşanmışlıklar, günden güne ömrün tükenmesi ve sonuç olarak hiçbir şey yaşamadığını farkettiğin ve yüreğine bir acının gelip oturduğu an... bunu ikimize kendime armağan ediyorum. Dost varmı ki şu zaman da derdini alıp vuracak sırtına ..ve biz nelerden uzak kalmışız haberimiz yok...şimdi ki dostluklarda ne duman ne tüten var

TKP-ML MK: TKP-ML, 52 YAŞINDA!

“Daha Sıkı, Daha Sağlam, Daha Kararlı Bir Savaş” İçin Israr ve Sebatla!

Mao Zedung yoldaşın önderliğindeki Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin dünyayı sarsan fırtınaları içinde, coğrafyamız sınıflar mücadelesinin bir ürünü olarak doğan partimiz TKP-ML, 52 yaşında!

Emperyalizm Üzerine Notlar

Uzun bir zamandan beri emperyalizm üzerine makaleler yazıyorum, konferanslar veriyor, panellere katılıyorum. Bir de „Emperyalist Türkiye“ adlı kitabım yayınlandı. Bu kitapta'da Türk devletinin emperyalistleştiğini ve emperyalist bir devlet haline geldiğini; ekonomik, siyasi ve askeri olarak değerlendiriyorum.

Katıldığım seminer, panel, konferans ve çeşitli konuşma ortamlarında, yeni emperyalist ülkeler konusunda bana bir çok sorular soruldu, benim tezlerime karşı karşı tezler ileri sürüldü. Bir çoğu tezlerimi onaylarken, çoğunluk tezlerimi reddetti.

Patika, Politika mı Arıyor Yoksa..

"Başkası olma kendin ol

Böyle çok daha güzelsin"

Anasının kuzusu

Ciğerimin köşesi"

Marifet  solun sağıyla başarılı olmak değil ki.

Afyon, antalya, istanbul, ankara...

İmamoğulları, yavaşlar, böcekler... falanlar filanlar.

Sanki seçimleri kaybettiren  sol gibiymiş gibi

Sanki seçimleri kaybettiren de parlamentizm gibiymiş gibi

Hiç kimse zafer kazanan solun sağı karşısında solu ve parlamentizmi dahil ağzına almıyor.

Proletarya chp'nin sağını satın almış gibi.

Lenin’in Ölümünün 100. Yılı Anısına: Lenin’de Kararlılık ve İki Çizgi Mücadelesi SBKP’de İki Çizgi Mücadelesi*

Rusya’da Marksist gruplar ortaya çıkamadan önce “devrimci” çalışmayı Narodikler yürütüyordu. Narodniklerin Çar’a karşı verdikleri mücadelede temel aldıkları sınıf köylülerdi. Rusya’da kapitalizm geliştikçe işçi sınıfı da gelişip büyümesine rağmen Narodnikler işçi sınıfını değil köylülüğün temel alınmasını savunuyor ve ancak köylülüğün Çar’ı ve toprak ağalarını devirebileceğini savunuyorlardı. Narodnikler bireysel “terörü” savunuyor ve bunun geniş halk yığınları üzerinde büyük etkiler yaratacağını düşünüyorlardı. İşçi sınıfının partisinin kurulmasına karşı çıkıyorlardı.

Hepimiz Mazlum’a borçluyuz:Garabet Demirci

 

Devrimciliği Yaşam Tarzına Dönüştürelim

Bizim gücümüz, haklılığımız ve meşruluğumuzda; olayları, olguları diyalektik- materyalist bakış açısıyla ele almamızda yatıyor.

TKP-ML Merkez Komitesi : Newroz Piroz Be!

İmha, İnkar ve Asimilasyona; İşgal ve İlhaka; Sömürüye, Açlığa, Yoksulluğa, ve Faşizme Karşı

İsyan, Direniş, Serhildan!

Newroz, coğrafyamızda binlerce yıllık sınıflı toplumlar tarihinde sömürülen, ezilen, baskı gören halkların zalimlere, sömürücülere karşı isyanının simgesidir. Günümüzde de başta Kürt halkı olmak üzere bütün ezilen halkların, zalimin zulmüne karşı isyan ve direnişinin, Demirci Kawa’nın isyanının zalim ve katliamcı Dehaklar karşısında yükseltilmesinin, isyan ateşlerinin dört bir yanda yakılmasının adı olmuştur.

Sayfalar