Pazar Mayıs 5, 2024

TKP/ML – TİKKO ROJAVA KOMUTANLIĞI: 24 Nisan devrimin zorlu ve onurlu yoludur!

Savunduğu devrim öğretisiyle burjuva-feodal devletin soluğunu kesen kıvılcımı-aleve, alevi tüm ülkeye yaymaya çalışırken sadece gerçeğin sesine ve gerçeğin izinde yürümeye çalışan Kaypakkaya yoldaş işçi sınıfının ve çeşitli milliyetlerden emekçi halkımızın önderi olmaya devam ediyor. Kaypakkaya yoldaşın devrim ve örgüt öğretisi, işçi sınıfının kazandığı ve sahip olduğu en ileri devrimci öğretidir. Ülkemizde hiçbir teori, hiçbir düşünce ve strateji Kaypakkaya yoldaşın ortaya koyduğu kurtuluş yolu kadar gerçekçi, uygulanabilir ve güvenilir değildir. Başta işçi sınıfı olmak üzere ezilen tüm emekçilerin, sömürü ve zulüm düzeninden acı çeken tüm insanlığın kurtuluşunu hiçbir teori ve strateji bu kadar gerçekçi ve bütünlüklü olarak ortaya koyamamıştır. Onun savunduğu devrimci görüşler güncelliğinden ve uygulanabilir niteliğinden hiçbir şey kaybetmeden günümüze kadar devam etmektedir. Savunduğu bilimsel devrimci görüşler günümüzün yaşanan temel sorunlarını aydınlatmaya ve çözümüne yanıt olmaktadır. Bundandır ki Kaypakkaya yoldaşın öğretisi devrimin olanağı, güncelliği, iradesi ve kararlılığıdır. Bundandır ki Kaypakkaya yoldaşın öğretisi gerçektir ve devrimcidir. 


Kaypakkaya yoldaşın devrim ve örgüt öğretisi emperyalizme, komprador kapitalizme, feodalizme karşı uzlaşmazlık temelinde savaşma öğretisidir. Sömürü ve zulüm dünyasına ve yaşamına karşı ödünsüzlük mücadelesidir. Onun şanlı ve onurlu devrim öğretisi aynı zamanda iyi düşünülmüş, sıkı bir örgütlenme öğretisidir. En ileri direniş çizgisini savunan Kaypakkaya yoldaşın görüşleri emekçilerin ve ezilenlerin değişim ve kurtuluş ihtiyacına en açık ve en yalın en dolaysız yanıttır.Zorluklarla örülü büyük engellerle dolu demokratik halk devrimi yolu ancak Kaypakkaya yoldaşın öğretisi kavranırsa yürünebilir ve başarılır. Bu yolu ancak özgürlük ve kurtuluşa inananlar sağlam ve sıkı örgütlenenler yürüyebilir. Devrim iddiası büyük olanlar, adanmış devrimciliği kuşananlar ancak bu yolu başarılı bir şekilde sonuna kadar yürüyebilir.


Kaypakkaya yoldaşın kurtuluş öğretisi hiç bir özgürlük kırıntısına tenezül etmeyecek, ona prim vermeyecek kadar bütünlüklü ve kapsamlıdır. Onun özgürlükler şiarı “kırıntı değil tam özgürlüktür”. Hiçbir ulusa, inanca ve cinse üstünlük ve ayrıcalık tanımayacak kadar eşitlikçi ve adaletlidir. Eşitlik anlayışı “tam hak eşitliğidir”. Ezilen, baskı altında özgürlük ve adalet arayan toplumun tüm kesimlerin ihtiyacı ve taleplerini karşılayacak kadar devrimcidir. Onun görüşleri hiçbir eşitsizliğe ve adaletsizliğe prim vermeyecek kadar özgürlükçüdür. Demokrasi anlayışı ise demokrasinin sınırlarını genişleterek en geniş anlamda burjuva demokrasisini savunmak onunla yetinmek değil, daha ileri ve tam olan proleter demokrasiyi savunmaktır. Demokrasi sorununu bir devrim sorunu olarak ele alır. Demokrasi ve özgürlükler sorunu demokratik halk devrimiyle çözülür. Bunun yolu halk savaşını kararlı bir şekilde yürümekten geçer. 


Kaypakkaya yoldaş sadece sömürülen baskı altında ezilen işçilerin, köylülerin, Kürtlerin, kadınların, Alevilerin, çocukların değil acı çeken her emekçinin önderi ve yoldaşıdır. Sömürülen ve ezilen her kesimden emekçi kendilerine ait olanları, aradıkları soylu özgürlük düşünü, kurtuluş idealini Kaypakkaya yoldaşın kurtuluş manifestosunda bulabilir. Onun kapsamlı bilimsel düşünce ve analizlerle oluşturduğu öğretisi, kan ve direnişle inşa etmeye çalıştığı partisi TKP/ML başta işçi sınıfı olmak üzere sömürü ve zulümden acı çeken tüm emekçilerin ve ezilenlerin partisidir. 
Kaypakkaya yoldaşın kurduğu partinin temeli granittendir. Her türlü burjuva ideolojisinin kuşatmasına burjuva feodal sistemin sayısız yıkım saldırılarına karşı muazzam dayanıklılığı olan bilimsel temelli komünist bir partidir. 


Bugün görev bu partinin etrafında kenetlenerek örgütlenmek, onun önderliğinde kurulan kurtuluş ordusu TİKKO saflarında her türden gericiliğe ve barbarlığa karşı silah elde savaşmaktır.
Sömürü ve zulümden acı çekenler! Adalet ve vicdan arayanlar! Özgürlük ve kurtuluş arayanlar! İnsanca, onurlu bir yaşam özlemi çekenler! Biz işçilerin, köylülerin, Kürtlerin, kadınların, gençlerin, alevilerin ve tüm ezilenlerin partisi olan TKP/ ML saflarında örgütlenelim. TİKKO saflarında yerimizi alarak başta TC faşizmine karşı olmak üzere Ortadoğu’nun katliamcı, soykırımcı kadın ve çocuk düşmanı olan faşist DAİŞ’e karşı savaşalım!


Yaşasın partimiz TKP/ML, halk ordusu TİKKO, gençlik örgütü TMLGB!
Şan ve onur olsun Kaypakkaya yoldaşa!
Şan ve şeref olsun TİKKO saflarında savaşan halk savaşçılarına!

43684

Proletarya Partisi

 Proleterya Partisi'nden gundeme iliskin yazilar

Proletarya Partisi

44 Yıl sonra onlar yani sonsuzlar[*]

“Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm Kahramanlıklar okudum tarihte Çağımıza yakışan vakur, sade Davranışınız geliyor aklıma.”[1]

“Üç Fidan”ın 6 Mayıs’ından veya THKO (Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu) savaşçılarından, 44. yıldaki sonsuzluklarından söz etmek zor olsa da; “olmazsa olmaz”…

Madımak’tan Mercan’a, Koray’dan Dursun’a‏

Biri henüz 11 yaşında, Pir Sultan Abdal’ın elinde dünyanın en güçlü direnç, bilinç ve isyan silahına dönüşmüş Bağlamaya, Semaha ve Türkülere sevdalı, 2 Temmuz 1993’te Madımaktaki 33lerin en küçüğü Koray Kaya… Diğeri yüzyıllardır özgürlük meşalelerinin yandığı, sefer edilip zafer elde edilemeyen Jaru Diyara, Kaypakkaya’nın destanlaştığı Munzurlara, Zel dağına, özgürlüğün diyarına giden, 17 Haziran 2005 Mercan Dağlarında kimyasal silahlarla katledilen 17lerin en küçüğü Dursun Turgut..

'Osmanlıcılık' Egemenlerin Krizlerine Çok Boyutlu Çare Arayışıdır / Haluk Gerger

Uluslararası ilişkiler ve özellikle Ortadoğu üzerine çalışmalarıyla tanınan akademisyen ve yazar Haluk Gerger Siyaset Gazetesi ile dünya güç dengeleri, Ortadoğu ve Türkiye üzerine bir röportaj gerçekleştirdi

CHP, stabil bir parti mi?‏ /İsmail Cem Özkan

Yaşadığımız ülkenin ve devletin kurucu gücü olarak tanıtılan CHP aslında homojen bir parti hiçbir zaman olamadı, sürekli olarak çağın ve zamanın ruhuna uygun olarak tavır değiştirtirken kadrosu da değişen bir siyasi partidir ve o yüzden stabil değil dinamiktir.

CHP kurucu üyeleri son Osmanlı Meclisi üyeleri ve 1. Ankara’da kurulan meclistir. Osmanlı devletinden almış olduğu mirası kesintisiz olarak ileriye taşıyan parti özelliğini de korumasına rağmen, bugün kuruluş çizgisinden çok uzakta hatta hiçbir bağlantısı kalmamış konumdadır.

Koşullara Boyun Eğmek Değil, Değiştirmek Devrimciliktir!

"Bak Bill, İşte Kocakafa!”

İslamcı faşist devletin en büyük korkusu, kitlelerin direnme gücünü bütünüyle kıramamış olmasıdır. Onlar, kendi saltanatlarını rahat sürdürebilmek için, öncelikle kitleleri bütünüyle teslim alamk isterler. Teslim almanın ötesinde, bütünüyle sindirmek ve ezmek isterler. Kısa ve uzun vadeli taktikleri budur.

AKP faşist hükümeti, 14 yıldır, kitleleri teslim almanın mücadelesini veriyor ve son 6 yıldır ise, yoğun bir şekilde saldırıyor. Buna rağmen, kitleleri bütünüyle teslim alabilmiş değildir.

Yaralı Gövdeyle Yaşama Tutunmak

Yaşam binbir zorluklarla,iniş-çıkışlarla doludur. Mutluluk ve mutsuzluk'da öyle birşey. Yaşamda yanlızca mutluluk yoktur, aynı zamanda yaşamımızda yanlızca mutsuzluk denen bir kader'de yoktur. İnsanların yaşamını belirleyen içerisinde yaşadıkları toplumsal ilişkiler ve olaylardır. Bu sosyal , siyasal,kültürel ve toplumsal olaylar etkiler yaratır insan yaşamında. Hatta insanın sosyal yaşamında belirleyci rol oynar. Doğada diğer canlılarda doğanın birçok olayında,değişiminde, altüst oluşunda ciddi şekillerde etkilenirler.

Yine bir Mayıs günü...Rojava’dan bir Partizan

Ölüm kutsanmaz bizde. Kutsanan özgür yaşamdır. Ancak özgür bir yaşam için ölmek gerekiyorsa tıpkı umutla yaşama koşar gibi, cesaretle karşılarız ölümü. Öncülük kutsanmaz bizde ancak geleceği kısaltmak içinse öncülük, bir sıra neferi gibi atılırız öne. Yaşamın, savaşın, gelişimin diyalektiğinde anlamlandırırız her ölümü ve öncülüğü. 

Ortadoğu'da Öcalan'ın rolü ve Demokratik Konfederalizm‏

Hegemonik güçlerin BOP projesi türlü türlü kaos politikalarının uygulamaya alınmasıyla devam ediyor.

Yaralı kartalların sığınağı,Dersim

İbrahim Kaypakkaya -Erdoğan Yalgın

Baba Ali Kaypakkaya doğan çocuğuna muhemeldir ki, Haranlı İbrahim Peygamberin adını verdi. Dünyaya gelen (1949) bebek, İbrahim Kaypakkaya’ydı. 

Gezi heyulası burjuvazinin korkusu olmaya devam ediyor

Bugün GEZİ’nin (2013 Haziran Ayaklanması) 3. Yıldönümü. Gezi, Türkiye ve Kuzey Kürdistan işçi sınıfı ve emekçilerin tarihinde,  hep yükseklerde tutularak taşınacak bir isyan bayrağı olacaktır. 

Türkiye işçi sınıfı ve emekçileri tarihe bir not düşmüşlerdir: Politik özgürlüklerin baskı altına alınması, yok edilmesine karşı sessiz kalınmayacaktır. Kutuplaştırılmaya, islamlaştırılmaya, demokratik hak ve özgürlüklerin yok edilmesi karşısında sessiz kalınmayacaktır. Gezi’nin tarihe düştüğü not budur.

Sayfalar