Sınıfa Dışardan Aydın Bilinci Değil, Sınıf Bilinci Taşıyın !
Kararli, net, dik, bilimsel politik bir durusun olacak...
Kitleler, savrulduklari sag ve sol yanlis cizgilerle bir yere varamiyacaklarini, kendi politik deneyimleri ile kavrayarak, tarihsel-toplumsal surecin bir asamasinda, sana yonelmeye, bu kez seni denemeye karar verecek....
Iste, icinden gectigimiz bu bulanik suda, bu puslu havalarda, yapilmasi gereken sey, esas olarak tam da budur...
Devrimci-Demokrasinin bayragini dik, hicbir burjuva, kucuk-burjuva akimin kuyruguna takilma, yerini, mevzilendigin tepeyi halk bilsin, ve senin zamaninin gelmesini bekle...
Devrimci, bagimsiz ideolojik-politik bir merkez, bugun mevzilendigimiz dag bu olmalidir.
Oportunistlesmeyin Devrimciler, Marksistler, Komunistler; dik durun!...Kucuk-burjuva, burjuva Aydinlardan degil, sinifimizin yol gostericisi Marksist Felsefeden ilham alin.
Hicbir zaman kisilerin one cikartilmasini dogru gormuyorum...One cikan kisileri donatan felsefenin one cikartilmasi taraftariyim....
Kahramanlari yaratan icinden gecilen tarihsel-toplumsal sartlar ve onlarin kusandiklari felsefedir...
Stalin, Lenin, Mao gibi kisisel figurleri savunmam yanlis anlasilmasin...Dunya capinda burjuvazi ve onun her renkten dostlarinin muazzam bir kara propaganda ile saldirdigi Proleteryanin bu ogretmenlerinin sahsinda, aslinda yok etmek istedigi onlarin ideolojileri/ felsefeleridir...
Bu yuzden, bu tarihsel sahsiyetleri savunmak, ozunde, M-L-M felsefeyi savunmak haline gelmistir, getirilmistir...
Yoksa komunistler hicbir zaman kahramanlar ideolojisi yaratmamislar, tersine, buna siddetle karsi cikmislardir; kitlelerin kahramanligini esas almislardir...
Tum karalamalara karsi, sozunu ettigim Proleteryanin ogretmenleri de, her firsatta bu en temel komunist ilkenin altini cizmislerdir.
Hata yapmaz onderler yoktur, hatalarini gorup, duzeltebilen onderdir...Tum bir Marksist Bilgi Teorisi bunun uzerine oturur.
Kendimize kurtarici aramaktan vazgecip, ne zaman tek kurtaricimizin M-L-M oldugunu kavradigimizda, onu inceleme, ogrenme, kavrama ve uygulama bilinci edindigimizde, iste tam da o noktada , yeni dunyanin yeni insanini, sinif felsefesini kusanmis devrimci isciyi yaratmis olacagiz...
Tum kurtaricilar, kurtarilmaya muhtac olanlar icinden, bizim sectigimiz kurtarilamayanlardir...
Kurtaran idoller, insanlar, saygidegerler yoktur; kurtarici felsefe Marksizm vardir!
Onderlige muhtac olanlardan, ismarlama onder yaratamazsiniz.
Bizim alcakgonullugumuz herkesin esitligine dayanir; bu yuzden bir karincaya da bir file de ayni saygiyi gosteririz...
Ancak!...Bunun bir erdem degil, bir boyunegme olarak goruldugu yerde;bir aptal koleler ve onlarin uyanik yol gostericileri oyununun sahneye koyuldugu yerde; tipki burjuvazinin yaptigi gibi, bu kez de sosyalizm adina, bir populer ust kultur yaratma,ve onun ekipmanlarini da yeni sol populizm olarak halkin tepesine cikartmaya calisirsaniz, iste orda, tam da orda, bizim alcakgonullugumuz yerini sinirsiz bir nihilizme birakir...
Gelin Marksizmde, isci sinifi siyaseti ve onun dogal, gercek, alcakgonullu, onder olmayan onderlerinin mutevazi cabalari altinda birleselim...
Ismarlama 'onderler', yazarlar, sanatcilar, basi buyukler, konusmacilar bize uymaz...Oyuna girdik mi herkes esit olacak, gucu oraninda verecek; esit yasiyacak, yetenegi oraninda is gorecek; esit muamele gorecek, ayricaliklilar sinifi, burokrat elitler guruhu yaratilmayacak....
Bizden biri olacak kisaca, bizim gibi isimsizlerden olacak.
Bu saatten sonra, hele birde, kendileri onderlige muhtac olanlarin, onder diye yukunu, forsunu hic cekemeyiz...Kendimize ne koca ne kurtarici ariyoruz; arkadas, yoldas, kollektivizm...sadece bu!
Gelelim icimize sizan Liberalizmin gercek gorunutusune...
Liberal-Sosyalizmden, k.burjuva aydinlardan medet umanlarin gercek hikayesine...Demokratik yalanlarin arkasina gizlenmek istenen EKONOMIK FASIZME!
Neden hem iscici(!), hem de burjuvazinin nazik dostlari oldugu yalanlarinin ekonomik ayagina...
Burjuvazi ile uzlasmamizi vaaz etmeleri karsiliginda, kose yazarligi, buyuk basin erbabi, buyuk aydin, akil adam, bilim insani, 40 turlu unvan altinda aldiklari buyuk ikramiyeler onlarin olsun...
Biz burada sadece liberal aydinin hic sevmedigi, siddetle alerji duydugu, rahat kicinin teori ve pratigine temelden ters, 'celik disiplinli Proleterya'nin nasil celiklestirildigine, kimin tarafindan celiklesmek, en siki disiplin altinda yasamak zorunda birakildigi tarihsel oykusune uc cumlelik bir hatirlatma yapmak istiyoruz...
Hey liberaller ve sosyalizmi liberalizmle harmanlayan burjuva sosyalistler!
Biz iscilerin fabrikalarda, insaatlarda, yollarda, madenlerde, isyerlerinde kole disiplini ile calistirilmasina, bir iscinin verebilecegi en yuksek enerjiyi hesaplayip, yaris atlari gibi, azami enerjiyle calistirilmamiza, burjuva ekonominin celik disiplini altinda inletilmemize, sakat birakilmamiza, gunde 4 iscinin katline, ekonomik fasizme gelince TIK demiyorsunuz...
Ama!..Is idelojiye-politikaya gelince, Proleter disiplinin kotulugune, can sikiciligina, katiligina,toplumu tek yanli sekillendirmeye calistigina kadar bir yigin zirvayi anti-komunizm uretmek adina biz iscilerin zihnine sokmaya calisiyorsunuz...
Fabrikalarda, madenlerde celik disiplini biz, siz burjuvaziden ogrendik, zorla egitildik, modern kolelik egitimine zorla tabi tutulduk..ac kalmamak icin burjuva ekonominin kurallarina kayitsiz-sartsiz boyun egmeyi ogrendik...Oyle ki bir liberal gibi rahat kicinin teorisini yapma imkani biz iscilere hicbir zaman verilmedi..Aclikla tehdit edildik...
Proleteryayi, Proleter Disiplini siz yarattiniz burjuvalar, biz sizlerin, ekonomik fasizminizin urunuyuz...Sermaye diktatorlugunun yetistirdigi cocuklariz...
Simdi ayni disiplin sizleri ezecek, celikten irademizi siz yarattiniz, sonuclarina da siz katlanacaksiniz; o celik disiplin altinda ezilecek, tum mulkiyet haklarinizi elinizden alacagiz!...
Proleterya Diktatorlugunun ayak seslerini duyun, er ya da gec tepenize binecek, mulkiyet dunyanizi paramparca edecegiz..
Biz iscilerin ozgurlesmesi, ancak mulkiyet ve onun dunyasinin yerle bir edilmesiyle mumkundur...
Yasasin Burjuvazi Uzerindeki Proleterya Diktatorlugu!...Yasasin Emegin Ozgurluk Mucadelesi!
Mulkiyet Dunyasina Karsi Esirler Dunyasi, Uyanin!
https://plus.google.com/u/0/112365406570080242447/posts
Son Haberler
Sayfalar
ALEVİLERİ İSTİSMAR ETMEKTEN VAZ GEÇİN, SAMİMİYETLE LAİKLİĞİ TALEP EDİP SAVUNUN!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, katıldığı bir etkinlik vesilesiyle, şöyle demekte: “(…) Cemevleri ile ilgili taleplerimiz yıllardır ortadayken, bir yanda bu ülkede anayasaya göre her yurttaş eşitken, Sünni bir yurttaşın ibadethanesi camilerin her ihtiyacı karşılanırken, aynı vergiyi ödeyen; vergi verirken eşit ama hizmet alırken eşit olmayan Alevi yurttaşlarımızın ibadethaneleri Cemevleri, devlet nezdinde ibadethane kabul edilip, camiye ne yapılıyorsa Cemevine de aynısı yapılacağı güne kadar bu talebinizin sonuna kadar arkasındayım.” (T24, 21.07.2024)
Kendi topraklarında özgür yaşayamayanlar (Nubar Ozanyan)
Nasıl bir adalet, nasıl bir vicdandır ki yüzyıldır Kürtler kendi topraklarında özgür yaşayamıyor? Nasıl bir kara zulümdür ki, on binlerce gerilla canını feda etmesine, on binlerce tutsak kör hücrelerde ömür çürütürcesine özgürlüğe ellerini uzatmasına karşın karanlık iş başında kalmaya devam ediyor? Ve yüz yıldır Kürt halkı bunca büyük bedel ödemesi karşısında sanki bir şey olmamış gibi duran Devlet, utanmadan elini “kardeşlik” adına DEM’e uzatıyor? Tarihte böylesine aymaz bir düşman görülmüş mü?
Nobel Ekonomi Ödülleri Hangi "Bilimsel" Buluş İçin Verildi?
Emperyalist sistemin içinde bulunduğu durumdan liberal ekonomistler, liberal entellektüellerde memnun değiller. „Eşitsizlikler“ büyümüş, „doğanın tahribatı alarm“ veriyormuş, „demokrasiler“ gerilemiş, „ekonomiler teknolojik gelişmelerin gerisinde“ kalıyormuş. „ekonomik büyümeler yavaşlamış“ vs. vs. En büyük buluşu 2005-2006'dan beri dünyada „demokrasi“lerin gerilemesiymiş.
SAVAŞA AKTARILAN PARA, EMEKÇİYE YAŞATILAN YOKSULLUĞUN BAŞLICA NEDENLERİNDENDİR!..
“Çözüm sürecinin en önemli sonuçlarından biri de kesinlikle ekonomik göstergeler, ekonomik nedenler olacaktır. Yapılan bir hesaplamaya göre, terörün Türkiye’ye son 29 yıldaki maliyeti yaklaşık 300 milyar dolardır. Çözüm süreciyle birlikte canları tehditten kurtardığımız kadar, ekonomiye de can suyu olacak yeni bir dönemi, yeni bir süreci başlatmış olacağız.”
“Filistin’de direnişin bir yılı ve Bahçeli’nin sözleri”(Deniz Aras)
7 Ekim Aksa Tufanı hamlesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Bu süre içinde Ortadoğu, emperyalistlerin askeri, siyasi, lojistik ve istihbarat desteğiyle adeta bir koçbaşı olarak işlevselleştirdikleri Siyonist İsrail tarafından kan gölüne çevrildi.
İmha ve İnkar Politikalarına Karşı Direniş Sürüyor
Türk devletinin kuruluş süreci aynı zamanda Kürdistan coğrafyasında imha ve inkâr politikalarına sistemlilik kazandırma sürecidir. “Tek vatan, tek bayrak, tek millet” söylemi bu ırkçı, inkârcı politikanın en açık ve özlü ifadesidir.
Ve aynı zamanda bir devlet politikasıdır. Dolayısıyla Kürt coğrafyasına dönük saldırıları dönemsel görmek veya kimi burjuva partilerinin izlemiş olduğu politikalarla açıklamaya kalkmak yanılgılı bir tutum olur.
3. Dünya Savaşı riski hâlâ “güçlü olasılık” mı yoksa artık “kaçınılmaz akıbet” mi?
Son bir yılın ve ama özellikle de son ayların olguları öyle gösteriyor ki 3. Dünya savaşı artık sadece “güçlü bir olasılık” olarak değil; “kaçınılamaz bir akıbet” olarak ele alınmayı gerektiriyor. Bu hızlı tırmanış ise esasen şu iki ana etmen üzerinden yaşanıyor: Birinci etmen Rusya-Ukrayna Savaşı iken; ikinci etmen ise İsrail saldırganlığının tırmandırdığı savaştır.
Önderlerin Ardından… (Nubar Ozanyan)
Kafkaslar’ın en ileri devrim beyni ve en güçlü çarpan sosyalist yüreği, zulmün gölgesinde yaşam bulmaya çalışan Ermeni halkının yetiştirdiği en kalifiye önder kadrolardan olan ISTEPAN ŞAHUMYAN’IN başına gelenler bütün Sovyet devrim önderlerinin başına gelenler gibi oldu. Yok sayılmak, yaşanmamış kabul edilmek, itibarsızlaştırılmak, unutturulmak, nefret, işçiler ve ezilen halklar için yaptıkları büyük fedakarlıklarının ters yüz edilmesi, kahramanların hain olarak tanıtılmaya çalışılması kötülüklerin en büyüğüdür. Acıların en derinidir.
Emperyalizm Üzerine Notlar-7
„Yarı-Sömürgeciliğe“ Sığnan Sosyal Şovenist Teoriler
Başka ülkelerin işçi ve emekçilerini sömüren bir ülke yarı-sömürge olamaz. Eğer bir ülke içinde yüksek düzeyde tekelleşme gerçekleşmişse, başka ülkelere sermaye ihraç ediyor, oralarda yatırım yapıyor, işçi çalıştırıyor, maden ocakları açıp işletiyor, banka açıp mevduat topluyor, kredi veriyorsa ve bu ülke, ML literatürde, kapitalist sistem içinde emperyalist bir ülke olarak adlandırılır.
Düşünüş ve Hareket Tarzında Devrimcileşmek
Kürt ulusuna, diğer azınlık milliyetlere uygulanan baskı ve asimilasyon politikalarına karşı sessiz kalıp harekete geçmemek, özünde işçi ve emekçilerin birliğine, ortak yürüyüşüne zarar vermektir. Dolayısıyla bu yönlü yapılan çağrılara kayıtsızlık ya meselenin özünü yeteri kadar kavramamaktan ya da bu demokratik istemlere karşı samimi bir tutum sergilememekten kaynaklanmaktadır. Çünkü samimi bir birlik istemi, ortak mücadele anlayışı Kürt ulusunun ulusal demokratik haklarını savunmayı, bu yönlü yapılan tüm saldırılara karşı net bir tutum almayı gerekli kılmakta.
Bay Özkök gibilerinin vicdan muhakemesi
Ertuğrul Özkök; “Akıl ve vicdan Orta Doğu’yu terk etti. Geriye sadece fanatizmi bıraktı.” Sözleriyle, kendince bir durum tespiti yapıyor. Ve “Hadi artık soralım” diyerek, T24’deki yazısında soruyor: “Orta Doğu’yu kim harabeye çevirdi; İsrail F-35’leri mi, Hizbullah Fadi füzeleri mi?” (25 Eylül 2024)