Müslüm Elma’dan Gençliğe Mektup!
‘Sevgili gençlik,
Evet,yüreğimizin bir tarafı kan revan içinde, diğer tarafı görmemenin – duymamanın perişanlığı içinde. Acı bir durum ama gerçek. Kürt topraklarında hawar hawar sesleri yükselirken, batının sokakları sessizlikle dans ediyor. Bir yanda Türk İslam sentezciliğin zehirlediği geniş yığınlar diğer yanda söylemde itirazcı, pratikte ise objektif olarak izleyici pozisyonunu aşmayan sorunlu bir devrimcilik. Elbette bu yeni bir durum değil. Ama kaderde değil. Değişebilir ve değişmelidir. Herkes bulunduğu alanda yükselen sese sesini katarsa, sessizlik sese dönüşür. İşte o güç denilen – kuvvet denilen enerjide böylesi bir pratik üzerinde yaşam hakkı bulur.
Saraydaki Abdülhamit’in torununun tüm açıklamaları kan kokuyor. Ortaçağın karanlık denizlerinde beslenen dini gericilik, yığınların önemli bir bölümünün düşünce ve duygu dünyasına bir kara bulut gibi çökmüş. Vicdanlar sakatlanmış. Kısacası ortada olumsuz bir tablo var. Temel sorun yığınların gerçek dikkatini ana sorunlara yöneltmektir. Bu da hiç şüphesiz sorunlara dinsel bir pencereden değil, bilimsel bir pencereden bakmakla mümkün olabilir. Yani amatör bir şiir diliyle ifade edecek olursak; Ey, inanan yoksullar,/ korkmayın cehenemin büyüsünden,/ yaşıyorsunuz zaten kendisini,/ bundan öte cehenem yoktur./ Üretiyorsunuz kan ve ter içinde,/ lakin yaşıyorsunuz yoksulluk içinde./ Egemenler ürettiklerinizle yaşıyorlar yeryüzünün cennetinde./ Tüm mesele/ bundan öte bir cehenemin olmadığı konusunda/ aydınlanmış yürekleri çoğaltmakta yatar./
İşte bizimde başaramadığımız nokta burası. Ama şu da bir gerçek; bodrum katlarında ekilen bu direniş tohumları baharla birlikte çiçeğe duracaktır. Bunun korkusunu ciddi ciddi yaşıyorlar. Umarın yeni sahte barış sözleriyle, öfkeleri vadilerin boşluğuna bırakma siyasetinde başarılı olmazlar.
Benim durumum iyi. Bu ara nihayet üç kitap daha alabildim, şimdilik onlarla meşgulum. Tabii ki yeniler içinde şimdiden çaba sarf edeceğim. Kitaba ulaşmak sabır istiyor, çünkü uzun ince bir yoldan yürüyoruz. Yine duruşmalar belli bir dönem sonra başlıyacak. Öyle görünüyor ki, aylarca gidip geleceğiz. Benim için yorucu olacak. Ama önemli değil. Yaşam dediğin zaten zahmetli bir yürüyüştür.
Hepinize en içten duygularla selam – sevgi ve saygılarımı yolluyor, tek tek kucaklıyorum.
Müslüm Elma
27 Şubat 2016′