Cuma Eylül 20, 2024

CHP: Eski hamam eski tas!

kaypakkaya-partizan
CHP, ne çabuk da Deniz Gezmiş dostu oldu?! Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamları konusunda CHP’nin meclisteki oylamada tavrı neydi acaba?!

 

Kurucu başkanı M. K. Atatürk’ün vasiyetinin açıklanacağından bir ay kadar önce, CHP geçtiğimiz günlerde 90. kuruluş yılını kutladı. Şu anda o vasiyetten ne gibi “yeni” ve bir o kadar da “ilginç” bilgilerin ortaya çıkabileceğini ve resmiyet kazanacağını aklına bile getiremeyen CHP genel başkanı K. Kılıçdaroğlu, hamaset dolu boş nutuklarına bir yenisini daha eklemiş. CHP’nin resmî internet sitesinden bir- iki aktarmada bulunayım. Bakın, Kılıçdaroğlu ne demiş: “ CHP’nin olmadığı bir Türkiye, cehennemin öbür adıdır. Bir an için CHP’yi çıkarın alın, varlığımızdan ve tarihimizden geriye bir şey kalmaz.”

Gerçekten bu söylediklerine inanıyor mu? Yoksa bir kesim insan o dediklerine inandığı için mi o da bunlara inanıyormuş gibi söylüyor? Bunu bilemem. Ancak bu sözlerinden bile açıkça görülüyor ki,  K. Kılıçdaroğlu, tarih bilmiyor. Coğrafyadan haberi yok. Hesabı da oldukça zayıf. Kılıçdaroğlu, sloganlarla işi götürme zamanının çoktan geçtiğini görmek istemiyor anlaşılan. Devam ediyor: “Cumhuriyet Halk Partisi, Türk Halkının var olma iradesinin adıdır, bağımsızlık aşkıdır, özgürlük sevdasıdır.”

Kılıçdaroğlu’nun; bağımsızlığın, özgürlüğün ve sevdanın ne olduğundan da haberinin olmadığı açık. Ahmet Arif’in dizelerini kullanmaktan da sıkıntı duymuyor: “Seni, anlatabilmek seni/ İyi çocuklara, kahramanlara/ Seni anlatabilmek seni/ Namussuza, halden bilmeze/ Kahpe yalana.”

Ahmet Arif’in  dizeleriyle başlayayım. Ahmet Arif neden “Prangalar Eskitmiş?” CHP’nin aşkına mı? Millî Şef İsmet İnönü’nün sevdasına mı? 1943 Temmuz’unda 33 yoksul Kürt köylüsü CHP’nin iktidarı döneminde katledilmedi mi? 90 yıllık bir mirası savunan CHP’nin şimdilik genel başkanı K. Kılıçdaroğlu mazlum ile zalimi nasıl aynıymış gibi gösterebiliyor ki? Ahmet Arif, şiirini yoksul Kürt köylülerini katleden CHP iktidarına karşı yazdı. Şiir, mazlumların haklarını savunuyor, mazlumların dilinde güzel. Kılıçdaroğlu, ikiyüzlülük gösteriyor.

K. Kılıçdaroğlu; CHP, bağımsızlık ve özgürlük kelimelerini bir arada kullanıyor. Kuşkusuz yine yanılıyor. CHP’nin bağımsızlıkla da, özgürlükle de bir alâkası yoktur. Alâkanın da ötesinde CHP, bağımsızlık ve özgürlüğün de düşmanıdır. 1945’te ABD ile askerî, siyasî, kültürel ve ekonomik gizli ve açık anlaşmaları imzalayan CHP değil mi? CHP’nin bağımsızlıkla ne alâkası var?! Ta başından beri bu ülkenin Müslümanlarının, Hıristiyanlarının, Musevilerinin dinsel haklarını kısıtlayan CHP değil mi? Türklere ve Türkçeye baskı CHP iktidarında uygulanmadı mı?  Türk köylülerinin Ankara’ya girişi yasaklanmadı mı? İnsanların anadillerini; Lazca, Kürtçe, Çerkesçeyi konuşmalarını yasaklayan ve cezalar uygulayan CHP değil mi? Mustafa Suphi ve yoldaşları Karadeniz’de, Sabahattin Ali bir entrikada CHP iktidarı döneminde katledilmedi mi? 1925’te Rize CHP döneminde denizden bombalanmadı mı? “İstiklâl Mahkemesi” orada da kurulmadı mı? 1934 yılı 21 Haziran- 4 Temmuz tarihleri arasında Trakya Musevilerine karşı şiddet uygulanırken CHP iktidarda değil miydi? Kürtlere karşı zulümler; Şeyh Said önderliği ve sonrasında Dersim. CHP, iktidarda değil miydi? Anadillerinde eğitimi engellemek için “üstün çaba” gösteren CHP ve Kılıçdaroğlu değil mi? Demek ki; CHP ile bağımsızlık ve özgürlük kelimelerinin ne bu dünyada ne de öte dünyada bir araya gelme ihtimali yok.

CHP, ne çabuk da Deniz Gezmiş dostu oldu?! Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamları konusunda CHP’nin meclisteki oylamada tavrı neydi acaba?!

CHP, tek parti döneminde de, muhalefet olduğu dönemde de bu ülkenin toplumsal dokusunu bozmak için elinden geleni yaptı. En başarılı olduğu konu ise, devlet eliyle “Brüksel Sendromlu” bolca insanlar yetiştirmesidir

K. Kılıçdaroğlu’ya göre, CHP’nin olmadığı bir Türkiye cehennemin diğer adıdır. Bu, sözün patenti kendisine mi aitttir, yoksa birileri kendisine replik çalışması mı yaptırdı, bilemem, ancak CHP ve politikalarının hakim olduğu Türkiye’nin her bakımdan bir cehenneme döndüğüne artık kuşku yok.

K. Kılıçdaroğlu, kulağına hoş gibi gelen bol sloganlı konuşmasında ihtiyatlı davranmalıydı; M. K. Atatürk’ün bir ay kadar sonra açıklanacak vasiyetinden bakalım neler çıkacak!

Ali İhsan Aksamaz

3549