UMUDUN KARA GÖZLÜ ÇOCUĞU BERKİN ELVAN YAŞAM MÜCADELESİNDE YENİK DÜŞTÜ

Buraya bakın, burada, bu kara mermerin altında

Bir teneffüs daha yaşasaydı

Tabiattan tahtaya kalkacak bir çocuk gömülüdür;

Devlet dersinde öldürülmüştür…

   Gezi İsyanı sırasında sabah saatlerinde İstanbul Okmeydanı’ndaki evinden ekmek almak için çıktığı sırada polisin attığı gaz kapsülü ile başından vurulan Berkin Elvan, henüz 14 yaşındaydı. 15. yaş gününe hastane odasında ölümle pençeleşerek girdi. Bugün (11 Mart)  sabah saat 07:00’de umudun kara gözlü, güneş yüzlü çocuğu Berkin Elvan, 269 gündür sürdürdüğü yaşam mücadelesini kaybetti.

Berkin’in minik yüreği yaşanan zulme, insanlık dışı saldırıya daha fazla dayanamadı. Kocaman yüreği ve 16 kiloya düşen küçücük bedeni ile tam 269 gün boyunca, faşizme karşı mücadeleyi, zulme, haksızlığa, korkuya karşı nasıl direnileceğini öğretti.  Bedeni küçük ama yüreği kocamandı. Sevenleri, yakınları, devrimciler, demokratlar 269 gün boyunca Elvan’ı hiç yanlız bırakmadılar. Hep kara gözlü o çocuk yüzün gülerek uyanacağı günü beklediler büyük bir umutla… Ama olmadı….

Türkiye’de faşizmin; annesinin kucağından aldığı, arkadaşlarıyla oyun oynamaktan mahrum ettiği ilk çocuk değil Berkin Elvan. Uğur Kaymaz, Fatma Erkan, Ceylan ve daha yüzlerce çocuk, Türkiye topraklarında bizzat “güvenlik güçleri” tarafından katledilmiştir. Türkiye başbakanı T. Erdoğan ile oğlu, halkın alın terini milyon dolarlarla ayakkabı kutuları içinde götürürken, okul ihtiyaçlarını, kardeşinin ilaç parasını vb. karşılayabilmek için sınırda kaçakçılık yapmak zorunda kaladıklarından tepelerine bombalar yağdırılan 34 insanın 22 si 18 yaşın altındaydı. Aç kaldığı için simit çalan 9 yaşındaki çocuk yıllarca hapse mahküm edilip, hapishanede gardiyanlar tarafından taciz ve tecavüze maruz kaldı…  Ve daha niceleri…

  Günümüz Türkiye’sinde, halkın çocukları; seçim mitinglerinde burjuva parti liderlerinin kucaklarında poz vermek için, çocuk işçi olarak ucuz işgücü olmak için önem taşımakta…  R.T.Erdoğan kadınlara en az 3 hatta 5 çocuk doğurmalarını teşfik etmekte. Çünkü egemenler, güvenliklerini sağlamak için polis ve askere ihtiyaç duymaktalar. Kadınlar en az üç çocuk doğursun ki, sermaye sahipleri için yeterince ucuz iş gücü,devleti korumak için yeterince asker ve polisleri olsun. İstedikleri gibi eğitemediklerini de nasılsa böyle öldürüyorlar…

    Sözün bittiği, kelimelerin anlamsızlaştığı bugünler insanlık tarihine utanç olarak kaydedilecektir.

Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Mehmet Ayvalıtaş, Ahmet Atakan, Medeni Yıldırım ve son olarak da Berkin Elvan… 7. yıldız olarak abilerinin yanında yer aldı gökyüzünde,. Mücadelenin, umudun, direncin simgesi oldu kısacık hayatı…

   Katiller belli. Gezi’de halkına düşmanca saldıran, öldüren, göz çıkartan, zulümden beslenen ve kahramanlık destanlarını meydanlarda keyifle anlatanlar, Berkin’in 16 kiloya düşen bedeni altında ezilecektir.

   Sen artık rahat uyu Berkin. Çünkü ablaların, abilerin elleri kanlı iktidarlardan hesabını mutlaka soracak. Analarının öfkeleri katillerini birgün boğacak! Çocukların oyun oynayabildiği, mutlu yaşadıkları güzel günleri yaratacağız Berkin. Senden önce gidenlere olduğu gibi sana da sözümüz olsun kara gözlü, güneş yüzlü çocuk. Güzel güneşli günler mutlaka gelecek, sen rahat uyu…