Cumartesi Nisan 27, 2024

Alevi Açılımı mı, İzzettin'in Hançeri mi ?

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın okyanus ötesinde ikamet eden Fethullah Gülen hocayla ve Alevi toplumunun her dönem sisteme yedeklenmesi, demokrasi, temel hak ve özgürlüklerle kimlik mücadelesinden uzaklaştırılması için gönüllü olarak çalışan İzzettin Doğan’ın son asimilasyon projesi çalışması netleşmeye başladı.

 

Geçtiğimiz yıllarda sözde Alevi Açılımı ile takiyyeciliğine yeni özellikler katan R.T.Erdoğan bu son çalımıyla Alevi toplumunu bölmeye, Alevi toplumunu temsil eden Alevi örgütlerini by pass etmeye çalışıyor. Bu adımla bir yandan Alevilerin bir kısmını kandırmaya çalışıyor, diğer yandan da 1950’lerden bu yana onlarca senedir ailesi ve kendisi her zaman sağcıların, devletin hizmetinde olmuş İzzettin Doğan’ı öne çıkaracak bir projeyi gerçekleştirmek istiyor.

 

Projeye göre Alevi dedeleri Diyanet İşleri Başkanlığına bağlanacak bir Alevi İslam Din Hizmetleri daire başkanlığına bağlanacak. Her Cemevinden bir dedeye ve bir hizmetliye maaş bağlanacak, belediyeler Cemevleri için arsa tahsis edip elektrik, su, doğalgaz ücretlerini ödeyecek.

 

Kendisine memur atayacak olan devlet, diğer taraftan ise Alevilerin ibadet yeri olan Cemevi için bir statü belirlememekte, “İbadet Yeri” ve/veya “Kültür Merkezi” olarak değil de, sadece “Cemevi” demekle başka bir oyunu sahneye koymaktadır. Zira Alevilerin ibadet yeri ile ilgili bu “cemevi” tanımlaması, ya da bir başka deyişle tanımsızlığı, Fethullah – İzzettin projesi olan “Cami-Cemevi” projesinin sonucudur. Bu sebepledir ki, geçtiğimiz günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fethullah Gülen ve İzzettin Doğan birlikte “Cami-Cemevi” adını verdikleri bir projeyi gerçekleştirmek için Ankara Tuzluçayır’da bir temel attılar.

 

Çok açık bir asimilasyon projesi olan bu girişime karşı tepki veren binlerce Alevi’ye ise devletin kolluk kuvvetleri, düşkün İzzettin’in gözleri önünde gaz bombalarıyla, TOMAlarla, plastik mermilerle saldırdı.

 

Zaten babası, amcası, abisi gibi İzzettin Doğan için de önemli olan şey Alevilik ve Cemevi değil, özellikle rant ve paradır, sisteme, sağcılara hizmettir ve görülen odur ki, bugüne kadar Alevileri katleden devlet, katliamlarla sonuç alamayacağı tespitinden hareketle, bizzat katletmek yerine, İzzettin hoca gibi işbirlikçileri yardımıyla Aleviliği katletmeyi seçmiştir. Daha önce aile boyu defalarca Aleviliğe sapladıkları hançeri yeniden eline almış İzzettin hoca efendi..

 

Ama bu asimilasyoncu, inkârcı, Yezit zıhniyetli firavun ve işbirlikçisi İzzettin hoca bilmelidirler ki, ‘ne derse desinler, ne entrika çevirirse çevirsinler’ gerçekler değişmez, değiştirilemez. Güneşi balçıkla sıvanamaz! CEMEVİ Alevilerin ibadet yeridir!

 

Bir kez daha bu kör sağır, üç maymunu oynayanlara açık açık diyoruz ki, asimilasyondan vazgeçin! Asimilasyon insanlık suçudur. Alevilerin ne istediği bellidir. Oyunlara başvurmaktan vazgeçin. Aleviler yollarına, kültürlerine, felsefelerine sahip çıkıyorlar ve haklı, demokratik, insani taleplerini haykırıyorlar.


1-) Alevilerin dedeleri devletin maaşlı memuru olmaz, maaş kabul almaz, "HAKULLAH" alırlar.

2-) Aleviler, (Cemevi, Cami, Kilise, Sinagog, Havra) tüm ibadet yerlerinin, bizzat o inanç grubu tarafından belirlenmesini, giderlerin bu topluluklarca karşılanmasını, ibadetlerini nerede, hangi mekan ve koşullarda, nasıl yapacaklarına da kendilerinin karar vermesini istiyor. 
3-) Aleviler, devlet inançlardan elini çeksin ve DİB lağvedilsin istiyor. 
4-) Aleviler, Nevşehir Üniversitesinin adının Hace Bektaş Veli Üniversitesi olmasını değil, HBV Dergâhının derhal Alevi toplumuna teslim edilmesini istiyor.
5-) Aleviler, İstanbul’daki köprüye katil Yavuz Sultan Selimin adının verilmesini değil, ama 33 canımızın yakılarak katledildiği Madımak’ın derhal MADIMAK UTANÇ MÜZESİ olmasını istiyor..
5-) Aleviler, asimilasyon ve  İnsan Hakkı ihlali olan ZORUNLU DİN DERSİNİN kaldırılmasını istiyor..
6-) Aleviler, kendi köylerine CAMİ yapılmasın istiyorlar
7-) Aleviler, Cami-Cemevi projesi ASİMİLASYONDUR, iktidar bu politikadan vazgeçsin istiyorlar.

8-) Aleviler, sadece kendileri için herhangi bir ayrıcalık istemiyorlar.. Eşit Yurttaşlık talep ediyorlar ve tüm ülke için DEMOKRASİ istiyorlar.

 

Ve herkes bilmelidir ki, bu oyun boşa çıkartılacaktır. Tayyip Erdoğan, İzzettin Doğan ve Fethullah  Gülen’in  Cemevi – Cami projesi de, Alevi dergah ve vakıflarını kapatıp  Cem Vakfına  bağlaması projesi de  gerçekleştirilemeyecektir. Bu projede sadece kimi maddi çıkarları ön planda tutan bir kaç cemevi ile cem vakfına yakın ve bizzat AKP tarafından kurulun naylon dernekler bir araya getirilebilecektir. 

 

Alevi düşmanı, asimilasyoncu R.Tayyip Erdoğan, F.Gülen hoca, İzzettin Doğan hocanın 2 Kasımda Bostancı Gösteri Merkezinde bir toplantı tertiplemiş olmaları, tamamen 3 Kasımda Kadıköy’de yapılacak olan “İnkârcılığa ve Asimilasyona Karşı Eşit Yurttaşlık ve İnanç Özgürlüğü Mitingini” baltalamaya ve katılımı düşürmeye yönelik düşmanca bir manevradır. İzzettin Hoca Efendi daha önce Ankara Sıhhiye İstanbul Kadıköy’de yüzbinlerin katıldığı mitingler öncesi de bu tür oyunlara girişmişti. Her seferinde de Alevi toplumu kendisine hak ettiği yanıtı verdi. Bu kez de vereceğinden eminim. Aleviler, Alevi toplumu ve Alevilerin dostları bu inkârcı, asimilasyoncu, işbirlikçi plana itibar etmeyecek ve Kadıköy’e akın gideceklerdir.

 

Alevi–Kızılbaşlar, Pir Sultanca direnecek ve bu Osmanlı oyununu da boşa çıkartacaklardır!

 

Erdal YILDIRIM

17 Ekim 2013

101656

Erdal Yıldıırm

Sitemize özellikle Alevilik üzerine yetkin makaleleri vardır...

Son Haberler

Sayfalar

Erdal Yıldıırm

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı: Partimiz Savaşımızı Aydınlatmaya Devam Ediyor: Ona Omuz Ver! Güç Kat!

Ailevi sorunlar, geçim derdi, gelecek kaygısı, hayaller, yaşanmışlıklar, günden güne ömrün tükenmesi ve sonuç olarak hiçbir şey yaşamadığını farkettiğin ve yüreğine bir acının gelip oturduğu an... bunu ikimize kendime armağan ediyorum. Dost varmı ki şu zaman da derdini alıp vuracak sırtına ..ve biz nelerden uzak kalmışız haberimiz yok...şimdi ki dostluklarda ne duman ne tüten var

TKP-ML MK: TKP-ML, 52 YAŞINDA!

“Daha Sıkı, Daha Sağlam, Daha Kararlı Bir Savaş” İçin Israr ve Sebatla!

Mao Zedung yoldaşın önderliğindeki Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin dünyayı sarsan fırtınaları içinde, coğrafyamız sınıflar mücadelesinin bir ürünü olarak doğan partimiz TKP-ML, 52 yaşında!

Emperyalizm Üzerine Notlar

Uzun bir zamandan beri emperyalizm üzerine makaleler yazıyorum, konferanslar veriyor, panellere katılıyorum. Bir de „Emperyalist Türkiye“ adlı kitabım yayınlandı. Bu kitapta'da Türk devletinin emperyalistleştiğini ve emperyalist bir devlet haline geldiğini; ekonomik, siyasi ve askeri olarak değerlendiriyorum.

Katıldığım seminer, panel, konferans ve çeşitli konuşma ortamlarında, yeni emperyalist ülkeler konusunda bana bir çok sorular soruldu, benim tezlerime karşı karşı tezler ileri sürüldü. Bir çoğu tezlerimi onaylarken, çoğunluk tezlerimi reddetti.

Patika, Politika mı Arıyor Yoksa..

"Başkası olma kendin ol

Böyle çok daha güzelsin"

Anasının kuzusu

Ciğerimin köşesi"

Marifet  solun sağıyla başarılı olmak değil ki.

Afyon, antalya, istanbul, ankara...

İmamoğulları, yavaşlar, böcekler... falanlar filanlar.

Sanki seçimleri kaybettiren  sol gibiymiş gibi

Sanki seçimleri kaybettiren de parlamentizm gibiymiş gibi

Hiç kimse zafer kazanan solun sağı karşısında solu ve parlamentizmi dahil ağzına almıyor.

Proletarya chp'nin sağını satın almış gibi.

Lenin’in Ölümünün 100. Yılı Anısına: Lenin’de Kararlılık ve İki Çizgi Mücadelesi SBKP’de İki Çizgi Mücadelesi*

Rusya’da Marksist gruplar ortaya çıkamadan önce “devrimci” çalışmayı Narodikler yürütüyordu. Narodniklerin Çar’a karşı verdikleri mücadelede temel aldıkları sınıf köylülerdi. Rusya’da kapitalizm geliştikçe işçi sınıfı da gelişip büyümesine rağmen Narodnikler işçi sınıfını değil köylülüğün temel alınmasını savunuyor ve ancak köylülüğün Çar’ı ve toprak ağalarını devirebileceğini savunuyorlardı. Narodnikler bireysel “terörü” savunuyor ve bunun geniş halk yığınları üzerinde büyük etkiler yaratacağını düşünüyorlardı. İşçi sınıfının partisinin kurulmasına karşı çıkıyorlardı.

Hepimiz Mazlum’a borçluyuz:Garabet Demirci

 

Devrimciliği Yaşam Tarzına Dönüştürelim

Bizim gücümüz, haklılığımız ve meşruluğumuzda; olayları, olguları diyalektik- materyalist bakış açısıyla ele almamızda yatıyor.

TKP-ML Merkez Komitesi : Newroz Piroz Be!

İmha, İnkar ve Asimilasyona; İşgal ve İlhaka; Sömürüye, Açlığa, Yoksulluğa, ve Faşizme Karşı

İsyan, Direniş, Serhildan!

Newroz, coğrafyamızda binlerce yıllık sınıflı toplumlar tarihinde sömürülen, ezilen, baskı gören halkların zalimlere, sömürücülere karşı isyanının simgesidir. Günümüzde de başta Kürt halkı olmak üzere bütün ezilen halkların, zalimin zulmüne karşı isyan ve direnişinin, Demirci Kawa’nın isyanının zalim ve katliamcı Dehaklar karşısında yükseltilmesinin, isyan ateşlerinin dört bir yanda yakılmasının adı olmuştur.

Oylar SADET'E.... Oylar DEVA'YA... Oylar İYİ PARTİ'ye....

"Bindik bir alamete gideyoz kıyamete."

Aklımızın sınırlarının zorlandığı günlerde geçiyoruz.

İlemde bir partiye oy verecekseniz....

Sanki iyi parti sizi öldürüyorda chp sizi öldürmüyorsa(?)...

Niye oy verdiğiniz millet ittifakı'nın parlamentizmden vaz geçmemiş paydaşlarından biri de olmaya.

Ve Bakırhan buyurdu: " İstanbul'da kent uzlaşısı sağladık" diye

Ve Sakık buyurdu: "CHP'ye oy yok." diye.

Ve ..

Kadınlar ve İşçiler

Kadınlar neden, niçin ve nasıl eziliyor, neden cinsiyet ayrımcılığın en temel ve en tepe noktasında yer alıyor, neden öldürülüyor neden erkek baskısı kadın üzerinde şiddetleniyor vb. soruların yanıtı ile; işçiler neden, niçin ve nasıl sömürülüyorsa verilecek yanıtlar aynı yerde arandığında, kadının kurtuluşu sorununa, daha genel anlamda ise işçi sınıfı ve emekçilerin kurtuluş sorununa daha doğru yaklaşılmış olacaktır.

Yerel Seçimler ve Proleter Tavır

 

 

Türkiye 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlere kilitlenmiş bulunuyor. Baskı, yasaklamalar, açlık, yoksulluk, pahalılık ve işsizlik en can alıcı sorun olarak ülke gündemindeki yerini korurken, tüm burjuva partiler 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde kazanacakları belediyelerin hesaplarını yapmakla meşguller.

Sayfalar