Çarşamba Mayıs 15, 2024

TKP/ML GDPK ve Dersim Komutanlığı’ndan açıklama:

“Dimdik ayakta duranlar darbeci tasfiyeciliğin saldırılarını alt edecektir!”

H. Merkezi: Elimize e-posta yoluyla ulaşan bir habere göre açıklama yapan TKP/ML Geçici Dersim Parti Komitesi ve TKP/ML TİKKO Dersim Komutanlığı “Bilinmelidir ki, bu türden saldırılara maruz kalan yoldaşlarımız yalnız değildir. TKP/ML TİKKO gerillaları olarak yoldaşlarımızın, taraftar ve militanlarımızın yanındayız. Onlarla omuz omuzayız. Partimizin yarım asra yaklaşan tarihsel tecrübesinde ve savaş pratiğinde faşizmin her türlü saldırısına yanıt olmayı başaranlar ve dimdik ayakta duranlar sağ oportünist darbeci tasfiyeciliğin bu türden saldırılarını da alt edecektir” dedi.

Açıklama şu şekilde:

Halkımıza, devrimci-demokrat kamuoyuna;

Partimiz uzunca bir süredir kendi içinde sağ oportünist darbeci tasfiyeci çizginin saldırısı altındaydı. Bu çizgiye yönelik Parti içinde partinin tüzük ve ilkelerine bağlı kalarak yürüttüğümüz mücadele sonuçsuz kalmış; sağ oportünist darbeci tasfiyeci çizgi sahipleri başta parti merkezi önderliği olmak üzere Partimizin kimi alanları, tasfiyeci anlayışlarına uygun olarak hizip örgütlemiş, kendilerini eleştiren MLM güçleri tasfiye etmek için her türlü yol ve yöntemi denemişlerdir.

Sağ oportünist darbeci tasfiyeci çizgi sahipleri, 8. Konferans’ın kendilerine verdiği yetkinin hem Partimizin tüzüğü gereği süresi dolmasına hem de merkezi önderlikte yaşanan istifa nedeniyle hukuksal olarak ortadan kalkmasına rağmen irade gasbına yönelmişler, hakları ve yetkileri olmadığı halde Partimiz adına halkımıza ve kamuoyuna açıklamalar yapma suçu işlemişlerdir. Bu çizgi sahipleri, bu suçlarla da yetinmemiş, taraftar ve militanlarımıza yönelik de şiddet, tehdit, taciz gibi Partimizin ve elbette proletaryanın duruşunda yeri olmayan pratiklere imza atmışlardır.

Partimiz taraftar ve militanlarına yönelik bırakalım komünist partisini, devrimci anlayışta bile yeri olmayan bu türden pratikler, özünde kendi siyasetine, ideolojik-politik duruşuna olan güvensizliğin ve elbette haksızlığın ve de meşru olmamanın somut ifadesidir. Bu türden pratikler, sağ oportünist darbeci tasfiyeciliğin Partiyi getirdiği aşamanın, lümpenliğin, yozlaşmanın, çürümenin ve nihayetinde kendini inkar ederek parti dışına çıkmanın somut göstergesidir.

Sağ oportünist darbeci tasfiyeci çizgi sahiplerine, Partinin sorunlarının çözüm yolunun bu türden pratikler olmadığını, halk arasındaki çelişkilerin çözüm yolunun bu tür yöntemlerle sağlanamayacağını, aksine bu yöntemleri kullanmanın çelişkiyi uzlaşmaz hale getireceğini hatırlatmak bile gereksizdir. Çünkü yaşanan sorunların kaynağını yine kendileri oluşturmaktadır. Bu anlamıyla sorunun çözücüsü olamazlar. Bu çizgi sahipleri, Partinin sorunlarının “çözüm yolu”nun darbecilik ve tasfiyecilikte olduğunu düşündükleri için kendilerini keser, taraftar ve militanlarımızı da çivi sanmaktadır. Bu türden bir anlayışla uzlaşmak, partimizin ideolojik duruşundan, yarım asra yaklaşan tecrübesinden ve ilkelerinden taviz vermektir. Ve bu kabul edilemezdir.

Sağ oportünist darbeci tasfiyecilik, bizlerin bugüne kadarki Parti birliğini ve Parti sorunlarını gözeten, Partinin kendi içinde çözmesi gerektiği yaklaşım ve pratiğimizi alabildiğine kullandı. Deyim yerindeyse Partinin birliği kaygımızı kendi sağ oportünist darbeci tasfiyeci çizgisine payanda yaptı. Bizler Partinin birliği için ve Parti sorunlarının çözümü için çaba harcarken (ve elbette faşizm ile savaşırken) bu çizgi sahipleri Partimiz militan ve taraftarlarına yönelik saldırılarda bulundu; şiddet, tehdit, taciz vb. pratikler içerisine girdi. Bu türden pratikler karşısında sessiz kalmamız, onayladığımız anlamına gelmemektedir. İlk anda tavır açıklamamamızın nedeni Parti birliğini sağlama kaygımız ve umudumuzda saklıdır. Ama darbeci tasfiyeci çizgi sahipleri, devrimci kaygılarla gösterdiğimiz bu duruşu bile kullanmaktan çekinmemişler, “ne koparırsam kardır” pragmatizmiyle meseleye yaklaşmışlardır.

Partinin birliğini baltalamak suçtur. Bilinmelidir ki bu türden pratiklerin uygulanması emrini verenler ve pratiğe geçirenler faşizme hizmet etmişlerdir/etmektedirler. Bütün parti taraftarlarımızı ve her düzeyde faaliyet yürüten militanlarımızı bu türden pratiklerle aralarına kalın bir çizgi çekmeye, sağ oportünist darbeci tasfiyeci çizgi sahiplerini mahkum etmeye, bu suçları işleyenlerle her türlü ilişkiyi kesmeye çağırıyoruz.

Bilinmelidir ki, bu türden saldırılara maruz kalan yoldaşlarımız yalnız değildir. TKP/ML TİKKO gerillaları olarak yoldaşlarımızın, taraftar ve militanlarımızın yanındayız. Onlarla omuz omuzayız. Partimizin yarım asra yaklaşan tarihsel tecrübesinde ve savaş pratiğinde faşizmin her türlü saldırısına yanıt olmayı başaranlar ve dimdik ayakta duranlar sağ oportünist darbeci tasfiyeciliğin bu türden saldırılarını da alt edecektir.

Eylül 2017

TKP/ML Geçici Dersim Parti Komitesi

TKP/ML TİKKO Dersim Komutanlığı

http://www.partizan-online.net/

41285

Comment form

Plain text

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Web sayfası ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantıya çevrilir.
  • Satırlar ve paragraflar otomatik olarak bölünür.

Comments

partimiz.TKP/ML:sanli gelenegi.gerek kendi icinde gerekse. devrimciler arasindaki. sideti.sidetle red eder.p.tarihinde cokca bu tür,.sag oportonis. darbeci klikler cikmistir. sideti benimseyip.hem p.gelenegini cignemislerdir. hem sideti benimsiyerek.p.halkingözünde kücük. sidet uyguliyan bir pozisyona dürürmüslerdir,bu perincek artiklari.p.tarihimizde ,dönem dönem var olmuslardir. komünist partiler de elbeteki bu tür. karsi devrime hizmet eden anlayislar cikacaktir,.ancak.partimiz her dönem bu sag .sol oportonist darbeci. kilikleri alt etmesini bilmistir.p.tabanimiz. her dönem.p. koltuk degnegi olup. p.ayaklarinin üzerine kaldirmayi basarmislardir..ancak. bu hainlerin. p. vurduklari darbe ve vurmak istedikleri darbe.af edilmiyecek kadar elzemdir.bu tür. taraftarlara yoldaslara. hata .fiilen faliyette bulunmayip ama gönlü hep .p yana olanlari bile tehtit etmislerdir.p.bu .p. icin halk icin devrim icin bir cay bile yapan. bir taraftarina sahip cikmali.bu darbeci klige gereken hesabi bir an önce sormali ve sanli yoluna devam etmelidir..ben bir birey olarak.bu.p. tarihinde irili ufakli cok .ihanetler gördüm cok darbeciler oportonist.dönek gördüm. ama sunuda gördüm. bu p her dünem bunlarin üstesinden gelmistir .gelecektir.p. mizin bu gücü vardir.en son,94 darbesini biliyom.94 darbesinde fiilen mücadele icindeydim. p. varlikla yoklukla karsi karsiya gelmisti..benim.anlamadigim. 94 darbesinde, fiilen o darbeye zemin hazirliyanlardan bir tanesi.-alcak. m.ö..neden nasil tekrar.p.saflarina alindi.belli yerlerde görev verildi.ve simdide. bu arbeci tasviyeci lrle isin basini cekenlerden biri oluyor.??YD.11.yoldasin .iki yili geckindir.düsmanin elinde olmalarinda, bu alcaklarinpayi var bence..p denetiminin siki olmadigi yerlerde,.p sürekli böyle darbeci tsviyecilerle .ugrasmak durumundakalacaktir. bence. m. demir dag yoldasin. p.ici konferasinin. tekrardan ayaga kaldiriklm,asi gerekir. neydi bilirsiniz.p en altaki. taraftarlarin tutun en üst düzeye kadar herkesin görüsünü alip öyle.p.icui konferanci yapmistir..bu.konferans aciklandiginda yine yurt disinda. beli kisiler buna burun bükmüslerdir sorun yaratmislardir.yerlerine otirmuslardir. altan anti progabandasini yapmislardir..sunu acik ve net belirtmeliyim ki.p. yurt disina.cok iyi bir ceki düzen vermese.ve sürekliligini sagliyacak denetimini saglamasa. -belli kisilerin verdigi bilgilerle yetinirse. bu .p. yurt diosindan hep böylesi darbeler yiyecektir.maruz kalacaktir. cünkü düsman. kaleyi icerden fet etmek icin. .yurt disini esas almaktadir.bir bakalim.p tarihimize. bir cok. toplu yoldaslarimizin katliamlari y d. kaynaklidir. yoldasca selamlar.

BAŞKALDIRININ -ÖN- DEĞERLENDİRİLMESİ[*]

“Ve bizim bir haziranımız

Bir yıl kadar yetecektir dünyaya

Çünkü yoğun ve ateşle yaşanmış

Çünkü ellerimiz, başımız ve kanımız

Hayasız pençelerini kokuyla gizleyen

Bir olgu olmayacaktır sana

Ölülerimiz toplanacaktır

Doldurulan bir kıyı gibi.”[1]

 

Erdem Aksakal’ın, “2011 yapımı ‘Ya Sonra’ filmine, Özcan Deniz aşkını şu sözlerle anlatarak başlar. ‘Masallar neden en güzel yerinde biterler? Sonra ne olur bilinmez. Biz de masallara göre sona geldik. Peki ya sonra?’

KENTİ (YOKSULLARINDAN) “TEMİZLEMEK”…[1]

“Ahlâk ve para aynı çuvala girmez.”[2]

Çocukluğum ve ilk gençlik yıllarım, bugün İstanbul’un en “in” mekânlarından sayılan Erenköy-Göztepe arasında geçti. O yıllarda İstanbul’un tartışmasız bir numarası Teşvikiye- Nişantaşı-Osmanbey karşısında biraz “ikinci sınıf” sayılan, ancak “sayfiye” olarak muteber, bizim gibi yaz-kış kalanların hafiften “taşralı” muamelesi gördüğü, ama geceleri Bağdat caddesinde “anahtar teslim”ine yarıştırılan lüks, spor arabalara bakıldığında, geleceğinin “parlak” olduğunu sezdiren, üç katlı apartmanlar diyarı…

KÜRDİSTAN ULUSAL KONGRESİ VE BDP’NİN TÜRKİYELİLEŞME SİYASETİ

Herşeyin içinin boşaltılarak hızla tüketildiği bir çağda yaşıyoruz. Post-modern bir cehalet her yanımızda. Düşüncelerimizin, yaşamlarımızın, ilişkilerimizin, eğitimlerimizin hatta gıdalarımızın içi boşaltılmış ve global ekonomik sistemin ihtiyacına göre yeniden düzenlenmiş durumda. Wachowski Kardeşlerin unutulmaz filmi Matrix’te anlatılan insanı metalaştıran sanal düzenin bir benzeri hepimize dayatılmış.

ANNEME İnci Taneme

“Bu akşam, annem kamerada seninle konuşmak istiyor” diye mesaj geldi erkek kardeşim Nuri’den. Bir arkadaşa misafirliğe gidecektik. Erteledik. Bilgisayarın başındaki yerimizi aldık.  Ben, Nuran ve Ezgi… Ekranın gerisinde annem ve kardeşlerim… Selamlaşıyoruz. Annemin gözlerindeki mutluluk tarif edilir gibi değil. Yüzünde bir çocuk sevinci.  

“Nasılsın anne, nasılsın babaanne?”

Haksiz emperyalist savaslara karsi, halklarimizin hakli ozgurluk ve bagimsizlik savasinin yaninda olalim!!! Hasan Aksu

Haksiz emperyalist savaslara karsi, halklarimizin hakli ozgurluk ve bagimsizlik savasinin yaninda olalim!!!

OLASI BİR YAĞMA SAVAŞI ve “ÜÇ VAKTE KADAR”

 

6/7 Eylül 1955 kan-gözyaşı ve ölüm

               Ermeni soykırımı tarihinin ilk evresi, Osmanlı imparatorluğu hakimiyeti altında yaşayan Ermenilere karşı Abdülhamit döneminde uygulanan katliam ve baskılar ile başlamaktadır.1896 yılına kadar birçok vilayette yapılan katliamlarda yüzbinlerce insan öldürülmüştür.Bir ulusun yok edilmesinin ikinci evresi 1915 yılında İttihat-Terakki hükümetinin 1,5 milyon insanın ölümüne sebep olan yeni bir yüzyılın başlangıcında ilk SOYKIRIM olayıdır.Üçüncü ve son devresi ise Ulus devleti inşasında kurulan TC,yani Kemalist Türkiye'sinde azınlıklara karşı uygulanan politikalar sonunda  b

İzzettin Doğan asimilasyoncu bir düşkündür

 

Fethullah Gülen’le hangi menfaatler ve çıkarlar karşılığında olduğu belli olmayan bir ortaklığa soyunup, aynı arazi üzerinde Cami, Cemevi ve Aşevi yapılması işbirliğini gururla anlatan, asimilasyonun gönüllü bir neferi olan İzzettin Doğan bir düşkündür. 

Kapitalizmin Sosyalizmi İçerden Ele Geçirme Çizgisi Olarak Modern-Revizyonizm Ve Dust Bowl Sendromu

 
 

 

 

 

PİR SULTAN ABDAL'IN SUÇU?

 

1. Pir Sultan, dinsizdir, namaz kılmaz, ramazan orucu tutmaz.

 2- Şeriata aykırı söz söylüyor ve davranış sergiliyor.

 3- Müslümanlara Yezit diyor ve şarap içiyor.

 4-Ayin-i Cem adında gizli toplantılar yapıyor.

 5- Safevi taraftarı ve Kızılbaş taifesinden, Devlet-i Ali düşmanıdır.

 6- Rafızi kitaplar bulunduruyor, okuyor ve okutuyor.

BARIŞ NE YANA DÜŞER USTA ...

 

Emperyalist ABD haydudu ve beraberindeki kan emiciler, Suriye’ye saldırı hazırlığı içindeyken, "barış”tan söz etmek abesle iştigaldir. Etrafin emperyalist ve kapitalist haydut devletlerle sarılmış ve kan emici kapitalist sistem yaşatılmaya devam edilirken, "kardeşlikten", "barıştan" söz etmek büyük bir aldatmacadır. Emperyalist ve gericiliğin vahşi saldırılarıyla içiçe yaşayan, kitlesel katliamlara uğrayan ezilen halklar ile dalga geçmek demektir.

Sayfalar