Çarşamba Mayıs 22, 2024

Basel ve Londra'da kitlesel ve çoşkulu Kaypakkaya anması!

Komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın katledilişinin 41. Yılında İsviçre’nin Basel şehrinde kitlesel ve çoşkulu bir geceyle anıldı.

„Mutlaktır Ülkemizde Devrim, Bir İşaret Fişegidir Kaypakkaya!“ sloğanıyla Avrupanın 5 ülkesinde organize edilen anma etkinliğinin biride, 18 Mayıs 2014 tarihinde 1000 yakın bir kitle ile İsviçre’de gerçekleştirildi.

Gece hazırlık sürecinde yaygın A/P meterylaların dağıtımın yanısıra evler, kahvehaneler ve düğün salonları ve yapılan tüm etkinlikler dolaşılarak yogun bir çalışma temposuyla hazırlıklara başlanıldı. Geceye bir hafta kala Yol TV ve TV 10 da verilen reklamın yanısıra gidilen her yerde standtlar acılarak geceye çağrı ve tanıtım gerçekleştirildi.

Gece salonun giriş kapısına almanca  „Katledilişin 41. Yılında Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya’ya Ölümsüzdür!“ sloganlı büyük ebatta yapılan  İbrahim Kaypakkaya’nın resmininde olduğu pankartı asıldı. Geceye gelen kitle salon giriş kapısına asılan bu pankartın çoşkusuyla salona giriş yaptı.

Saat, 14.30 başlayan geceye Manisa’nın Soma ilçesindeki maden işletmesinde işçi katliamında hayatını kaybeden işçi kardeşlerimiz için, anma etkinliğimizde özel olarak işlendi. Standt bölümüne  “Meşaleyi Kaypakkaya’dan Aldık, Ağıt Yakmaya Değil Hesap Sormaya” yazılı Partizan pankartı asıldı. Aynı sloganlı dövizler hazırlanarak gençlerin elinde sıkılı yumuruklarla “Soma’nın katili patron ağa devleti” sloganıyla salon inledi.

Büyük bir çoşkuyla başalayan gecemizin açılışı sinevizyon görüntüleriyle "İndik Maden Ocağına" ezgisini Grup Şiar’ın güçlü temposu eşliğinde başladı. 

Kitle selamlandıktan sonra yapılan saygı duruşunun akbinde tertip komitesi adına yapılan konuşmayla devam etti. Grup Şiar’ın güzel ezgileriyle kitlenin beğenesi ile dinlendi.  Pınar Aydınların sahne cıkmasıyla birlikte çoşku doruğa yükseldi. Sık sık „Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya“ „Yaşasın Partimiz TKP/ML“ sloganlarıyla salon adeta yerinden inliyordu. Verilen aradan sonra Ciwan Haco’nun kendine has tarzıyla seslendirdiği ezgiler sonrasında, 24 Mayıs ta Köln’de yapılacak büyük mitinge çağrı yapılarak bitirildi. 

Geceye TKP/ML Merkez Komitesi, TMLGB ve TİKKO Dersim Bölge Komutanlığı, Partizan, YDG, Özgür Gelecek ve  tüm hapishanelerdeki TKP/ML tutsakları adına gönderilen mesajlar okundu. Ayrıca gecede MLKP, MKP, TKİP, Halk Cephesi, İsviçre Alevi Birlikleri Federasyonu, SYKP, PDD-İsviçre’nin gönderdiği mesajlar da okunarak, „Yaşasın Devrimci Dayanışma!“ Sloganlarıyla selamlandı.

Gecemizde özellikle çocuklu ailelerin geceyi rahat dinlemeleri için, Palyaco tarafından çocuklara yönelik salon bahcesinde  program uygulandı.

Uzun yıllar sonra kitlenin büyük beğenisi ve coşkusu eşliğinde kitlesel enma gecesi gerçekleştirildi.

*********************************************************

Komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın katledilişinin 41. Yılı vesilesiyle İngiltere’nin başkenti Londra’da bir anma etkinliği gerçekleştirildi.

18 Mayıs Pazar günü yapılan etkinlik saat 19:00 da başladı. “Mutlaktır Ülkemizde Devrim, Bir İşaret Fişegidir Kaypakkaya!” şiarıyla düzenlenen etkinlikte çeşitli sanatçılarda sahne aldılar.


Selamlama ve saygı duruşuyla başlayan etkinlikte daha sonra Tohum Kültür Merkezi bünyesinde çalışmalarını sürdüren “Nergiz Halk Oyunları” ekibi sahne aldı.
Anma gecesinde Hozan Beşir, Grup Haykırış ve Grup Abdal sahne aldı.


Sık sık “Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya”, “Yaşasın Partimiz TKP/ML, Halk Ordusu TİKKO, TMLGB” sloganlarının atıldığı gecede, salona bir çok pankart asıldı.
Gecede TKP/ML Merkez KomitesiTMLGB ve TİKKO Dersim Bölge Komutanlığı, Partizan ve tüm hapishanelerdeki TKP/ML tutsakları adına geceye gönderilen mesajlar okundu.
TKP/ML Merkez Komitesi mesajında şu görüşlere yer verildi:


“Bugün bizler, Kaypakkaya yoldaşın katledilmesinin 41. yıldönümünde binler olarak onu anıp, bizlere bıraktığı mücadele bayrağını yere düşürmeden taşımanın haklı gururunu taşırken; “daha sıkı, daha sağlam ve daha kararlı bir savaş” dileğini layıkıyla yerine getiremediğimizi, savaşı ve mücadeleyi istenilen seviyeye taşıyamadığımızı cesaretlice ortaya koyuyoruz. Ortaya koyuyoruz ki eksikliklerimizin, yetmezliklerimizin üstüne gidelim.”


Ayrıca MKP Britanya taraftarları, Kürdistan Halk Meclisi, MLKP Britanya Yönetimi, Elbistan Toplum Merkezi ve Kırkısraklılar Derneğiadına mesajlar okundu.
Anma gecesi Grup Abdal‘ın sahne almasının ardından sonlandırıldı.

95375

Partizan'dan

Partizan'dan; Gündem ve güncel gelişmelere ilişkin politik açıklama ve yazılar. 

Son Haberler

Sayfalar

Partizan'dan

Bize Cesur İnsanlar Lazım

"Kurtuluş belki de senin gökyüzünü çizdiğin resimlerdir."

Ah cancağızım... vay cancağızım...

Antalya'ya gider sınırı gümrüksüz geçen metalarla fontiye durursun.

Dersim'e gidince de sınırı gümrüksüz geçen metaların nohut üretimini bitirdiğini öne sürerek içki şişelerini...

Fontiye duranların kafasında patlatırsın.

Sıra, korku politik bir davranış olduğundan üretince... öpülmekten... korkar hale getirilen dudakların tüm yaşadıklarını sosyo - ekonomik yapı içerisinde adlandırmasına gelince de....

Ah cancağızım... vay cancağızım...

İnan...

Dijitalleşme: İşçinin Üretim Sürecinin Denetleyicisi ve Düzenleyicisi Olacağı Tarih

 

Rosa özgürlüğün ta kendisiydi

“Hareket etmeyenler, zincirlerin

ne kadar ağır olduğunu bilmezler.”[1]
 
“… Bu zehirli kaltak, bir maymun kadar zeki olmakla birlikte sorumluluk duygusundan tümüyle yoksun olduğu ve tek motifi kendini haklı çıkarma yolunda neredeyse sapkınca bir istek olduğu için daha çok zarar verecek,” diye yazıyordu Victor Adler August Bebel’e 5 Ağustos 1910 tarihli mektubunda.

İbrahim KAYPAKKAYA'nın Ölümünün 50. yılı Vesilesiyle

 

“CEHENNEMİN GİRİŞ KAPISI”NI YIKAN KAYPAKKAYA

VE

ONUN ÖĞRETTİKLERİ...

Yusuf KÖSE

İBRAHİM KAYPAKKAYA’DAN ÖĞRENMEK[*]

 

“İşçi sınıfının

ekmekten çok

onura ihtiyacı var.”[1]

 

Patika Dergisi (PD): İbrahim Kaypakkaya’nın katledilmesinin üzerinden 50 yıl geçti. 50. yılında Kaypakkaya’yı özgün kılan nedir?

 

Sibel Özbudun (SÖ): İbrahim Kaypakkaya’nın 68 devrimci hareketi içerisindeki, onu hem kendi bağlamı, hem de günümüz açısından “özgün” kılan, bence “süreklilik içinde kopuştan kopuş”u temsil etmesidir.

Sosyalizm/Komünizm Nedir? (MLPD Programı)

Sosyalizm ve komünizm hakkında düşündüklerinde birçok insanın aklından geçen sorulara bazı yanıtlar.

Sosyalizm nedir ki?

 Sosyalizm, kapitalizmin toplumsal alternatifidir. Günümüzün devlet-tekel kapitalizminde, uluslararası tekeller kendilerini tamamen devlete tabi kılmış ve tekelci sermayenin organları devlet aygıtının organlarıyla birleşmiştir. Tüm toplum üzerinde çok yönlü egemenliklerini kurmuşlardır. Aynı zamanda, hakim olan uluslararasılaşmış üretim tarzı, dünyanın birleşik sosyalist devletleri için maddi hazırlığı tamamlamıştır.

Dinci-Faşist Gericiliğin Merkezi: Emperyalist Türk Devleti

Özellikle son 15 yıldır dinci (müslüman) gericiliğin merkezi olduğu rahatlıkla söylenebilir. ABD'nin Afganistan ve Irak'ı işgali ve peşinden Kuzey Afrika ülkelerindeki 2010 ayaklanmaları ve Mısır'da geçici olarak Müslüman Kardeşler örgütünün iktidara gelmesi ve peşinden Suriye'de geliştirilen olaylar, Türk devletine, dinci AKP'nin de iktidarda olması, yeni bir emperyalist yayılma politikasını benimsetmiştir.

KAYPAKKAYA’DAN KALAN…[*]

SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER

 

“Türkiye’nin geleceği çelikten yoğruluyor;

belki biz olmayacağız ama

bu çelik aldığı suyu unutmayacak.”[1]

 

18 MAYIS | Umudu Büyütmeye Devam Ediyoruz

"Kaypakkaya'nın kurduğu parti ve oluşturduğu program etrafında elli yıldan fazla bir süredir kavgasını sürdüren yoldaşları büyük bir mücadele ve direniş geleneği yarattılar. Kaypakkaya'nın görüşlerini büyük bedeller ödeyerek bu günlere taşıdılar, taşımaya devam ediyorlar..."

 

Tam 50 yıl önce 1973’ün 18 Mayıs’ında 1971 silahlı devrimci çıkışının “komünist yüzü” İbrahim Kaypakkaya, Amed Hapishanesi’nde Kemalist faşist diktatörlük tarafından katledildi.

“Cabbar”laşan Ermeni (Nubar Ozanyan)

Sonu gelmez Ermeni-Kürt düşmanlığı üzerinden yaratılan büyük korku, bilinçleri kuşatıp yürekleri tutsak almaya devam ediyor. Aradan 108 yıl geçmesine karşın Ermenilerin baskı görme, işini kaybetme vb. korkularından dolayı kendilerini inkar ederek kimliklerini gizlemelerinin trajik hikayeleri yazılmaya devam ediyor. Her an baskı görecekleri endişesiyle güvercin tedirginliği içinde yaşamaya devam ediyorlar.

Soykırımlara Karşı Direnişi Büyütelim!

 

Sayfalar