Salı Mayıs 21, 2024

ՊԱՏՄԱԿԱՆ ԿԱՐԻՆ ԳՈՐԾՈՂՈՒԹԵԱՆ ՂԵԿԱՎԱՐ ԶՕՀՐԱՊ ՍԱՐԳԻՍԵԱՆ՛Ի ԽՕՍՔԸ ՈԻՂՂՈԻԱԾ ՀԱՅ ԺՈՂՈՎՈՒՐԴԻՆ:

Սոյն նամակս կ՛ուղղեմ Հայաստանի Ազատագրութեան Հայ գաղտնի Բանակի ղեկավարռւթեան,քատրերռւն,պայքարող ընկերներուս,համակիրներուն,ինչպէս նաեւ կազմակերպռւթեանս աշխարհասփիւռ բոլոր համակիր շարժռւմներուն:

Իմ այս տողերս կը գրեմ սրտիս խորքեն:Կ՛ուզեմ արտայայտել այն ոգին զորս կը նուիրեմ աշխարհասփիւր հայ ժողովուրդի զաւակնեուն եւ յատկապէս Սովետական Հայաստանի Հայութեան,որ իր զոհողութեամբ կերտեց մեր պատուաւոր պատմռւթիւնը եւ կրցաւ փոքր հայրենիքին վրայ կերտել ու

պահպանել մեր ազգային ոգին ռւ ժառանգը:Եւ այսօր,Սովետական Հայաստանը հիմնական ոգին է աշխարհասփիւռ հայութեան:

Հաւատացէք պիտի գայ օրը եւ յաղթանակներ պիտի արձանագրենք ճզմելով կայսերապաշտական վարչակարգերն ու անոնց դաշնակիցները եւ պիտի ազատագրենք Հայաստանը:

Գուցէ ես չկարենամ տեսնել հայրենիքս:Սակայն պիտի տեսնեմ զայն Հայ Ժողովուրդի յեղափոխական զաւակներու աչքով:Վստահաբար պիտի վերադառնանք մեր հայրենիքը:

Ողջոյններս ձեզի բոլորիդ:

Հայաստանի Ազատագրութեան Հայ Գաղտնի Բանակի ընկերներուս կը ձգեմ իմ միակ կտակս:Շարունակել պայքարը մինչեւ Հայաստանի ազատագրութիւնը,թրքական ֆաշիզմի եւ կայսերապաշտութեան լուծէն:

Աշխարհասփիւռ Հայ Ժողովուրդ.

Երբ մենք կը պայքարինք ի խնդիր մեր կեդրոնկան դատին,ձեր կեդրոնկան շահերու համար է այդ:Ցեր շահերը կը պահանչեն ազատագրել ձեր հողերը թրքական Ֆաշիզմէն որ կոտորեց աւելի քան 1,5 միլիոն Հայ:

Հայ ազգի զաւակներ,

Չեմ գիտեր թէ ողջ պիտի գտնուիմ երբ կարդամ այս տողերս:Խօսքս կ՛ուղղեմ,ինծի վստահուած յեղափոխական առաքելութեանս ուղղուելէ առաջ:

Համոզուած եմ առաքելութեանս,որովհետեւ անոր մէջ կը տեսնեմ ձեր բոլորին շահերը անխտիր:Այո,յեղափոխական այս առաքելութեանս մէջ կը տեսնեմ Հայրենիքս,ժողովուրդս եւ անոր զաւակներու ապագան:

Սիրելինր,

Պէտք չէ շարունակուի Թրքական Ֆաշիզմի եւ կայսերապաշտութեան պարտադրած կատարուած իրողութիւնը:Պէտք չէ որ շարունակուի մեր տարասփիւռ վիճակը:

Ժամակը եկած է որ իւրաքանչիւրս կատարէ իր

պարտականոթիւնը:Ժամանակը եկած է որ մեր արիւնը նուիրենք ի խնդիր մեր սիրելի հայրենիքին,ի խնդիր Հայաստան վերադարձի...:

Պայքարինք ի խնդիր Հայաստանի վերատիրացման:

Կը բաժնուիմ ձեզմէ եւ մեծ վստահութիւն ունիմ Հայ Ժողովուրդին վրայ:

‘’ ՍՓՒՒՌՔԱՀԱՅՈՒԹԵԱՆ ՁԱՅՆ ‘’ Օգոստոս 1982

* * *

TARİHİ GARİN ( ERZURUM ) EYLEMİNİN SORUMLULARINDAN ZOHRAB SARKİSYAN'IN ERMENİ HALKINA SESLENİŞİ ;

Bu mektubumu Ermenistan’ın Kurtuluşu İçin Ermeni Gizli Ordusu yönetimine, kadrolarına, savaşçı yoldaşlarıma, sempatizanlara ve örgütümüze sempati duyan dünyadaki bütün hareketlere gönderiyorum.

Bu satırlarımı yüreğimin derinliklerinden yazıyorum. Şunu ifade etmek isterim. Canımı dünyanın her tarafına dağılmış Ermeni halkının çocuklarına ve özellikle Sovyet Ermenistanı Ermeniliğine armağan ediyorum. O ki kendini feda ederek tarihimizin onurlu bir sayfasını yazmış ve vatanımızın küçük bir bölümü üzerinde ulusal ruhumuzu ve mirasımızı koruyup yaşatabilmiştir. Ve bugün artık Sovyet Ermenistan’ı dünyaya dağılan Ermeniliğin temel ruhudur.

İnanın ki, gün gelecek zaferler kaydedeceğiz; emperyalist rejimleri ve müttefiklerini ezip Ermenistan’ı özgürleştireceğiz.

Belki ben vatanımı göremeyebilirim. Ama onu Ermeni halkının devrimci çocuklarının gözüyle göreceğim. Kesinlikle bir gün vatanımıza döneceğiz.

Hepinize selamlar;

Biricik vasiyetimi Ermenistan’ın Kurtuluşu İçin Ermeni Gizli Ordusu’na bırakıyorum: Ermenistan Türk faşizminin ve emperyalizmin boyunduruğundan kurtulup özgürleşinceye kadar mücadeleye devam!..

Dünya Ermeni Diasporası ;

Bizim uğruna savaştığımız bu dava sizin çıkarlarınız içindir. 1,5 milyondan fazla Ermeniyi katleden Türk faşizminden topraklarımızı kurtarma davasıdır bu.

Ermeni halkının evlatları ;

Bilemiyorum, acaba bu satırları okuduğunuz zaman sağ olacak mıyım? Bana güvenilerek emanet edilen devrimci misyonu gerçekleştirmeden önce şunu söylemek istiyorum.

Misyonumu oynamaya ikna oldum. Çünkü içinde ayrımsız hepinizin çıkarlarını görüyorum. Evet bu devrimci görevde vatanımı, halkımı ve onun çocuklarının geleceğini görüyorum.

Değerli arkadaşlar ;

Türk Faşizminin ve emperyalizmin dayattığı oldu-bitti gerçeklik devam etmemeli. Bizim yaban ellere dağılmış halimiz bir son bulmalı.

Her birimizin kendi görevini yerine getirme zamanı gelmiştir. Vatanımız uğruna ve Ermenistan'a dönüş için kanımızı armağan etmenin zamanı gelmiştir.

Ermenistan’ın geri alınması için savaşalım.

Sizden ayrılıyorum ve Ermeni halkına büyük güven duyuyorum.

Zohrab Sarkisyan

‘’ DİASPORA ERMENİLERİNİN SESİ ‘’ , Ağustos 1982

Ermeni Devrimciler 

4125

Agop Ekmekciyan

Özellikle azınlıklar üzerine yazdığı yazılarıyla tanıdığımız yazarımız,diğer birçok konuda da makaleleriyle tanınmaktadır.

agop@kaypakkaya-partizan.net(Hazırlanıyor)

Son Haberler

Agop Ekmekciyan

TURAN TALAY’IN ANISINA…

Onu maalesef ki çok erken denilebilecek bir yaşta, henüz 68’indeyken, 11.10.2023 tarhinde yitirdik. Bu ani ve erken ölümü tüm sevenlerini, yoldaşları ve dostlarını derinden sarstı ve acılara boğdu.

Akciğer kanserine yakalanmıştı. Hastalık, özelliklede ikinci kez nüksettikten sonra çok hızlı ve sinsi bir şekilde gelişti. Öyle ki doktorların her şeyin normal göründüğünü söylediklerinin kısa bir süre sonrasında yapılan muayende, kanserin kafaya sıçradığı ve de yayıldığı tespit edildi. Artık tıbben yapılabilecek bir şey de yokmuş. 

Emperyalist Kamplar Arasına Sıkıştırılmış Bir Halk: Filistin

Filistin-İsrail sorunu olarak bilinen ve esas olarak da Filistin topraklarında İsrail'in kurulmasının teorik ve politik temeli 1890'lı yılların sonunda atılıyor. 1. emperyalist paylaşım savaşıyla koşullar olgunlaştırılıyor. 2. emperyalist dünya savaşı sonrası ise emperyalist burjuvazi, Filistin'i parçalamayı ve orda İsaril devleti inşa etmeye karar veriyor ve bunu Filistin halkının soykırıma uğratma pahasına gerçekleştiriyorlar. Alman emperyalizmi tarafından soykırıma uğratılan yahudi halkı, bir başka ulusu (Filistinlileri) soykırıma uğratarak kendi ulusal varlığını inşa ediyor.

Hazan Ayının Şehitleri

Kasım, proletarya partisinin en değerli kadro, komutan ve savaşçılarının katledildiği aylardandır.  Hüzün ve öfkenin birlikte yaşandığı aydır. III. Konferans delegelerini, komünist önder Mehmet Demirdağ’ı ve Aliboğazı şehitlerini hep bir hazan ayında kaybettik. Zafere açılan kapıyı adım adım aralayan, özgürlüğe giden yolu damla damla döşüyen Kasım ayı şehitlerimiz tarihin yüceliğine kavuşanlardır. Onlar, yarınların mutlak yenenleri olarak yazılacaktır parti ve devrim notlarımıza.

“Durum İyidir, Gerçekler Devrimcidir”

Yaşadığı dönemin özelliklerini anlayarak, savaşın hükmüne, zorun değiştirici rolüne inanan, sınırlı yaşamını sınırsız davaya adayan önder yoldaş Mehmet Demirdağ ölümsüzdür! Özgürlüğü ve kurtuluşu herkesten ve her şeyden daha fazla isteyen bu uğurda emeğin eğittiği bilinçle savaşarak şehit düşen proletarya partisinin dördüncü genel sekreteri Mehmet Demirdağ yoldaşı üstlendiği öncü pratik ve önder duruşuyla tanırız.

Yalım Nubar’dan Ozanyan Nubar’a Süren Hikaye Bizim!

Botan’dan Yozgat’a dek uzanan toprakların bağrından çıkıp İstanbul Ermeni yetimhanelerinde okumaya gelip, orada bilge önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşın devrimci görüşleriyle tanışan ve tutkuyla bağlanan yoksul Ermeni çocukların hikayeleridir, Ermeni devrim şehitlerimizin hikayeleri.

Onları doğdukları topraklardan koparıp buruk ve sancılı bir şekilde İstanbul yollarına düşüren tarihsel gerçeklerin yanında yokluk ve yoksulluktur da. Onları İstanbul yolculuğuna çıkaran çaresizlik, yalnızlık, sahipsizliktir.

Mısır'ı Mesken Tutan Türk Tekelleri

Deutsche Welle (DW)'de Aram Ekin Duran'ın, „Türk Şirketleri Mısır'a Kaçıyor“ adlı bir haberi yayınlandı. Sıradan bir haber gibi gözüküyor, ama, Türkiye ekonomisinin ve Türk devletinin niteliğini araştıranlar, sorgulayanlar için küçük bir haber olmaktan öte bir anlam taşıyor. Özellikle de kendine ML ve Maoist diyen komünist örgütler için daha fazla önem taşıması gerekiyor.

Hesaplaşma mı? Kutlama mı?

Faşist TC devleti hem ülke içinde hem de bölgesel düzeyde, resmi ve sivil militarist güçleriyle başta Kürt halkı olmak üzere demokrasi ve özgürlükten yana olan herkesi yok etmek ve devlet terörüyle susturmak için çalışmaya devam ediyor. Bu süreç aynı zamanda TC’nin kuruluşunun da yüzüncü yıl dönümüdür.

TC, yüz yıl önce Osmanlı yıkıntıları üzerinde tekçi bir zihniyetle kuruldu. Ermeni soykırımında, diğer azınlık halkların yok edilip sindirilmesinde aktif rol alan ittihatçı birçok ırkçı kadro da kuruluş sürecinde rol aldı.

Halka Nasıl Yaklaşacağız?

Milyonlar açlık ve yoksulluk içinde, demokratik haklardan yoksun, özgürlük kırıntılarına bile muhtaç bir durumda yaşıyor. Haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik karşısında kitleler ya seslerini yeterince yükseltememekte ya da sınırlı sayıda insanla zulüm karşısında direnmeye çalışmaktadır. Birbirinden bağımsız, sınırlı direniş güçlerinin mücadele ettiği süreci yaşıyoruz. Damlaların derelere, derelerin nehirlere, nehirlerin bendlerini yıkacak duruma gelme ihtiyacı var.

“Kuruluşunun 100. Yılında TC’nin Diğer Yüzü Türkiye’de Ulusal Azınlıklar Sorunu”*

Türkiye’de ulusal sorun ve azınlıklar meselesini incelerken nasıl bir ülkede yaşadığımız, ülkeyi hangi sınıfların yönettiği, ulusların hangi tarihi koşullarda ortaya çıktığı, ulusal sorunun ekonomik ve politik nedenlerini açıklamak durumundayız.

Ulus, tarihsel olarak meydana gelmiş, ortak bir dil, ortak bir pazar, ortak bir kültür birliği ve ortak bir ruhi şekillenmende ifadesini bulan istikrarlı bir insan topluluğudur. Ulus, sadece tarihi bir kategori değil bir çağın, yükselen kapitalizm çağının ortaya çıkardığı bir olgudur.

Yüz yıllık çakma Türk devleti (Nubar Ozanyan)

Aradan bir asır geçmesine, tarihin yaprakları değişmesine karşın Türkiye Cumhuriyeti temelde bir değişime gitmeden dün olduğu gibi imha ve inkar zihniyetiyle yaşamaya, Orta Çağ’ın karanlığında kalmaya devam ediyor.

Fetih ve işgallerden, zulüm ve soykırımdan başka övünülecek bir tarihi, Hitler faşizmine örnek olmaktan başka bir başarısı olmayan TC, ceberut devlet olma niteliğinden hiçbir şey kaybetmeden yüzüncü yılını kutluyor.

Aşk Her Şeyi Affeder mi - Partiler Neden Diktatör / ERGÜN ASLAN

Klasik emperyalizmle modern emperyalizm arasında çeşitli proletaryaların ve (komprador) sınıfların olduğu bir memlekette modern proletaryaların partisinin birliğinin ve özgürlüğünün yegane (ve yegane) güvencesinin yerel yönetimlerin özerkliğe varabilecek kadar geniş demokratik haklara sahip olmaları olduğu bilgisini kim inkar edebilir ki.

Üüüü.... üüüü....

Ya.... ya...

Bir insan aldığı görevden başka her şeyi konuşur mu.

Hom... hom.. hom...

Bunlar... bunlar... daha çok....

 Filelerin sultanlarını karşımıza çıkarırlar.

 Daha çok...

Sayfalar