Cuma Nisan 26, 2024

NUBAR OZANYAN YOLDAŞ, Seni unutmayacağız,yaşamımıza örnek alacağız

“Gerici güçlere karşı sıcak mücadelenin en üst mertebeye ulaştığı bir alanda bir yoldaşı daha kaybettik. Bir yoldaşı daha devrim şehitleri kervanına uğurladık. Nubar Ozanyan Yoldaş’ı! Nubar Yoldaş, (kod adıyla Orhan Bakırcıyan) Rojava’da karşı devrimin tüm gerici güruhlarına karşı verilen onurlu savaşta 14 Ağustos’ta şehit düştü.

 Nubar yoldaş, 40 yıldan beri yer aldığı proletarya partisinin saflarında Rojava’da en ön müfrezelerde savaşmıştır. Duyduğu sorumluluk sonucu böylesi bir mücadele içerisinde yer alan Nubar Ozanyan (ülkedeki adıyla Fermun Çırak),  İstikrarlı, kararlı, inatçı tavrıyla karşı-devrimin tüm güruhlarına karşı mücadele geleneğiyle donanmış bir yoldaştı…

 Nubar Yoldaş, böylesi vasıflara sahip bir yoldaştı. Bunun sonucu ömrünün en genç dönemlerinde katıldığı parti saflarında 61 yaşına kadar yerini alır. O’nu bu saflarda tutan sömürüye, her türlü baskıya, zulme, katliama karşı mücadele eden ruh haletiyle donanmış karakteridir. Bu karakterini saflarında yer aldığı hareketin ideolojik-politik hattıyla donatan Yoldaş, Rojava’da şehit düşene kadar TKP/ML saflarında yer alır.

  İçinde yer aldığı mevzide ideolojik, siyasi, pratik alanlarda kendisini giderek geliştiren Nubar Yoldaş, DAİŞ ve arkasındaki gerici odakların Rojava’daki saldırılarına karşı verilen onurlu mücadelede en ön saflarda aktif olarak yer alır. 

  Nubar Ozanyan yoldaş, pratik ve askeri alanda de üstün vasıflara sahip bir yoldaştır. Yer aldığı partide parti üyesi olan Nubar Yoldaş, Rojava’da verilen haklı ve onurlu mücadelede TİKKO askeri biriminde komutanlık mertebesinde yer alır. Nubar Yoldaş, Rojava’daki savaşta ön saflarda aktif olarak yer aldığı gibi, askeri vasıflarını ve yeteneklerini beraber savaştığı yoldaşlarıyla paylaşır. Yüzlerce Kürt, Türk, Arap, Süryani, Ermeni, Fransız, Belçikalı, Amerikan, İngiliz vb. milliyetlerden gerillanın eğitimlerinde içten yer almıştır.

Nubar Yoldaş verdiği onurlu mücadele sonucu devrim şehitleri kervanına katılmıştır. Ama O’nun verdiği mücadeleyi yoldaşları devralacaktır. Ve yoldaşlarının belleğinde silinmemek üzere yerini alacaktır.

 Yoldaşın şehit düştüğü devrim güzergahı eninde sonunda hedefine ulaşacaktır.

Bu inançla Nubar Yoldaş şehit düşmüştür.”

 Nubar Yoldaş’ı saygıyla selamlıyoruz!

Anısı mücadelemize rehber olsun!

NUBAR YOLDAŞ ÖLÜMSÜZDÜR!

ŞEHİD NAMIRIN!

Կեցցեշողովօռդական   պայգառ! (YAŞASIN HALK SAVAŞI!)”

 ERMENİ YOLDAŞLARI

46293

Hasan Can

Hasan Can sitemizin köşe yazarıdır. Teorik ve politik konularda yazılar yazmaktadır.

Hasan Can

T.C.nin 100 Yıllık Tarihi ve Faşizme Karşı Sınıf Mücadelesi

 

Giriş:

Komünist Parti Manifestosu’nun giriş cümlesi “bugüne kadarki tüm toplum tarihi sınıf mücadelesi tarihidir” diye başlar. Bu belirleme o güne kadarki -ve elbette sonrası için de- tüm toplumların nasıl bir evrim izlediklerini gayet net ve anlaşılır bir şekilde özetlemektedir.

İyi Yahudiler de Var!

 

 

"1980'de başka bir operasyonda yakalanıp hapishaneye gittiğimde Yuda amcayla tanıştım. Satranç oynamayı bana o öğretti. Kültürlü bir insandı. Müthiş bir kitap okuma tutkusu vardı. Haftada mutlaka bir kitap okurdu. Şeker hastası olduğu için her yemeği yiyemezdi. Ona elimizden geldiğince yiyebileceği yemekler yapmaya çalışırdık"

Türk Devletinin Kuruluşundan Günümüze Ulus ve Azınlıklara Uyguladığı Baskı

Ülkemizde var olan ve yaşanan ulusal ve azınlıklar sorunun temelinde gerçekleşmemiş olan demokratik halk devrimi yatmaktadır. Demokratik halk devrimi gerçekleşmeden temel hak ve özgürlükler sorunun önemli parçası olan ulus ve azınlıklar sorunu asla çözüme kavuşamaz. 

Emperyalizme Boyun Eğme ve Yarı-Sömürgeliği Kabul Etme Antlaşması Lozan

Kasım 1922’de başlayan ve Temmuz 1923'te sona eren Lozan Konferansı'nda emperyalist devletlerle Türk Devleti arasında yapılan görüşme de çizilen sınırlarla Türk Devletinin kuruluşuna onay verildi. Konferans belgelerinde Sovyetler Birliği'nin de katıldığı geçse de Sovyetler Birliği Boğazlar Meselesi dışındaki görüşmelere katmamıştır. Görüşmelere 1. Emperyalist Paylaşım Savaşının galipleri İngiltere, Fransa, Yugoslavya, İtalya, Romanya ve Yunanistan katılmıştır. Görüşmede belirleyici konumda İngiltere ve Fransa olduğunun altı çizilmelidir.

TC’nin Kuruluş İdeolojisi Kemalist Faşizm ve Günümüzdeki Varyantı

Ülkemizde sorun ve çelişkiler çözülmediği gibi mevcut durum giderek daha çetrefilli bir döneme girmiş durumdadır. Bunun sonucu işçi sınıfı ve emekçi yığınların sömürüsü had safhaya varmıştır. Yoksullaşma en üst düzeye çıkmıştır. Ülkenin girdiği sarmal durumun bedeli tamamen emekçi sınıflara yüklenmiştir. Elbette ki yoksulluk ve işsizlik her zaman var olmuştur. Sınıf çelişkileri, sömürü, baskı ve diktatörlük dönemleri her zaman yaşanmıştır. Bundan sonra da sınıf çelişkileri var olduğu müddetçe baskı mekanizması varlığını devam ettirecektir. Lakin günümüzdeki mertebeye çıkmamıştır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşunda İzmir İktisat Kongresi, ya da Emperyalizme Bağımlılığın Belgesi

Osmanlı iktisat tarihinde önemli bir yer tutan kapitülasyonlar ilk olarak 1352 yılında Cenevizlilerle olan ticareti artırmak maksadı ile verilmiştir. İlerleyen yıllarda ise ticaret yollarında yaşanan değişiklikler ve dünya ticaretinin yeni rotalar edinmesi sonucunda başka bazı ülkeler de kapitülasyonlar yani ticaret yaparken kimi ayrıcalıklar edinme hakkı elde etmişlerdir.

Yüzyıldır Tarihin Dışında Bir Rejim: TC!

 

Türk devletinin kuruluşunun yüzüncü yılında, Türk devletinin kuruluşu ve adına “Milli Mücadele” ya da “Kurtuluş Savaşı” denilen süreci ve bu sürece önderlik eden sınıfları kısaca ifade etmek, Türk devletinin hangi temeller üzerinden yükseldiğini ve sınıfsal niteliğini tanımlamak açısından önemlidir.

TC'nin Yüzyıllık Tarihinde İşçi Sınıfı ve Mücadelesi

Giriş:

İşçi sınıfının tarihi kapitalist sistemin gelişmesinden ve burjuvaziden ayrı ele alınamaz. Burjuvazinin ortaya çıktığı yerde işçi sınıfı da vardır. Ve bir çelişmenin iki yanı olan işçi sınıfı ve burjuvazi, birlikte var olurlar. Bu iki zıt kutup hem birbiriyle mücadele ederler ve hem de biri olmadan diğeri olmaz. Bu iki toplumsal sınıfı yaratan kapitalist sistem olmuştur.

 

Devrimci Demokratik Kamuoyuna ve Halkımıza!

KOMÜNİST ÖNDER İBRAHİM KAYPAKKAYA’YI ORTAK BÖLGESEL GECELERLE ANACAĞIZ!

Çakma komünistler! (Deniz Aras)

Her genç Kaypakkayacının biraz da alaycı bir alaycı mutlaka karşılaştığı bir cümledir “Köylü devrimcisi”! Kastedilen elbette İbrahim Kaypakkaya ve onun görüşlerini savunanlardır. Bu tanımı yapanlar için zaman mefhumu sanki bir avantaj olarak kullanılır. Zaman geçtikçe Kaypakkaya’nın görüşlerinin eskidiği sanılır ya da umulur. Kaypakkaya artık eskide kalmıştır ve şimdi “yeni şeyler” söyleme zamanıdır!

Siyasi Tutsakların Tecridi Kırma Mücadelesinin Neresindeyiz? (Yorum)

Emperyalist kapitalist sisteme karşı mücadele eden devrimcilere, komünistlere karşı hemen her ülkede gözaltı ve tutuklama sistematik bir şekilde devam ediyor.

Bu sistematik durum, bu faşist devletler nezdinde tutuklananların her gün daha da derinleşen br şekilde tecrit altında bırakılması anlamına da geliyor.

Egemenler dünyanın dört bir yanındaki devrimci ve komünistlere dönük saldırılarını, katletmekle bitiremediğinde esir alma, tutsaklar üzerinden muhalif güçleri, toplumu sindirme, hapishaneleri bu sindirmenin en önemli aracı haline getirmek hedefiyle yürülüğe sokmaktadır.

Sayfalar