Pazartesi Mayıs 6, 2024

Doğru komutanlık

Her sınıf ideolojik anlayışına, amaçlarına ve hedeflerine göre sürece-dışına müdahale eder, yön verip şekillendirmeye biçimlendirip örgütlemeye çalışır. Sınıf bilinçli proleterler demokratik halk devrimi amacına uygun bir şekilde bilgi ve becerileriyle, emek ve çabalarıyla, örgütlü güçleriyle sürece müdahale eder. Küçük burjuva devrimcileri ise yetki ve mevkileriyle müdahale eder. Birincisi devrimcidir. Değiştirip-dönüştüren, devrimcileştirip-örgütleyen, düzeltip-düzenleyendir. İkincisi ise statükocudur, bürokrattır. Var olanı tekrar ederek, yaşatarak, devam ettirendir. Dışının ve kendisinin değişmesini ve değiştirilmesini istemez. Birincisi gerçeklerle ikincisi kişilerle uğraşır. Birincisi devrimin işini yapar. İkincisi dedikodu yapar. Birincisi devrimi yaşar. İkincisi kendini yaşar.

Sınıf bilinçli proleterler yaşamın-savaşın-yoldaşların ve halkın içindedir. Algılama ve bilgilenme tarzları dolaysız ve doğrudandır. Gerçekliğin bilgisine varmak için onunla doğrudan dolaysız dürüst-çıkarsız, eşit ve özgür bir temelde devrimci bir ilişki geliştirir. Algı ve bilgilenme yolu gerçektir. Gerçeğin (halkın-savaşımın-örgütün-yoldaşların-sorunların) içindedir. Onunla temas halinde ve iç içedir. Ayrıntılı ve detaylı algılar toparlayarak, algısal bilgi aşamasını tamamlamaya çalışır. Pratiğin ve gerçeğin içinde olduğundan dolayı bunu defalarca ve sayısız kez yaparak, bilginin "tamamlanma" sürecinde dolaysız yol alır. Sonra kaba ve yanlış olanları pratiğin içinde pratikten ve gerçeklikten kopmadan ayıklar. Kaba ve sahte olanları atarak, gerçeğe en yakın olanları toparlayarak bilginin akla uygun aşamasına doğru tamamlayıcı adımlar atar. Ancak görevinin bitip tamamlanmadığını bilir. Elde ettiği akla uygun bilgileri sentezleyerek pratiğe uygular. Gerçekleşmesi mümkün olan belirgin bir plan yapar. Mücadeleyle varacağı, gerçekçi amaçlar belirler. Ve pratiğe müdahale eder eğer istenen ve beklenen sonuçlara varmışsa bilgilerini göreli doğruya en yakın olarak kabul eder. Eğer eksik ve hatalı ise dürüst ve samimi bir şekilde içtenlikle özeleştirisini verir, düşüncelerini (halkın-yoldaşların eleştiri-değerlendirme-uyarı ve önerileriyle) gerçeğe en yakın olacak şekilde düzeltir-düzenler. Ve yeniden düşüncesini (plan-program-karar) düzeltip pratiğe müdahale eder. Ta ki istenen ve beklenen sonuçları alıncaya kadar bunu devam ettirir.

Küçük burjuva devrimcileri dogmatizmden itim alanlar, statükoculuktan durağanlık ve hareketsizlikten beslenen bürokrat tarzlarından asla ödün vermeyenler ise sınıf bilinçli proleterlerin yaptıklarının tam tersini yaparak yollarını çizerler. Gerçeklikle dolaysız ve doğrudan ilişki kurmazlar. Sınıf savaşımın-halkın-yoldaşların içinde ya da yakınında değillerdir. Gerçekliğe dokunuşları onlarla temasları-kurdukları ilişki yerle gök kadar uzak ve birbirine yabancıdır. Yaşam ve konumlanma olarak gerçeklikten uzaktırlar. Savaş alanlarında, savaşın en yakın cephe gerisinde değillerdir. Dolayısıyla gerçeklik (sınıf savaşımı) karşısında ki konumlanma ve mevzilenmeleri, ilişkilenme ve bilgilenmeleri, müdahale ve tavırları objektif ve dürüst değildir. Çokbilmiş olduklarından her şeyi bildiklerini sandıklarından üstte-yönetim mekanizmalarında olduklarından, her türlü bilgiye emeksiz ve mücadelesiz sahip olabileceğini düşündüklerinden dolayı kibirli ve kendilerini beğenmişlerdir. Emekçi olmadıklarından, çabasız, bürokrat bir yaşam içinde olduklarından dolayı gerçek hakkında ayrıntılı ve detaylı bilgi toparlama zahmetine katlanmazlar. Bundan dolayıdır ki hiçbir zaman "halk- savaş-düşman-yoldaşlar" hakkında gerçeğe yakın bilgiye sahip olamazlar. Kulaktan dolma-yüzeysel-derme çatma-sipariş üzerine elde edilen, tek yanlı, parçalı bilgilerle hareket ederler. Ve böyle olunca da her defasında sübjektivizmin duvarına çarpılmaktan kurtulamaz. Sınıf karnelerinde "zayıf-pek zayıf" notlarından başka bir işarete rastlanmaz.   

Sınıf bilinçli proleterlerin devrimcilik yapış biçimi gerçekliğin içinde, ona dokunarak, onunla temas içinde olarak "gerçeğin bilgisine vararak-gerçeği değiştirme-müdahale etme" tarzındadır. Halkla-yoldaşlarla iç içe onlarla birliktedir. Komitelerin içinde somut görev alarak, ortaya çıkan sorunları yoldaşlarıyla birlikte çözmeye, çözüm yolu bulmaya çalışırlar. Yoldaşlarıyla-halkla birlikte olmak, çalışmak-mücadele etmekten büyük bir mutluluk ve memnuniyet duyarlar. Halkın ve yoldaşların eleştiri, öneri ve uyarılarını dikkate alır, önemser değer vererek kabul eder. Dürüst ve samimidirler. Kendisine dokunulmasına-eleştirilmesine "izin" verirler. Eleştirilere açık olmayı bir görev ve erdem kabul ederler. Kibirli-soğuk ve kendini beğenmiş değillerdir. Eleştiriden korkmaz, özeleştiride cesur ve samimidirler. Yoldaşlarıyla eşit-özgür bir temelde ilişki geliştirirler. Yoldaşlarla arasında ki tek fark GÖREVidir. Kendisinin ve yoldaşlarının gelişimi ve ilerlemesi için elinden gelen her şeyi yapmaya çalışırlar. Halka ve yoldaşlara hizmeti bir görev kabul eder. "Yetki-mevki-kariyere" tenezzül etmezler. Başarısız ve hatalı olduğunda içtenlikle ve samimi bir şekilde özeleştiri vermekten çekinmezler.

Küçük burjuva devrimcileri ise sınıf bilinçli proleterlerin yaptıklarının tam tersini yaparlar.  Bunları birkaç kategoride değerlendirmek gerekir. Örneğin komite sekreteri, sorumlusu olarak görev yaptıklarında komite içinde somut bir görev almaz, toplantılarına düzenli ve sistematik olarak katılmaz, katıldığında ise görevlerine ve yoldaşlarına üstten, kibirli ve soğuk yaklaşır. Toplantılara katılmadığında ise komitede “kendisine en yakın olanı” ile randevu usulü çalışır. "Parmakçı-yetkici", komutandır.  İşin ideolojik-politik yanından, sürecin politik gelişimi hakkında bilgilendirmekten, nasıl yapılacağı bilgisinden çok pratik ve teknik yanını ele alarak, görev yaptırmaya çalışır. Zamanın önemli bir bölümünü devrimin görevlerini yerine getirmek için değil küçük burjuvazinin tüketicilikten beslenen eski alışkanlıkların gücüyle geçirir.  

Küçük burjuvazinin bir diğer örneği ise bileşenlerde görev alır ancak gerçeklikle kurduğu ilişkide yüzeysellik-üstünkörülük-derme çatmalık-dağınıklık-düzensizlik vardır. Belirlenmiş bir plan açıklık kazanmış bir program yoktur. "Rastgelecidir", "her işi yapar" ancak hiçbir işi başarıyla, sonuna kadar götüremez, sonuçlandıramaz. Bütün işleri tamamlanmamış şekilde eksik-yarım bırakır. "Üste-güçlüye-mevki ve yetkisi" olana tabi olur. Bağımlılık ve bağlılıktan kurtulamaz.  Devrimin-halkın yoldaşı olmak, inisiyatifli objektif davranmak bağımsız hareket etmek yerine "üstün-güçlünün-dönemin" insanı olur. Bir türlü kendisi olamaz. Kendisine ait özgün düşünce bağımsız irade ve inisiyatifi, objektif kararı yoktur. “Üstlerine-amirlerine” karşı liberal, altlarına yanındakilere karşı da sekter ve yıkıcıdır. Militanlarla kurdukları ilişki onların hata ve zaaflarını alt eden değil, eğiten donatan şekilde değil onlarla uzlaşan-yaşatan ve yaşayan şeklindedir.  İyi bir yaşa-yaşatçıdır.

Sınıf bilinçli proleterler savaşın-halkın-devrimin-gerçeğin-ideolojinin militanını yetiştirir. Amacında ve çalışmalarında ideallere yüksek bağlılık vardır. Bütün emek ve çabasını dikkat ve yoğunluğunu, bilgi ve becerisini demokratik halk devriminin militanını-savaşçısını yetiştirmeye yöneltir. Geliştirirken gelişir. İlerlerken ilerletir.

Küçük burjuva önderlik ve kişilik ise grupçudur. Adamcıdır. Her süreç ve dönemde kendi iktidarını düşünür. Bütün planlarını ve hesaplarını kendi grupçu çıkarlarını korumak-sağlamlaştırmak-güçlendirmek için yapar. İnsanları bunun için eğitir-yetiştirir,  örgütler ve konumlandırır.  Her yere kendi "adamlarını" konumlandırmaya çalışır.

Sınıf bilinçli proleterler militanların hata ve eksikliklerini düzeltmek eğitmek için ideolojik mücadeleyi esas alır. Küçük burjuvalar ise hata yapan eğer kendi “adamı”, yandaşı ve kankası ise zaaflarıyla uzlaşır. Ve zaaflı bir şekilde yaşamasına göz yumar müsaade eder. Eğer kendi yandaşı değilse yoldaşını ezmeye, sindirmeye, saf dışı bırakmaya çalışır.

Birincisi eleştiriden korkmaz. İkincisi eleştiriden boğanın kırmızıdan korkması gibi korkar. Birincisi hata ve yanlışlıklarından dolayı kendisini eleştirenlere teşekkür eder. Onları cesaretlendirir. İkincisi kendisini eleştiren hatasını güçlü ifade eden militana kin duyar. Eleştiren, kendi görüş ve kararlarına karşı çıkan yoldaşı kafasına takar. Karşısına çıkan ilk fırsatta, uygun bir zamanda olmadık düzmece senaryolarla muhalifini alt etmeye ayağını kaydırmaya örgüt dışına atmaya çalışır, grupçuluk yapar.

Birincisi devrimi ve savaşı güçlendirmek sağlamlaştırmak için elinden gelen her şeyi yapar. Özeleştiriyi içselleştirerek yürür pratikle buluşturur. Hatalı ve başarısız olduğunda "hatalıyım-başarısızım" deme erdemini göstererek, görevini bir başka yoldaşına bırakır. İkincisi keskin, sol slogan ve laflarla sözde savaşır. Etrafına keskin savaş savunucusu, yemin billah Kaypakkayacı olarak göstermeye tanıtmaya anlatmaya çalışır. Örgütü kişilerle, dedikodularla uğraştırarak geri çekmek için her türlü elinden geleni yapar.

(Bir Partizan)

46559

Partizan'dan

Partizan'dan; Gündem ve güncel gelişmelere ilişkin politik açıklama ve yazılar. 

Son Haberler

Sayfalar

Partizan'dan

Ölümün susturduğu yaşamlar (Nubar Ozanyan)

Yoksulluk, zulüm yetmiyormuş gibi depremin ve kışın beyaz zulmü de halkımızı ölüm karşısında çaresiz ve yalnız bıraktı. Devlet, yüz binlerce insanı canlı canlı toprağa gömdü. Kapitalizmin sermayesi yine halkın canı ve kanıyla yıkandı.

Depreme dayanıksız konutlar halkın mezar taşı oldu. Yoksulluk, kış, çaresizlik, ölüm ezilenleri üşütmeye devam ediyor. Kapitalist sistem, kendisiyle birlikte insanlığı hızla belirsiz bir yıkım ve sona doğru götürüyor. Her şeyi metalaştıran kapitalizm, yaşam gibi ölümü de metalaştırarak insanlığı çaresizliğe ve yıkıma doğru sürüklüyor.

Halk Düşmanı Faşist İktidar Yargılanmalıdır!

Deprem yerkürenin  doğal bir harektliliğinin sonucudur, insanlar için bir felaket haline gelmesi ise, toplumsal sistemin sınıfsal karakteriyle doğrudan ilgilidir. Bilim ve buna bağlı olarak teknolojinin gelişmediği zamanlarda insanların doğal felaketlerden daha büyük zarar görmesi doğaldı. İnsanlık doğanın hareketini öğrendikçe onunla uyumlu yaşamasınıda öğrendi.

2023 Seçimlerinde okun sivri ucunu neden hakim sınıf kliklerinden en gerici en faşist olanına yöneltmek zorundayız ?

Başta Emek ve Demokrasi Bloğu olmak üzere halk güçlerinin önemlice bir kesimi 2023 seçimlerinde Tayip Erdoğan ve AKP ve MHP dinci faşist iktidar blokunun önünün kesilmesini; günün isabetli siyasi taktiği olarak belirlemişken, ancak ne var ki bir kesim sol-sosyalist ve komünist güçler ise, bunun aksine; “bir faşisti indirip yerine bir başka faşistin gelmesi için oy kullanamayız” diyerek, cumhur başkanı seçiminde ‘boykot’ taktiğini, günün isabetli taktiği olarak ileri sürmekte.

Birazda Muziplik

1) Kadrolar sürekli birliktelik (mutluluğu dışarda arama) yarışına sürüklenir.

2) Yarışı beceremeyenler, geri kalanlar veyahutta ret edenler diskalifiye olur.

. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

Sizde bizi kandırmıyorsunuz değil mi...

Ah... devrimci demokrasiciğim... ah....

İnsanların ilişkilerini kınarken, kınadığı insanlarla bozulan arasını düzeltmeye gelenlere kınadığı ilişkilerle yakalanmak....

Ve yahutta....

Katledilişinin 50. Yıldönümünde İbrahim Kaypakkaya HESAPLAŞMA, KOPUŞ VE YENİ BİR YOL

Kafasında üstü yırtık ve yamalı kahve renkli bir kasket, sırtında yerli bir askeri parka, altında ceket, kazak… üst üste giyilmiş üç tane pantolon, ayağında bir çift beyaz yünden yapılmış ve köylerde elle örülen çorap ve onun üzerinde naylon çorap, bir çift 45 numara Çelik marka lastik ayakkabı”yla tutsak edildi.1 

Kavganın ve Mücadelenin Ozanı; Yetiş Yalnız…

İbrahim Kaypakkaya, ilgilenenler tarafından bugüne kadar birçok özelliği ile tanındı, bilindi. En yaygın bilinirliği‚ “ser verip sır vermemesidir” sanırız. Doğrudur, Kaypakkaya işkencede direndi. Onun düşmana karşı direnişi inadından veya acıya dayanıklı olmasından kaynaklanmıyordu elbette… Bunu nereden mi biliyoruz? Dönemin en azgın faşist uygulamaların yapıldığı Amed Zindanı’nda yapmış olduğu siyasi savunmadan. Kemalist faşist diktatörlüğe karşı, onun elinde tutsakken dahi örgütsel ilişkilerini deşifre etmeden, uğruna mücadele ettiği komünizm düşüncesini savunmasından biliyoruz.

“Ermenilerin hepsi ASALA olsun” (Nubar Ozanyan)

Yaklaşık 45 gündür Artsakh, vicdansız ve eşitsiz bir kuşatma altında. Artsakh halkı buz kesen soğukta direniyor. Dünya sağır ve suskun.

30. Ölümsüzlük Yılında MANUEL DEMİR/ՄԱՆՈՒԵԼ ՏԷՄԻՐ Yaşıyor! Partizanlar yaşıyor! (1)

Manuel Demir’i 30. ölümsüzlük yılında saygıyla anıyoruz. Bu vesileyle Ermeni Fedailer adıyla başlattıkları ve hayatlarını Ermeni halkının davasına adadıkları, bugün ise Partizan hareketine dönüşerek devam eden mücadelede sayısız Ermeni devrimciler Hrantlar, Hayrabetler, Armenaklar, Yalımyanlar, Ozanyanlar ve Manueller’i de anıyor ve aradan yüz yıl geçmiş olsa da bu mücadelenin devam edeceğini belirtiyoruz.

TKP-ML OPK Üyesi Ünal Orhan: Yeni Yılda Umudu ve Özgürlüğü Güçlendirmeliyiz, Güçlendireceğiz!”

Türkiye Komünist Partisi-Marksist Leninist Ortadoğu Parti Komitesi (TKP-ML OPK) üyesi Ünal Oral ile yapılan röportajı sizlerle paylaşıyoruz.

Hangi Sınıfın Cumhuriyeti Yaşasın?

Feodal aristorkrasiye karşı burjuvazinin iktidara gelmesi ve feodalizmi yıkması tarihsel olarak ilericiydi. O dönemde “ kahrolsun feodalite, yaşasın cumhuriyet” sloganı ileri bir hedefi gösteriyordu. Bu tarihsel dönüşüm Fransız burjuvazisinin 1789 burjuva devrimiyle başarıldı. Bu, toplumlar tarihinin geri döndürülemez diyalektik gelişimiydi. Feodal aristokrasi, ne kadar çaba harcarsa harcasın, gelişen üretici güçlerin önünde daha fazla direnemezdi ve kendinden önceki toplumların başına gelen kendisinin de başına gelmişti: Toplumlar tarihinin çöplüğündeki yerini aldı.

Zorunlu Açıklama!

Kısa bir süre önce; "Bir İşkencehane Olarak Sansaryan Han ve Süleyman Cihan." başlıklı bir yazı yazmıştım. Yazının giriş bölümünden de anlaşılacağı gibi bu yazı, Anayasa Mahkemesi'nin Sansaryan Han’a ilişkin kararı vesile yapılarak yazılmıştı.

Sosyal medyayı ve malum platformları aktif olarak takip etmediğimden; yazıya ilişkin kimlerin ne türden değerlendirmeler de bulunduğunu bilmiyorum. Bu çok ta önemli değil; elbette her okurun kendine göre değerlendirme, beğeni ve yergileri de olacaktır.

Sayfalar