Pazartesi Nisan 29, 2024

Bize devrettiğin mirası büyütecek, savaş içinde yaşayacak, seni savaşımızın kızıllığında yaşatacağız!

Partizan,"Rojava komutanı Orhan yoldaş; Elinde hep yükseklerde tuttuğun kızıl bayrağı daha yükseklere taşıyacağımızdan, sınıf düşmanlarımıza karşı amansız savaşımızı yükselteceğimizden, tüm dogmatik, bürokrat, tasfiyeci akımlara karşı tıpkı senin gibi uzlaşmasız mücadele edeceğimizden emin ol!" 

 

 "Bize devrettiğin mirası büyütecek, savaş içinde yaşayacak, seni savaşımızın kızıllığında yaşatacağız! Nubar Ozanyan’ın yoldaşları olmaktan gurur duyuyoruz..."

"Nubar Ozanyan’ın yoldaşları olmaktan gurur duyuyoruz...

“Yozgat’ta başlayan yaşam hikâyesini, Proletarya Partisi saflarında toplumsallaştıran ve aldığı görevlerle enternasyonalizm bayrağını kendinde ve mücadelesinde simgeleştiren Nubar Ozanyan yoldaş (Orhan), 14 Ağustos günü mücadele yaşamının son durağı olan Rojava’da aramızdan ayrıldı.

61 yıllık yaşamının 40 yılını aktif mücadele içerisinde Filistin’den Paris’e, Karabağ’dan Dersim’e, Irak Kürdistanı’ndan Rojava’ya, Proletarya Partisi ve enternasyonalizm bayrağını bir an olsun aşağıya indirmeden savaşan Orhan yoldaşın; sadece yoldaşları üzerinde değil temas ettiği tüm devrimci, ilerici örgüt ve kişiler üzerinde saygın bir yeri vardı.

Soykırıma, katliamlara, nefret ve aşağılamalara maruz bırakılan Ermeni ulusundan bir komünist olarak Orhan yoldaş, mütevazi, çalışkan, her anını devrimin ve halkın hizmetine sunan, sevgi dolu, yaratıcı kişiliğini sadece kendisine saklamayan, çevresindeki her milliyet ve örgütten özellikle de gençleri bu devrimci kişilikle eğitmeye, öğretmeye çalışan yapısıyla, yoldaşı olmaktan gurur duyduğumuz ve örnek aldığımız bir kişiliktir.

Orhan yoldaş, herkesin gördüğü bu devrimci özelliklerinin yanında, üyesi olduğu Proletarya Partisi içinde de dogmatizme, tasfiyeciliğe, bürokratizme karşı net tavır alarak, mücadelenin sadece egemen sınıflara karşı değil, gözünün bebeği gibi koruduğu partisinin içinde de sürdüğünü göstererek de bize örnek bir miras bırakmıştır."

"Tarihsel deneyimlerini kavgamızın kızıl hattına miras bırakmıştır"

"O iki çizgi mücadelesi içerisinde, üyesi olduğu Proletarya Partisinin gelişeceğine inanmış, halk kitleleri içinde gelişip serpileceğini kavramış ve bu kapsamda bedel ödemeden değişimin olmayacağını ilan ederek; görev bilincinin en net, en yalın simgelerinden biri olarak tarihimizi onurlandırmıştır.

Yaşanan kaos sürecinde de “tartışmaların” doğru yerinde ve doğrudan odağında yer alarak hiçbir yanlışla uzlaşmayan tavrını defalarca göstermiş, sorunların değil çözümün parçası olabilmek için elinden geleni yapmıştır.

Bu çabaları yeterince karşılık bulamamış olsa da Orhan yoldaş, düşüncelerinde ve tutumunda tavizsiz duruşunu sürdürmüştür.

O, yakına ama ileriye şiarıyla pratik hattından ödün vermeyerek, yılgınlığa, pasifizme açıktan bayrak açmış ve üyesi olduğu Proletarya Partisinin ve onun savaş güzergâhının yılmaz savunucusu, önder neferi olarak tarihsel deneyimlerini kavgamızın kızıl hattına miras bırakmıştır." denilen açıklamada devrim yürüyüşüne daha katacak çok enerjisi, emeği ve yaratıcılığı varken yaşamını yitirenlerin yoldaşı olmaktan gurur duyulduğu dile getirildi.

“Emin ol ve ışıklar içinde uyu!”

"Orhan yoldaş gibi devrim yolundaki uzun yürüyüşümüze daha katacak onca enerjisi, emeği, yaratıcılığı, birikimi varken aramızdan ayrılanlar, önemli bir boşluk bıraksa da, onların yoldaşı olmaktan duyduğumuz gurur, ideallerini yaşatma kararlılığımız, onlardan öğrendiklerimizi ileriye taşıma bilincimiz sayesinde devrim mücadelesine harc olacaklar, devrime ve halka hizmet etmeyi sürdüreceklerdir.

Rojava komutanı Orhan yoldaş; Elinde hep yükseklerde tuttuğun kızıl bayrağı daha yükseklere taşıyacağımızdan, sınıf düşmanlarımıza karşı amansız savaşımızı yükselteceğimizden, tüm dogmatik, bürokrat, tasfiyeci akımlara karşı tıpkı senin gibi uzlaşmasız mücadele edeceğimizden emin ol!

Emin ol ve ışıklar içinde uyu!

Bize devrettiğin mirası sahiplenecek, savaş içinde yaşayacak, seni savaşımızın kızıllığında yaşatacağız!

Nubar Ozanyan yoldaş ölümsüzdür!

Yaşasın enternasyonalizm!

Gerillalar ölmez yaşasın halk savaşı"  

Partizan

39798

Partizan'dan

Partizan'dan; Gündem ve güncel gelişmelere ilişkin politik açıklama ve yazılar. 

Partizan'dan

Kanlı Maraş’ta kılıç artıkları - Mehmet Söğüt

1978’de kızıl kana boyanmıştı Maraş. Sebebini bilmedikleri bir kinle karşılaşmıştılar. Ellerinde kara ciltli Kuranlar vardı katillerin. Kimileri de cüppeliydi. Sarkık bıyıklardan kan damlıyordu. Tek bir ağızdan tekbir getiriyorlardı: Allah u Ekber.

Devrimci kadının görünmeyen emeği üzerine

Devrimci yaşamdaki cinsiyetçi ortam ve tutumlar kadının mücadeledeki emeğini ve varlığını görünmezleştiriyor. Her ne kadar toplumdaki durumla kıyaslamak doğru olmasa da yine de onun mücadeledeki gelişimini sekteye uğratacak kadar güçlüdür bu durum. Zira erkek egemen kültürün saflardaki uzantısı nitelik olarak toplumdakiyle aynıdır. Yani devrimci kadın da hemcinsleriyle benzer yükleri taşır. Sadece yüklerinin görünürlüğü biraz daha azalmıştır. Kadının bu yüklerinden kurtulması mücadeleye katılımını daha da artıracaktır. Bunun için cinsiyet ayrımcılığıyla sürekli bir mücadele şarttır.

Kuşlar bile tedirginken

“Tuşlarda acının nal sesleri

sevi ölüm kaçış çağrı

ve direniş tuşlarda

neredesiniz unuttuklarım

uçup giden sayısız kuş

bir mut kokusu getirdiniz odama

hoş geldiniz.”

Süleyman Okay

Soykırımın-şövenizmin panzehiri KAYPAKKAYA

Yüzyıl oldu, hâlâ kadim bir ulus olan, "Ermenilerin soykırıma uğrayıp uğramadığını" tartışıyor olmak, yaşadığımız utanca, bir utanç daha yüklemektedir. Hangi sebepten olursa olsun kendisiyle yüzleşmeyen, yaptığı soykırımı savunan, es geçen veyahut inkâr eden bir ulus ve bu ülkenin devrimcileri, sosyalistleri öncelikle kendileri özgür değildir. Adalet, eşitlik ve kardeşlikten bahsedemezler.Çünkü kendi pazara hâkim olma, egemenliklerini kurmak için, başka bir ulusu soykırıma uğratmış, bir buçuk milyon masum Ermeni sivil insanın ölümüne sebep olmuştur.

Korkunç Plan Kuzey Kürdleri Kurban mı Ediliyor – Dursun Ali Küçük

“Fermano bira-vahefermano
Fermano maho.
Dujmin amo sere ma
Cence pile makirkeno
Made xaîn xaîn nadano
EwroterteleserîKurdano-Kirmanciyano
Sere madevetelino, bira terteleo,
ProjeyaTırkano”

*TC  SÖMÜRGECİLİĞİNİN KORKUÇ PLANIYLA YÜZYÜZEYİZ

Halkların Birleşik Devrim Hareketi’ne yaklaşımımız!

Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) 12 Mart tarihinde ilan edildi. Bu gelişme Türkiye işçi sınıfı ve halkının demokrasi, özgürlük ve devrim mücadelesine sempati duyan, yanında yer alan ve mücadele içinde olan geniş kitleler tarafından ilgiyle karşılandı. Aynı “ilgi”nin hakim sınıflar cephesinde ve onların sözcüleri tarafından da gösterildiğini ifade etmeliyiz.

Doğu Perinçek'in dişine kan değdi

Önceki gün Ulusal Kanal iflah olmaz Halk düşmanları Doğu Perinçek ile Yalçın Küçük'ün tartış malarına sahne oldu.Baştan sona hararetli geçen tartışmalardan sonra çıkan sonuç,ikisinin de gelenekçi,ittihatçı,ırkçı,faşist TC Devleti'ni savunan unsurlar olduğunu bizzat kendi ağızlarından duyduk ve dinledik.Şarlatan ikilinin bu kadar hararetli tartışmaları,aralarında ilkin nitel bir görüş ayrılığı gibi algılansa da,özleri aynıdır.Aralarındaki farklar niceldir.Yok birbirlerinden farkı ikisi de Osmanlı torunlarıdır.

Terörden ne anlıyoruz?

Terör amacı olmayan, hedefi belirsiz kör kurşun misali sivil toplumlara yapılan toplu katliam saldırılarıdır. Çoğunlukla sermaye gurupları tarafından finanse edilirler. Örgütlenmesini, eğitilmesini, silah ve mühimmat teminini sermaye devletleri yaparlar. Yeri ve zamanı geldiğinde bu devletler tarafından harekete geçirilip toplu katliamlara imza atarlar. Bu tür eylemler karşı devrimci eylemlerdir. Emperyalist lojistik desteğe sahiptirler.

“Zaferi, halkın özgürlük savaşımına nasıl kazandırırız?”

Ayaklanma ve halk savaşı ateşten bir sanattır. Devrimci savaş sanatında gösterilmesi gereken hassasiyet bütün sanatlarda ortaya konandan daha ilerde ve gelişkin olmak zorundadır. Bu sanat bütün sanatlardan daha bir derinlik ve incelikle ele alınmak zorundadır. Çünkü savaşta yapılacak bir hata ağır bir kayıp ve büyük bir acıyla sonlanabilir. Devrimci savaş sanatında yapılacak ciddi bir hata bazen bütünü kaybetmeye götürebilir. Devrimci sanat yürek ve aklın en ileri temelde birleştirilmesi, karar vermeden önce üzerinde kırk kez düşünülüp, yoğunlaşılarak yürütülmesi gereken bir sanattır.

“Newroz coşkusuyla gözaltı, tutuklama ve yasakları hükümsüz kılalım”

“Devrimci, demokrat, ilerici güçleri pres operasyonlarıyla sindirmeye, korkutmaya, yıldırmaya yönelik hiçbir baskı politikası bugüne kadar başarıya ulaşamadı, bugünden sonra da başarılı olmayacak” şeklinde açıklama yapan Partizan açıklaması şu şekilde sürdürdü: “Faşist Kemalist Diktatörlüğün geleneksel olarak uyguladığı katliam politikaları devam ediyor. Bugün de başta Kürt ulusu olmak üzere azınlık milliyet ve inançlara, ezilen yoksul halka, işçi sınıfına, kadınlara, LGBTİ’lere yönelik imha, inkar ve asimilasyon politikaları hız kesmeden devam ediyor.

Sedat'a….. Ihsan Feridun Berkin

Sen’inle 1977 yılında, kavurucu bir Ağustos gecesinde, İzmir Karabağlar’da bir gecekondu’da tanışmıştık. Sen, Ben ve bir arkadaş daha, el yapımı iptidai bir matbaa ile, sabaha kadar binlerce bildiri basmıştık. Bildirilerin mürekkepleri kuruyup, üst üste istifledikçe keyfimize diyecek yoktu doğrusu ; rotatif misali çalışıyordu körpe kollarımız ; rotatif ne kelime….ertesi günkü mitingde dağıtılacak binlerce bildiriyi, o gece sabaha kadar sadece biz üçümüz basacaktık.

Sayfalar