Pazar Mayıs 5, 2024

Kaypakkaya Haber sitesinden kamuoyuna zorunlu açıklama

Sitemizde yayınlanan bazı makale ve açıklamalardan dolayı bazı çevre ve kişiler sitemizi hedef almış bulunuyor. Sitemizi 'karşı devrimci, işbirlikçi, hain' ilan edenler hızlarını almayarak saldırılarına devam ediyorlar. Son olarak ''MLM Yolunda Partizan'' kamuoyuna yayınladığı bir açıklamayla ''Bu tavrından vazgeçmediği, kamuoyuna özeleştiri vermediği takdirde bu site bizim neznimizde karşı-devrimin aracı haline gelmiş bir internet sitesi olarak muamele görecektir.'' diyerek, kamuoyuna yaptıkları açıklamalarının gerekçelerini ise şöyle sıralamış bulunuyorlar:

“http://www.kaypakkayahaber.com/ internet sitesi uzun süredir “İsminden” anlaşılacağı üzere devrimci, ilerici temelde yayın yapmaktadır. Ancak aynı site gelinen aşamada “devrimcileri ihbar eden”, “teşhir eden”, “hedef gösteren”, “yalanlarla itibarsızlaştırmaya çalışan” bir yayın çizgisine evrilmiştir.

Özellikle Proletarya Partisi içinde baş gösteren sorunların Hizip faaliyeti ekseninde tabana doğru açılmasıyla kısa sürede yayın çizgisini Hizip faaliyetinin yarı-resmi organı gibi işletmeye başlayan bu site, artık Hizipçi faaliyetin resmi yayın organlarında yayınlanmayacak yazıların mecrası haline getirilmiştir.'' devamla: ''Temmuz ve Ağustos ayları içinde artık isim isim teşhir noktasına taşınan faaliyetleri içeren yazılar aşağıdadır'' denildikten sonra şu örnekler verilmektedir:

''ttp://www.kaypakkayahaber.com/kose-yazisi/canim-biraz-hasan-aksuyla-ugrasmak-istiyor (9Temmuz http://www.kaypakkayahaber.com/kose-yazisi/devrimci-bir-gazeteyi-hedef-almak-kimin-isi-kimin-gorevi(11Ağustos), http://www.kaypakkayahaber.com/kose-yazisi/mml-yolunda-partizanin-yalanlari-ve-gercekler (13Ağustos), http://www.kaypakkayahaber.com/kose-yazisi/mahmut-ozkana-verilen-merkezi-gorev-karistir-guvensizlik-yay-payina-duseni-alacaksin''. Yazıları da kanıt olarak sunulmaktadır.

Buna cevabımız şudur

1) Sitemiz dile getirildiği gibi hiçbir kurum, parti ve çevrenin ''resmi'' ya da ''yarı resmi'' sitesi değildir. Sitemiz, hiçbir kurum ve partinin kararı ve talimatıyla da kurulmamıştır. Sitemiz, bir grup Kaypakkaya savunucusunun kendi inisiyatifi ve imkanlarıyla kurulmuştur. Sitemiz, kendisine rehber edindiği Kaypakkaya geleneğinin savunucusu olduğunu her zaman ilan etti/etmeye de devam edecektir.

2) Sitemiz tüm anti-faşist ve anti-emperyalist, ilerici, devrimci ve yurtseverlere açık bir sitedir. Sitemiz, Kaypakkaya geleneğine olan yakınlığından dolayı bu geleneğin açıklama, makale ve yazılarına daha fazla yer vermesinin de anlaşır bir nedeni vardır. Nitekim, teşhir edilmemize vesile olan arkadaşların ve daha fazlasının birçok makale ve yazısının sitemizde yayınlandığını her okuyucu, sitemizin arşivlerine baktığında rahatlıkla görebilir.

3) Son iki yıldır geleneğimiz içinde yaşanan tartışmaları birçok çevre gibi sitemizde yakından takip etmektedir. Bu gelişme herkes gibi bizleri de üzmüştür. Yakın zamana kadar, hiçbir ayrım yapmadan geleneğin en yetkili organlarının ve ona bağlı tüm birleşenlerinin yazı ve açıklamalarına yer verdiğimizde bilinmektedir. Sitemiz, yakından takip ettiği bu gelişmelere bağlı olarak, devrimciler arası şiddeti savunmadığı ve yanlış gördüğü için, 26 Şubat 2016 tarihinden bu yana gazete bürolarının işgal edilmesiyle başlayan sürece bir tepki olarak, şiddet uygulayan kesime karşı mesafeli durduğu bir sır değildir.

4) ''MLM Yolunda Partizan''da çıkan açıklamayla adı geçen yazıların yayınlanmasından hareketle sitemizi 'karşı devrimci, yeni Perinçekçiler' vb vb suçlamalarla itham edenlerin bu asılsız ve çirkin suçlamalarını kendilerine iade ediyoruz. Biz, bu siteyi oluşturanlar geçmişimizle ve yaptıklarımızla ortadayız. Bize suçlama getirenler, sağa sola ders verenler, söz konusu yazı ve açıklamalara vesile olanların yazdıklarına acaba ne diyorlar? ''MLM Yolunda Partizan''nın sitemiz de yayınlanan bazı yazılarda, şahısların isimleriyle eleştirilmesini ''ihbarcılık'' olarak değerlendirmesi ve sitemizi teşhir etmesi tam bir demagojidir. Sitemiz, yapı içindeki sorunların yaşandığı günden bu yana hiçbir isim deşifre etmemiştir. ''MLM Yolunda Partizan'' da dahil hiç kimse bunu ispatlayamaz. Adları deşifre edildi denilenler, kendi isimleriyle makale yazmakta, kendi isimleriyle Fecebook'lar açan şahıslardır. İsteyen herkes bu arkadaşların isimlerini yazarak gerçek isimleriyle yazdıkları makaleleri ve sosyal medya hesaplarını görebilir. Sitemiz, sorunu ideolojik ve politik zeminden kaydıran, meseleyi kişiler üzerinden polemiklerle yürütülmesine karşıdır. Adı geçen arkadaşların eleştirildiği yazılar bir nevi cevap niteliğinde olup, kişilerin kendi isimleriyle yayınlanmıştır. Bu yazılar, hiçbir kurum ve çevreyi bağlamamaktadır. Bizi eleştiren ''MLM Yolunda Partizan'' bizi eleştirdiği yerde, söz konusu arkadaşların da kendi sosyal medya hesaplarında, birinin bunlar '' .... tek merkezden idare edildiği çok açık olan'' (yani bunları polis yönetiyor demeye getirdiği bn) ve aynı şahsın, '' Kaostan var olan, nemalanan, ....'' gibi ifadeler kullanmasını, yine bir başkasının kendi sosyal medya hesabından ''hizip başlarından biri Köln'de biri Duisburg'ta kalıyor'', bir başka hesapta ''Köpekler, alçaklar, tek kurşunluk canları var,'' diğer bir sosyal medya hesabında ''yeni Perinçekçiler, sonunuz bunlar gibi olacak, onlara yapılan size de uygulanacak'' yine bir başkasının ''Ermeni hizbi, Ermeni lobisi'' keza daha da vahimi açıktan ''AF'' rumuzu kullanılarak isim deşifrasyonu yapan, komiteleri tek tek sayarak bu komitelerde kaç kişinin yer aldığı, kimin ne olduğu vb vb söylem, ifade ve suçlamaları yazan bu kişileri de; ''MLM Yolunda Partizan'', yazısının bir paragrafında 'bu arkadaşları da kınıyoruz, uyarıyoruz, bunlar da doğru söylemler değildir' tavrını ortaya koysaydı, dürüst ve örnek bir tavır sergilemiş olurdu. Bunu görmezden gelen, bunca hakaret ve deşifrasyona sesiz kalıp, yazılanları onaylayarak tek yanlı hareket edenlerin girdikleri yol çıkmaz bir yoldur. Sitemiz, hiç bir zaman isimsiz yayınlanan yazı ve makaleleri; bu yazı X kişisine aittir, deşifrasyonu yapmış değildir. Sitemizi teşhir için kullanılan mml-yolunda-partizanin-yalanlari-ve-gercekler yazısı yayınlandığında yazının altında imza olarak ''Bir Partizan Okuru'' imzası kullanılmış. Bu yazının eleştirildiği makalede, bu yazıyı yazan şu (X) kişisidir diye yazdığımıza bir isim örneği verebilir misiniz? Yok böyle bir örnek ve olmaz da. Olmayan şeyler üzerinden sitemizin hedef gösterilmesi ve teşhir edilmesi devrimci bir yöntem değildir. Bunları görmeden, eleştirmeden nalıncı keseri gibi kendini yontan, tehdit ve suçlamalarla bir yere varılmayacağı açıktır.

Kamuoyuna duyurulur.

22 Ağustos 2017

Kaypakkayahaber.com 

48319

KÜRDİSTAN ULUSAL KONGRESİ VE BDP’NİN TÜRKİYELİLEŞME SİYASETİ

Herşeyin içinin boşaltılarak hızla tüketildiği bir çağda yaşıyoruz. Post-modern bir cehalet her yanımızda. Düşüncelerimizin, yaşamlarımızın, ilişkilerimizin, eğitimlerimizin hatta gıdalarımızın içi boşaltılmış ve global ekonomik sistemin ihtiyacına göre yeniden düzenlenmiş durumda. Wachowski Kardeşlerin unutulmaz filmi Matrix’te anlatılan insanı metalaştıran sanal düzenin bir benzeri hepimize dayatılmış.

ANNEME İnci Taneme

“Bu akşam, annem kamerada seninle konuşmak istiyor” diye mesaj geldi erkek kardeşim Nuri’den. Bir arkadaşa misafirliğe gidecektik. Erteledik. Bilgisayarın başındaki yerimizi aldık.  Ben, Nuran ve Ezgi… Ekranın gerisinde annem ve kardeşlerim… Selamlaşıyoruz. Annemin gözlerindeki mutluluk tarif edilir gibi değil. Yüzünde bir çocuk sevinci.  

“Nasılsın anne, nasılsın babaanne?”

Haksiz emperyalist savaslara karsi, halklarimizin hakli ozgurluk ve bagimsizlik savasinin yaninda olalim!!! Hasan Aksu

Haksiz emperyalist savaslara karsi, halklarimizin hakli ozgurluk ve bagimsizlik savasinin yaninda olalim!!!

OLASI BİR YAĞMA SAVAŞI ve “ÜÇ VAKTE KADAR”

 

6/7 Eylül 1955 kan-gözyaşı ve ölüm

               Ermeni soykırımı tarihinin ilk evresi, Osmanlı imparatorluğu hakimiyeti altında yaşayan Ermenilere karşı Abdülhamit döneminde uygulanan katliam ve baskılar ile başlamaktadır.1896 yılına kadar birçok vilayette yapılan katliamlarda yüzbinlerce insan öldürülmüştür.Bir ulusun yok edilmesinin ikinci evresi 1915 yılında İttihat-Terakki hükümetinin 1,5 milyon insanın ölümüne sebep olan yeni bir yüzyılın başlangıcında ilk SOYKIRIM olayıdır.Üçüncü ve son devresi ise Ulus devleti inşasında kurulan TC,yani Kemalist Türkiye'sinde azınlıklara karşı uygulanan politikalar sonunda  b

İzzettin Doğan asimilasyoncu bir düşkündür

 

Fethullah Gülen’le hangi menfaatler ve çıkarlar karşılığında olduğu belli olmayan bir ortaklığa soyunup, aynı arazi üzerinde Cami, Cemevi ve Aşevi yapılması işbirliğini gururla anlatan, asimilasyonun gönüllü bir neferi olan İzzettin Doğan bir düşkündür. 

Kapitalizmin Sosyalizmi İçerden Ele Geçirme Çizgisi Olarak Modern-Revizyonizm Ve Dust Bowl Sendromu

 
 

 

 

 

PİR SULTAN ABDAL'IN SUÇU?

 

1. Pir Sultan, dinsizdir, namaz kılmaz, ramazan orucu tutmaz.

 2- Şeriata aykırı söz söylüyor ve davranış sergiliyor.

 3- Müslümanlara Yezit diyor ve şarap içiyor.

 4-Ayin-i Cem adında gizli toplantılar yapıyor.

 5- Safevi taraftarı ve Kızılbaş taifesinden, Devlet-i Ali düşmanıdır.

 6- Rafızi kitaplar bulunduruyor, okuyor ve okutuyor.

BARIŞ NE YANA DÜŞER USTA ...

 

Emperyalist ABD haydudu ve beraberindeki kan emiciler, Suriye’ye saldırı hazırlığı içindeyken, "barış”tan söz etmek abesle iştigaldir. Etrafin emperyalist ve kapitalist haydut devletlerle sarılmış ve kan emici kapitalist sistem yaşatılmaya devam edilirken, "kardeşlikten", "barıştan" söz etmek büyük bir aldatmacadır. Emperyalist ve gericiliğin vahşi saldırılarıyla içiçe yaşayan, kitlesel katliamlara uğrayan ezilen halklar ile dalga geçmek demektir.

Emperyalist Saldırıya da, Savaşa da Hayır!

Bu ülkenin Başbakanı önceleri ismi “Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)” olan ve daha sonra hedefi, kapsamı, amacı genişletilerek adı “Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi(1)” olarak değiştirilen emperyalist paylaşımcı projenin Eşbaşkanlarından birisidir ve dolayısıyla da ABD emperyalizminin en başta gelen işbirlikçilerindendir. 

Yaşadığımız bu son süreçte bu projenin bir aşaması gerçekleştirilmek isteniyor.

Nasıl mı? Suriye’ye savaş ilan edilerek.

Gerekçe? O da hazır. “Kimyasal silah kullanıldı” 

Ermeni Sorunu’nun Doğuşu ve Osmanlı Bankası Baskını

 

19.yüz yılın sonunda 500 yıldır hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu artık son evresine gelmiş yok olmakla karşı karşıya bulunuyordu. Avrupa'da kapitalizmin gelişmesi, ulusal uyanışlar, bağımsızlık hareketleri,1789 Fransız devriminin yankıları, Balkanlarda ulusal kopuşlar Anadolu'da yaşayan Ermeni ve Rum toplumlarında da oluşmaya başlamıştır.

Osmanlı, iktidarı altında yaşayan Ermenilere, azınlıklara ibadet özgürlüğü, mülklerinin güvence altına alınması, reformlar, yasa önünde, vergi alanında eşitlik vaat ediyordu.

Sayfalar