Cumartesi Eylül 21, 2024

Rusya / Ukrayna Savaşında Yeni Bir Aşama

Savaşın Rus topraklarına doğru genişlemesi Ukrayna'daki savaşın yeni bir aşamaya geçmesi anlamına geliyor.

6 Ağustos Salı gününden bu yana Ukrayna birlikleri Rusya sınırını geçerek Rusya'daki savaşta yeni bir cephe açtı. En az üç Ukrayna tugayı ve çeşitli taburlar savaşa dahil oldu ve ilerleme Rus topraklarının yaklaşık 30 kilometre içine kadar ulaştı. Bu, savaşın yeni bir aşamasının başlangıcına ve dünya savaşı tehdidinin önemli ölçüde yoğunlaşmasına işaret ediyor.

Almanya ve ABD'den silah kullanımı

Bu saldırıda, ABD ve Alman'yanın verdiği ağır silahların kullanıldığı tartışmasızdır. Bunlar arasında ABD üretimi Bradley piyade savaş araçları ve HIMARS roketatarları ile Almanya üretimi Marder piyade savaş aracı da bulunmaktadır. Bu da NATO teçhizatının Rus topraklarında konuşlandırıldığı anlamına gelmektedir. ABD ve Alman emperyalistlerinin bu planlardan haberdar olmadıklarını düşünmek zordur. Böylece işgali onaylamış oluyorlar.

Kursk cephesindeki askeri durum

Sınır kasabası Sudscha'daki ilgili gaz ölçüm istasyonu Ukrayna birlikleri tarafından ele geçirildi. Rusya topraklarında yer alan ancak Rusya'dan Ukrayna topraklarına uzanan gaz boru hattının bir parçası olan bu stratejik öneme sahip istasyon artık Ukrayna'nın kontrolü altında. Çeşitli Avrupa ülkeleri bu boru hattı üzerinden doğalgaz tedarik etmektedir.
 
Üç Ukrayna tugayı daha önce doğu cephesinde konuşlandırılmamıştı; bunlar yeni birlikler, bu da operasyonun uzun vadeli planlandığını gösteriyor. Diğer birlikler arasında insansız hava araçlarıyla mücadele konusunda uzmanlaşmış en az iki birlik bulunmaktadır. Çeşitli haberlere göre Ukrayna birlikleri mevzilerini tahkim etmeye başladı. Bu da Ukrayna askeri yönetiminin fethedilen bölgeyi elde tutma niyetinde olduğunu gösteriyor.

   

Rusya'ya İşgal

 Rus yönetiminin böyle bir saldırı beklemediği açık. İlk muharebelerden gelen raporlar, Ukraynalı tugayların ve özel kuvvetlerin başlangıçta yalnızca hava kuvvetleri tarafından hızla desteklenen sınır birlikleriyle karşılaştığını açıkça ortaya koyuyor.

Sonuç olarak Ukrayna birlikleri ilk birkaç gün içinde yüzlerce esir almayı ve çok ilerlemeyi başardı (bkz. harita; Militaryland.net).

 

Bu aynı zamanda Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyi tarafından dün yapılan ve amacın "savaşı saldırganın topraklarına yaymak" olduğu yönündeki açıklamalarla da uyumludur. Son haberlere göre Rus hava kuvvetleri Kursk'taki Ukrayna mevzilerini 3 tona varan bombalarla bombalamaya başladı.

Sivil medya, şu anda Rusya'da konuşlandırılan Ukrayna birliklerinin - taze ve iyi donanımlı - en iyi Ukrayna birlikleri arasında yer alacağını bildiriyor. Eğer Rus ordusu onları savaşta yok ederse, bu Zelenskiy rejimi için ciddi bir gerileme olacaktır.

Ne elde etmek istiyorlar?

Dünyanın dört bir yanındaki analistler, operasyonun somut hedefleri konusunda kafa karışıklığı yaşıyor. Donbass'taki ana savaş Ukrayna ordusunun aleyhine ilerlerken bu kadar çok miktarda malzeme ve askerin konuşlandırılmasını haklı kılan nedir?

Askeri açıdan bakıldığında, yukarıda bahsi geçen doğalgaz boru hattı ve Lgov-Belgorod demiryolu hattı bölgeyi gerçekten ilgilendiriyor. Sonuncusu, Belgorod'a ve oradan da Kharkiv ve Donbass'a giden Rus ikmalinin büyük bir kısmı için büyük önem taşıyor. Eğer Ukrayna birlikleri bu bağlantıyı kesmeyi başarırsa, ikmal çok daha zor hale gelecektir. Bu da Rus ordusunun Donbass'taki "sürüngen taarruzunu" sürdürme kabiliyeti üzerinde etkili olabilir.

Zaporijya'da yangın - nükleer enerji santralleri rehin alındı

Rus analistler Ukrayna'nın Kursk'taki nükleer santrali ele geçirmek istediğinden endişe ediyor. BM Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı bu durumdan oldukça endişeli ve her iki tarafı da "azami itidal" göstermeye ve savaş bölgelerindeki nükleer tesislerle ilgili kurallara uymaya çağırdı.

Bu sabah, Rus ordusu tarafından kontrol edilen Zaporijya nükleer santralinin soğutma kulesinde, muhtemelen bir Ukrayna saldırısının ardından büyük bir yangın çıktı. Yangın kontrol altına alınmış durumda. Bu durum, Ukrayna savaşındaki savaş liderlerinin Avrupa çapında bir nükleer felaket riskini nasıl isteyerek kabul ettiklerini bir kez daha göstermektedir.

Bu neye yol açabilir?

Şu anda Rusya toprakları söz konusu olduğu için Rus ordusu herhangi bir kısıtlamaya tabi değil. Rus ordusunun 1.32 milyon aktif askeri var ve bunların sadece 500,000'i şu anda Ukrayna'da bulunuyor.

1999'daki Pakistan-Hindistan savaşı dışında, bu operasyon tarihte bir nükleer gücün topraklarının doğrudan saldırıya uğradığı tek örnektir. Rus askeri doktrinine göre, Rus toprakları doğrudan saldırı altında olduğu için bundan sonra nükleer bomba kullanımı da meşrudur.

Bununla birlikte, Rus liderliği Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'ne (KGAÖ) de başvurarak, NATO'nun 5. Maddesi gibi, KGAÖ devletlerini, yeni-emperyalist Rusya'nın topraklarına yönelik bir saldırı sonrasında kendilerinden askeri yardım talep etmesi halinde askeri yardım sağlamakla yükümlü kılan 4. Maddesini ileri sürebilir. Belarus, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan halihazırda KGAÖ üyeleri, Sırbistan ise, 2013'ten bu yana gözlemci statüsüne sahiptir. Bu durum, Ukrayna savaşının daha da "uluslararasılaşması" riskini büyük ölçüde arttırıyor.

Thüringen eyalet seçimlerinde Enternasyonalist Liste / MLPD'nin liste başı adayı olan Tassilo Tim, 27 Temmuz'da Gera'da yaptığı bir konuşmada şu uyarıda bulundu: "Alman hükümeti iki yıldır bize bu savaşın 'daha fazla silah sevkiyatı ve daha büyük silahlarla daha hızlı bir şekilde sona erdirilebileceğini 'söylüyor. Ancak gerçekte silahlanma 3. Dünya Savaşı'na yol açacaktır. „

1660

TKP/ML Merkez Komitesi:Osmanlı'dan TC'ye 100. yılında soykırımı lanetliyoruz!

Ermeni Soykırımı partimizin savaşma bilincini derinleştiren büyük bir acı ve öfkedir.

ATİK karşı duruştur, ATİK rüzgara karşı inatla yürümektir. Volkan Yaraşır

Metropol modern cangıldır. Metropol kuşatır, soluk aldırmaz, izole eder. Metropol insanın ruhunu çalar, onu parçalar, atomize eder, yavaş yavaş farkettirmeden öldürür. İnsanı “yaşayan” kadavraya çevirir.

ATİK karşı duruştur. Metropollerde akıntıya karşı olmaktır. Modern cangıldaki öfkenin, arayışın, varolmanın adıdır.

ATİK metropolerde zoru başarmaktır. ATİK, inattır, illa kavga demektir ve kavgada ısrardır.

ATİK canlarla can olma halidir. ATİK yoldaşlıkla yüreklerin fethidir. Yoldaşlığın o muazzam sıcaklığıdır.

ŞİMDİ HEPİMİZ ATİK’LİYİZ!

ATİK’e yönelik tutuklamaları protesto etmek için Almanya merkezli yürüyüş düzenleniyor. Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu, Avrupa’nın bir çok şehrinde yapılacak yürüyüşlere çağrı yaptı. 25 Nisan 2015 tarihinde Frankfurt’ta yapılacak Almanya merkezli yürüyüşe güçlü katılım çağrısı yapan ATİK’in çağrı metni şöyle;

Çünkü; Devrimci Mücadele Her Yerde Meşrudur!

100. yılında ezilenlerin dinmeyen acısı: ermeni soykırımı!

1.Emperyalist Paylaşım Savaşı’ndan önce iktidarı ele geçiren İttihat ve Terakki palazlanmak için halk düşmanlığının bütün yöntemlerini kullanmaya başlamıştı. Yeni şekillenecek devletin temeli, Türk ulusundan ve Sünni mezhebinden olmayan herkesin yok edilmesi ya da etkisiz kılınması olacaktı. Yani tek millet, tek din, tek dil, tek bayrak.

Barajı aşamasak bile; halkların kardeşliğini burada başardık”

Mezopotamya topraklarının çeşitli dilleri, çeşitli renkleri, inançları, kültürleri…bir çadır altındayız. Bunun böyle oluşu herkes için bir ilk!

Avrupa’nın göbeğinde, ülkemizde yaşayamadığımız bir çokluk! Yeri geliyor hıçkırıklarını tutamıyor insanlar. Yeri geliyor gözyaşları arasında mutlu-onurlu gülümsemeler-kahkalar alıyor ortalığı, yüzler ışıl ışıl oluyor. Süryanice, Ermenice, Kürtçe, Türkçe; “şehitler ölmez” sloganı atıyor 5 yaşındaki çocuğundan, 86 yaşındaki en yaşlısına. “Yaşasın Halkların Kardeşliği” atılıyor sık sık, her dilde!

Ermeni sorunu artık mevcut degildir , İttihatçılar yargılanıyor

La question Arménienne n'existe plus 31 Août 1915 Talat Pasa

Hepimiz ATİK’liyiz ! Metin Ayçiçek

Gittim, gördüm, sevdim! Ve anladım ki bir kez daha: “Vardık, varız, var olacağız!” Kavramayanlara kavratacağız, anlamayanlara anlatacağız, ki, Anadolu-Mezopotamya toprakları onlarca yıllık sürgünlüğün sıla hasretinden çok daha fazla hasrettir barış, özgürlük ve çoğulcu eşitlikçi paylaşımcı emek eksenli bir demokrasiye! Bu hasreti gidermek için o topraklara düşen canlar artık karşılığını görmelidir, “bir orman gibi kardeşçesine” düşünün cisimleştiği dünyayla.

Alman Emperyalizmi neden ATİK AKTİVİSTLERiNE Saldırdı!

Alman tarihini biraz karıştırıp gerilere gittiğimizde, Alman emperyalizminin tarihine bir göz attığımızda, katliam, kan ve terörle karşılaşırız. Almanya devleti kan ve katliamlar üzerinden emperyalist sermayesini oluşturmuştur. Birçoğumuz Alman devletini ikinci dünya savaşında gerçekleştirdiği Yahudi katliamıyla, soykırımıyla tanırız

Ermeni soykırımını tanımak için kaç soykırım daha lazım?-Dursun Ali Küçük

Kendinize yapılan soykırımı görürseniz Ermenilere yapılan soykırıma doğru yaklaşırsınız. Ermeni soykırımını görmezseniz, gün gün ve sürekli yaşadığınız soykırımınızı göremezsiniz.

TÜRKİYE, YAKINDOĞU HALKLARININ İMHA EDİLMESİNİN ADIDIR

TC’ye sormak lazım..

Kaç soykırım daha yaparsanız ancak Ermeni soykırımını tanırsınız?

Ermeni soykırımının 100. Yıldönümüne giriyoruz. İttihat Terakki li Osmanlı bu soykırımı işledi, şimdiki Ermenistan hariç, diğer Ermeni topraklarını ve Ermenileri neredeyse haritadan sildi.

Partizan: ATİK ve Yeni Kadın’ın mücadelesini sahipleniyoruz

"Bir yandan Ortadoğu’daki savaşın bizzat besleyicisi olduğu ayan beyan ortadayken bir yandan demokrasi havariliği yapan kapitalizm; kendi sınırları içinde yaşayan göçmenlerin hak arama mücadelesine yıllardır yaptığı gibi saldırmaya devam ediyor.

Komşularım(ız)a kiropiler'e çorum'da ne oldu?

“Veritas nimis saepe laborat, extinguitur numquam.”[1]

Ermeni Soykırımı’ndan söz etmenin ağırlığını, en iyi Murathan Mungan’ın, “Söylenecek sözün çokluğu, bazen insanı dilsiz bırakır. Tıkanır, kalırsınız. Haklılığın suskunluğu, diğer suskunluklara benzemez; düğümü zor çözülür,” sözleriyle; Cemal Süreya’nın, “Kan var bütün kelimelerin altında,” dizeleri betimler…

Sayfalar