Pazartesi Nisan 29, 2024

TKP/ML TİKKO Dersim Bölge Komutanlığı

TKP/ML TİKKO’ya bağlı Dersim Bölge Komutanlığı yaptığı açıklama ile 24-28 Kasım 2016 tarihlerinde Dersim-Aliboğazı’nda şehit düşen halk savaşçılarına ilişkin bilgiler paylaştı. Yerel kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre yapılan açıklamada “Yaşamlarını halka, devrime ve partiye adayan 12 yoldaşımızın yerleri dolacak, umutları ve görevleri yarım kalmayacaktır.  Onların çabalarıyla gelişen mücadele bugün biz ardıllarının omuzlarındadır” denildi. Haber değeri taşıyan açıklama şu şekilde:

HALKIMIZA;

24-28 Kasım 2016 tarihinde Dersim Aliboğazı’nda 12 halk savaşçısını ölümsüzlüğe uğurladık.

24 Kasım günü saat 13.00’da düşman, Aliboğaz üzerinde İnsansız Hava Araçları ile keşif faaliyeti yürütmüş ve bu sırada almış olduğu görüntüler sonrası saat 15.00’da bu alanları savaş uçakları ile vurmuştur. Bu saldırılar sırasında Ahmet (Yetiş YALNIZ), Munzur (Serkan LAMBA), Ferdi (Doğuş Fırat Doğan), Tuncay (Murat MUT), Orhan (Alican BULUT), Cem (Umut POLAT), Ekin (Gamze Gül KAYA), Özlem (Hatayi BALCI) ve Zilan (Esrin GÜNGÖR) yoldaşlar şehit düşmüştür.

Düşman, uçak saldırılarının hemen ardından Aliboğaz’ı kobra helikopterler ve havanlarla yoğun bir şekilde vurmuş, alana yönelik geniş çaplı bir operasyon başlatmıştır. Operasyonlar devam ederken başka bir noktada konumlanan gücümüz, biri 28 Kasım’da olmak üzere iki farklı noktada düşmanın operasyon gücüne yönelik eylemler gerçekleştirmiştir. Bu saldırılar sırasında düşmanın 4 ölüsü ve yaralıları olmuştur. 28 Kasım’daki eylem sırasında ise Aşkın(Hasan KARAKOÇ), Bakış (Samet TOSUN) ve Hakan (Ersin EREL) yoldaşlar şehit düşmüşlerdir.

Düşman, yapmış olduğu operasyon sırasında uçak saldırılarında şehit düşen Munzur, Ferdi, Cem, Orhan ve Tuncay yoldaşlar ile 28 Kasım’da şehit düşen Aşkın, Bakış ve Hakan yoldaşların cenazelerini almış, ancak diğer cenazelere ulaşamamıştır.

Şehit düşen diğer yoldaşlardan Zilan ve Özlem yoldaşların cenazelerini bulmamıza rağmen, Ahmet ve Ekin yoldaşların ise bedenleri uçak saldırısından kaynaklı bütünlüğünü kaybettiği için bulunamamıştır.

Bu operasyonda şehit düşen yoldaşların sicilleri şöyledir:

Ahmet (Yetiş YALNIZ); 1981 Fransa doğumlu olan yoldaş, aslen Dersim Merkez’e bağlı Peter köyündendir. Uzun yıllardır Partimiz saflarında mücadele yürüten Ahmet yoldaş, Avrupa’da çeşitli komitelerde görev almıştır. Aynı zamanda kültür-sanat alanında da çalışmalar yürütmüştür. 2010 Ağustos ayında ülkeye gelerek TİKKO saflarına katılmıştır. TİKKO Müzik Topluluğu üyesi olan Ahmet yoldaş şehit düştüğünde TİKKO savaşçısıydı.

Munzur (Serkan LAMBA); 1985 Maraş-Elbistan Uzunpınar köyü doğumludur. Ailesi Kürt-Alevi milliyetine mensuptur. İşçi kökenli olan Munzur yoldaş 2011 yılının sonlarına doğru İstanbul Gülsuyu’nda örgütlenmiş, 2012 yılında ise TİKKO’ya katılmıştır. Özellikle askeri konularda hızlı bir gelişim gösteren yoldaş TİKKO’nun son süreçte gerçekleştirdiği bazı eylemlerde komutan olarak görev almıştır. Munzur yoldaş şehit düştüğünde TİKKO’nun birim komutanlarındandı.

Aşkın (Hasan KARAKOÇ); 1997 yılı Tokat Dumanlı şehitlerinden Leyla KARAKOÇ yoldaşın kardeşi olan Aşkın yoldaş 1981 yılında Dersim-Hozat Kozluca köyüne bağlı Hanefi mezrasında doğmuştur. Ekonomik nedenlerden kaynaklı 1986 yılında ailesi ile beraber köyünü terk etmek zorunda kalan Aşkın yoldaş İstanbul’a geldikten sonra yaşamını işçilik yaparak geçirmiştir. Uzun bir dönem Devrimci-Sol örgütü saflarında faaliyet yürüten Aşkın yoldaş 2010 yılında Partimiz ile ilişkilenerek örgütlenmiş, 2012 Eylül ayında ise TİKKO’ya katılmıştır. Gerilla yaşamında askeri olarak gelişim gösteren Aşkın yoldaş da bir çok eylemde görev almıştır. Şehit düştüğünde TİKKO’nun birim komutanlarındandı.

Cem (Umut POLAT); 1992 İstanbul doğumlu olan Cem yoldaş aslen Dersim-Nazımiye Dokuzkaya köyündendir. Ailesi düşmanın zorla köy boşaltmalarının ardından İstanbul’a göç eden Cem yoldaş 2008 yılında TMLGB saflarında örgütlenmiştir. Sarıgazi Mehmetçik lisesinde okurken TEKEL işçileri ile dayanışma amacıyla okulda yapılan boykot eyleminin örgütleyicilerinden olan Cem yoldaş bu sebeple okuldan uzaklaştırılmıştır. Sonrasında da faaliyetlerine devam eden Cem yoldaş 2010 Haziran’ında TİKKO’ya katılmıştır. Gerek politik gerekse de askeri olarak gelişime açık olan Cem yoldaş şehit düştüğünde TİKKO savaşçısıydı.

Ekin (Gamze Gül KAYA); 1994 Dersim-Merkez Çimenli köyü doğumlu olan Ekin yoldaş Partizancı bir ailede büyüdüğü için Partimize sempatisi olan bir yoldaştı. Bu sempatisi lisede, özellikle de üniversitede okuduğu dönemde gençlik saflarında aktifleşerek örgütlü mücadele içinde yer almasına neden olmuştur. Ekin yoldaş 2015 Eylül’ünde TİKKO’ya katılmıştır. Şehit düştüğünde TİKKO savaşçısı idi.

Zilan (Esrin GÜNGÖR); 1995 Dersim-Ovacık Kızılveran köyündendir. Lisede okurken Partimizle ilişkilenen Zilan yoldaş 2014 Temmuz’unda gerillaya katılmıştır. Zilan yoldaş bu süreçte HPG/YJA-Star gerillası Ekin Wan’ın katledilmesine misilleme olarak yapılan ve iki askerin öldüğü Geyiksuyu karakol eylemi ile çeşitli eylemlerde görev almıştır. Zilan yoldaş şehit düştüğünde TİKKO savaşçısı idi. Yoldaş aynı zamanda TİKKO Müzik Topluluğu üyesiydi.

Özlem (Hatayi BALCI); 1994 Dersim-Pertek Erindek köyü Yayla mezrasında doğan Özlem yoldaş küçük yaştan itibaren devrimcilerle iç içe büyümüştür. Lisede okuduğu yıllarda da Partimizle bağını koparmadan yaşayan Özlem yoldaş 2011 yılında ‘Artık kapıyı açan değil, kapıyı çalan olmak istiyorum’ diyerek gerillaya katılım talebinde bulunmuştur. Özlem yoldaşın bu isteği çeşitli nedenlerden dolayı 2014 yılında gerçekleştiğinde ‘özgürlüğe adım attım’ diyerek heyecanını ve sevincini aktarmıştır. TİKKO’nun gerçekleştirdiği bazı eylemlerde de yer alan Özlem yoldaş 2016 Mayıs’ında Sinan ve Rıza yoldaşların şehit düştüğü çatışmada yaralanmış ancak yoldaşları ile birlikte çemberden çıkmayı başarmıştır. Özlem yoldaş şehit düştüğünde TİKKO savaşçısıydı.

Bakış (Samet TOSUN); 1994 Tokat-Erbaa Sokutaş köyü doğumlu olan bakış yoldaş Türk-Alevi milliyetinden bir aileye mensuptur. Küçük yaşına rağmen göç ettikleri İstanbul’da çalışarak aile geçimine katkı sağlayan Bakış yoldaş, Sarıgazi’de Partimiz saflarında örgütlenmiştir. Temmuz 2012’de gerillaya katıldığında 16 yaşında olan Bakış yoldaş özellikle askeri ve pratik konularda kendini geliştirmeye çalışmıştır. Kısa boyuna rağmen taşıdığı ve ‘karayılan’ dediği kanas silahı ile çeşitli eylemlerde görev almıştır. Şehit düştüğünde TİKKO savaşçısı idi.

Orhan (Alican BULUT); 1992 İstanbul doğumlu olan Orhan yoldaş aslen Dersim-Pertek Sürgüç köyündendir. Daha önce DHKP/C saflarında faaliyet yürüten Orhan yoldaş 2011 yılında Partimiz ile ilişkilenmiş 2012 yılında ise Pertek’e gelerek mücadele yürütmeye başlamıştır. Aynı yılın Temmuz ayında TC’ye askerlik yerine TİKKO’ya katılan Orhan yoldaş, şehit düştüğünde TİKKO savaşçısı idi.

Tuncay (Murat MUT); 1993 Bilecik doğumlu olan Tuncay yoldaş aslen Dersim-Pertek Ulupınar köyündendir. 2012 yılında İstanbul Gazi mahallesinde Partimiz ile ilişki kuran Tuncay yoldaş 2013 yılında TC’ye askerlik çağrısı geldiğinde Orhan yoldaşın da gerillada oluşundan etkilenerek bu çağrıyı reddetmiş ve 2013 yılında TİKKO’ya katılmıştır. Şehit düştüğünde TİKKO savaşçısıydı.

Ferdi (Doğuş Fırat Doğan); 1998 Erzincan doğumlu olan Ferdi yoldaş aslen Dersim Pülümür’lüdür. Erzincan’da lisede okurken gençlik saflarında örgütlenen Ferdi yoldaş 2015 Ağustos ayında TİKKO’ya katılmıştır. Kültür sanat çalışmalarında da yer alan Ferdi yoldaş TİKKO Müzik Topluluğu üyesi idi. 2016 yılında Sinan ve Rıza yoldaşların şehadetine misilleme olarak yapılan Hozat-Pakire karakoluna yönelik yapılan eylemde yer alan Ferdi yoldaş, Sinan ve Rıza yoldaşların anısına bestelediği parçayı tamamlayamadan şehit düştüğünde TİKKO savaşçısı idi.

Hakan (Ersin EREL); 1987 Dersim-Pertek Dere nahiyesi Vaskıvan köyü doğumlu olan Hakan yoldaş 2015 yılında TİKKO’ya katılmıştır. Kısa mücadele yaşamında en önemli isteklerinden biri düşmana darbe vurmak olmuştur. Bu isteğini ilk olarak 2016 Ekim’inde Aliboğaz Bozan yaylalarında düşmana darbe vurarak yerine getiren Hakan yoldaş, 28 Kasım’da da düşmana darbe vurarak şehit düşmüştür. Şehit düştüğünde TİKKO savaşçısı idi.

24-28 Kasım Aliboğaz operasyonu TC faşizminin bugün halkımıza karşı sürdürdüğü topyekün saldırının sadece bir parçasıdır. Halkı sindirmek için en azgın en aşağılık saldırılara girişen, yalan, yasak, tutuklama ve katliamlarla yol alan faşizm, neredeyse son 20 yılın en kapsamlı askeri operasyonları ile gerilla güçlerine yönelmiş, yönelmektedir. Vurdukları darbelerle zafer naraları atanlara, “bitirdik” diyerek kendilerini mutlu etmeye çalışanlara en net cevap yine savaş içinde verilecek, söyledikleri yalanlar eylemin ateşinde açığa çıkarılacaktır; bundan kuşku duyulmamalıdır.

Aldığımız kayıp ağır, yitirdiklerimizin acısı derindir. Biliyoruz ki bu darbe halkımızın özgürlük umutlarına vurulmuştur ve acımız halkımızın acısıdır. Ancak tarih tanığımızdır ki, bir halkın özgürlük ve kurtuluş mücadelesinin kanla boğulması, sindirilmesi, bitirilmesi mümkün değildir. Faşizmin saldırılarını bu kadar azgınca sürdürmesinin nedeni bu gerçeği çok iyi bilmesi ve korkmasıdır. Halkımızın mücadelesi faşizmin aksi tüm çabalarına rağmen güçlenecek, halk ordusu bu mücadelenin ateşinde ve partimizin önderliğinde çelikleşecektir.

Yaşamlarını halka, devrime ve partiye adayan 12 yoldaşımızın yerleri dolacak, umutları ve görevleri yarım kalmayacaktır.  Onların çabalarıyla gelişen mücadele bugün biz ardıllarının omuzlarındadır. Açıkça bilinmelidir ki anılarına sadık kalınacak, uğruna yaşamlarını adadıkları devrim mücadelesi zafere taşınacaktır.

 

12 Halk Savaşçısı Ölümsüzdür!

Yaşasın Halk Savaşı!

Yaşasın Partimiz TKP/ML, önderliğindeki TİKKO ve TMLGB!

 

TKP/ML TİKKO

Dersim Bölge Komutanlığı 

HAZİRAN

 

Kaynak: www.partizan-online.net

41251

Paris katliamının failleri ve düşünülmeyenler

 

KÜRT MESELESİNDE EVRİM Mİ KANSIZ DEVRİM Mİ?

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hayret verici çalımının gölgesinde süren Devlet-Öcalan görüşmesi -bana ümit vermese de- tereddütsüzce desteklenmelidir. Desteklenmelidir, çünkü anlaşma sağlanırsa hiç değilse savaş duracak ve artık gençler ölmeyecek. Bir de cezaevlerindeki binlerce insan dışarı çıkacak. Sadece bu iki nedenle de olsa görüşmelerin mutabakatla sonuçlanması için taraflar adım atmaya teşvik edilmelidir.

 

KÜÇÜK BURJUVAZİNİN ÖZGÜRLÜĞÜ ARADIĞI YER

Küçük burjuva aydınları sosyalizmi sevmezler. Gerçekte, onların sevdiği düzen, kapitalist sistemdir. Kapitalist sistemin kendilerine dokunmamasını isterler. Onların tek istekleri; “özgürce yazmak”, “özgürce sanatlarını gerçekleştirmek”... Ancak, bu kutsal “özgürlüğün” içinde, kapitalist sistem tarafından ezilen işçi ve emekçilerin özgürlüğü yoktur. Onlara göre, işçi ve emekçilerin görevi; kapitalist iş bölümü gereği sermaye sahibine artı-değer üretmek...

İSLÂMCI-MUHAFAZAKÂRIN ZİHİN HARİTASINDA BİR GEZİNTİ: “NASIL BİR KADIN(LIK)”?[*]

 

“Biri kurbağa öper,

biri yüzyıllarca uyur,

biri 7 cüceyle yaşar,

biri kuleye kapatılır.

Bir masal prensesi olsan bile

kadınlık zor.”[1]

 

1. Arap-İslâm İmgeleminde Kadın: Arzu ve Tehlike

 

ZİNDANLARDAKİ ÇIĞLIK, BÜYÜK ÇIĞI OLUŞTURACAK…[1]

 

“Tarih, gelecek için

kavga verip, yitirmiş bile olsa,

insanlık için vuruşanları

hiç unutmaz.”[2]

 

Şu an elim tuttuğum 29 Ekim 2012 tarihli mektup Erzurum H-Tipi Kapalı Cezaevi’nin B-Blok’undaki 4. Odadaki Muzaffer Yılmaz’dan geldi…

Büyük kalıcı tarihsel projeleri birlikte inşa edelim...

12 Mart,12 Eylül ve daha sonraki süreçlerden günümüze dek Türk Devletinin zulmüne maruz kalmış, ülkesini, terk etmek zorunda bırakılmış, Ailesinden, eşinden, dostundan, kardeşinden, yoldaşından ve uğruna mücadele yürüttüğü halkından nedeni ne olursa olsun kopmak zorunda kalmış; kimileri işkence görmüş, kimileri uzun yıllar zindanlarda kalmış 120 civarındaki Sürgün 15 Aralık 2012 tarihinde Köln’de bir araya gelerek Avrupa’da Sürgünde yasayan İnsanların sorunlarına sahip çıkmak, bulundukları ülkelerden imkanları ve olanakları ölçüsünde Sürgünlüğe yol açan Türk Devletinin bugünde devam eden ba

Kaypakkaya Partizan ve Yol Ayrımları

        Bir görüşü savunmanın en mutlu yanı o görüşün çoğalması ve kitleselleşmesidir. Eğer yaptığınız iş buna hizmet ediyorsa, adımlarınız hep ileriye dönükse anlam kazanacaktır, tatmin edici olacaktır. Yaptığımız işlerin özeleştirisini yaptığımız kadar eleştrilerini de yapmalı ve gerekirse çıkmaza girildiğinde dönüp kendimize bakıp ne yapıyorum denilmelidir. Gittiğimiz yol 1 adım ileri 2 adım geri gidiyorsa burda durup düşünmek ve ortaya çeşitli tespitler koymamız gerekmektedir.

BARIŞ GÜVERCİNLERİNE KURŞUN SIKILMAZ

 

Sakine Cansız (Sara), Fidan Doğan (Rojbin) Leyla Şaylemez

 

Her biri birbirinden değerli onurlu üç Kürt siyasetçisi ,Farklı dönemlerde KUH katılmış adeta nesilden nesile devam eden  kurtuluş hareketinin bayraklaşan isimleri,

PKK nin kurucu kadrolarından olan, mücadelenin bütün aşamalarında alnının akıyla çıkan, düşmanın dahi  saygı duyduğu devrimci bir kadındır Sakine Cansız,

Cezaevi resimlerine bakıldığında zayıf, çelimsiz, üflesen düşecek gibi görünmektedir.

“Yarı-Feodal” Brezilya...?

 11.01.2013 tarihinde Özgür Gelecek gazetesinin internet portalında; “Süreç devrimcilerin lehine dönecektir!” adlı bir yazı okudum. Sanırım Brezilya Komünist Partisi (Maoist)’e ait. Yazının altında böyle bir imza yoktu. İsim konusunda yanılmış olabilirim. Burası çok önemli değil. Benim açımdan önemli olan, yazının Brezilya ile ilgili değerlendirmesiydi. Esas olarak da, böyle bir değerlendirme yazısının kendine “Maoist” diyen bir örgüt tarafından yapılmasıdır. Eğer, kendisini “Maoist” olarak adlandırmasaydı, böyle bir yazı yazma ihtiyacı da duymazdım.

 

AKP’nin Eğitim Sistemi: Milliyetçi, Maneviyatçı Ve Piyasacı…[*]

 

“Bilginin iktidarla ilişkisi

sadece uşaklıkla değil,

hakikâtle de ilgilidir.”[1]

 

Sürdürülemez Kapitalist Krizin Topoğrafyası[1]

 

Krizin içindeyiz.

Krizle sarsılıp, savruluyoruz.

Her gün, her an krizin “sonuçları”ndan etkileniyoruz.

Vs., vd’leri…

Bunlar böyleyken; hâlâ krizi “tartışıp”, “konuşuyoruz”.

“Hâlâ” dememek için sürdürülemez kapitalist krizin topoğrafyasını çıkarmak gerekiyor.

Sayfalar