KALIN!
Nereye gidiyorsunuz?
Daha karpuz kesecektik.
Rüya son bulurken
Aşağıda sizi bekliyorduk.
Siyasete hâkim olan partiniz
Artık sizi taşıyamıyor mu?
Komprador ve Emperyalistler
Zincirinizi kısaltmaya mı karar vermiş.
İçinizden birkaç Komprador çıkarabildiğiniz için
Kendinizi mutlu sayarak teselli bulabilirsiniz.
Yediklerinizi bal(dindarlık)
İçtiklerinizi kaymak (milliyetçilik)
Sayabilirsiniz.
Ama halkın bedduası tarih boyunca hep tutmuştur.
Kursağınıza dizilir boğulursunuz.
Lütfen KALIN!
Gitmeyin!
Biraz daha borçlandırın
İyice borçlandırın
Ama sadece yaşayanları değil!
Gelecek kuşakları da unutmayın.
Verin milli ve yerli masalını
İyice uyusun.
Uyusun da büyüsün.
Uyanınca
Soracağı hesaplar da yürüsün.
Verin verin
Cemaat cemaat
Tarikat tarikat verin dini.
Cemaate tarikata üye olmayanı nüfustan silin mesela.
Selamın aleyküm demeyenin vergisini artırın.
Suyunu elektriğini doğal gazını, GSM hattını kapayın.
Facebook una haciz koyun
Tweeter hesabını rehin alın.
OHAL ‘in amacını bu kadar açık söylemeyin Patronlar dünyasında
Yalakalık yapacağım diye
Yerin kulağı var
Halkın sezgisi var
Uyandırmayın.
Uyusun biraz daha.
Bölmeyin! Uykusunu.
Yönteminiz hiç değişmiyor.
Gözaltında devrimci ne yaşıyorsa bu halkta aynısını yaşıyor.
Mesela rüyalarını kısa tutuyorsunuz.
Tekmeyle uyandırıyor
Güzel sözlerle kandırmaya çalışıyorsunuz.
Bu yöntem halkın ileri unsurlarının hiçbirinde işe yaramıyor.
Ama sömürülen Türkiye halklarında
Geçmişte işe yaramış olmasına güveniyorsunuz.
Tarihte herşey birikir ilerler ve geriler
Hep aynı yasanın işlediği görülmemiştir.
Siz orta sınıf rüyanızı biraz daha uzatın.
Lütfen KALIN!
Daha işiniz bitmedi!
Sanayii 4.0 için biraz daha borçlanın.
Yüksek teknoloji şöyle yüzde 20’lere çıksın.
Çöküş için koşullar olgunlaşsın.
Komprador ve Emperyalistler alacakları için kapımıza asker yığsın.
6. Filo İstanbul'da volta atsın.
Lale devrinin çocuklarısınız nede olsa
Abdul Hamid gibi gitmeyin
Bilal’in gemisini de bekletmeyin.
Yer kalmaz İŞİD petrollerinden sonra.
Bilal’e evdeki paraları sıfırla diyor sanıyorduk.
Ülkeyi demişsin, hâlbuki.
Şimdi anladık.
Düzmece belgeler hazırlayın yeniden
Sahte dolar basıp piyasaya sürün
Dolar kıtlığı son bulsun.
Canımıza tak etti.
Mallarınız gibi sahteliği heryerimize sürün.
İçimiz dışımız bir olsun.
Daha yüzsüz olun
Yetmiyor bu kadarı.
Lütfen KALIN!
Gitmeyin!
Bir kaç gezi
Birkaç ağaç bahanesi istiyoruz.
Çok sevmiştik çünkü çaresizliğinizi.
Somada ki gibi göçükler yetmiyor bize
Tufan salın üstümüze.
Aklıma gelmişken içimde kalmasın
Tek adam olursan eğer
O Bilal’e dikkat et.
Tarihe ayak uydurmayı akıl edebilir
Güvenme
Bir bakmışsın zehirlemiş seni
Kardeşlerini boğdurmuş
Tahta kurulmuş olur.
Demedi deme haa sonra
.
Kürtlerin üzerine Türklerin en yoksullarını sal ki belki akıllanır.
Bir kaç şehir daha yık.
İşkence gözaltında kayıplar milyonları bulmalı
Kimyasalı İŞİD’e verme
Çetelerine ver
İçeride çokça lazım olabilir
Şehirlere beton dök ama yetmiyor bu kadarı
Tüm ülkeye dök sen
Ülkeyi tarihsel okyanusa at ki dibi görsün
Âlim Allah ya boğulmazsa!
Çocukların hepsini ailelerden al yurtlarında yansın
Tecavüze uğrasın
Bakanlarına kol saati yetmeeez!
Bu böyle biline.
Saat kulesiyle gezile diye
Diyanet işleri başkanı fetva versin.
Biz Anamızı alıp gitmedik
Ama sen urganın ucundan
Kıldan ince köprüyü görecen.
Gençlik kollarına söyle
Makara Kukara diye sanat etkinlikleri başlatsın
İmam Hatiplileri bir güzel oynatsın
Alevinin elinden yenmez ne ki
Yanından geçenin abdesti bozulur
Kapıları işaretlensin.
Hep birlikte kurduk yalanının sonu Dersim, Zilan Sivas, Çorum, Maraş olduğunu
5-6 Eylül deki yağmadan biliyoruz.
Darmadağın ettiğin Türkü toparlayacağım diye kandır
Türk’ün bir dünyaya bedel olduğunu biz zaten biliyoruz
Oda sizinle anlayacak geçmişi kınalı dünyanın kaç bucak olduğunu.
Lütfen KALIN!
Gitmeyin
Daha çok işiniz var.
Kuruluş yalanları bayatlıyor
Tarih ilerliyor ve yeni kuşak çetin ceviz.
Tarihinden öğreniyor.
One minute.
Trump protestosu için turp yemiş çok mu?
Kıçına patriot sokmadığına dua et sen,
Çin’e savaş açmayı düşünürsen adamlarını iyi eğit
Hatta ülkeyi harita üzerinde göster ki Türkmenistan’ı falan bombalamasın.
Feto devri bitti
Medyum Keto dan örgüt yap
Arazi tahsis et,
Banka kur, YMD BANK(YERLİ MİLLİ VE DİNDAR)
3’lü kararnamelerle devlete sok müritleri
Belki astroloji örgütü çağı yakalamamızı sağlar.
Diyanetin başına kalpazan
Tarımın başına lafazan
Sanayinin başına en küçük torununu ver ki yetişsin şimdiden
Bu arada dünürün nasıl? Aortu patlamadı mı hala
Yakında patlar
Selçuk’a söyle gizli gizli sigara içiyor babası
Bu arada Yıldırım’ın ek işi var haberin olsun
Arazi komisyonculuğu yapıyor gizliden
Birde sana sadık adamlara oyunlar düzüyor
Yere su döküyor, muz kabuğu, sabun koyuyor
Basıp düşesin diye.
Ne sinsi ooo.
Ağzının suyu akıyor seni izlerken
Bak düşersen bir konformist gibi davranma
Menderes gibi dik dur
Deniz’leri oku mesela
Sehpaya nasıl çıkılır öğren.
Eyy dünya ile git
Eyy Azrail ile kafa tut,
Eyy cehennem diye nara at
Ama ateşe yaklaşma.
Oranın adaleti buraya benziyorsa yırttın
Ver savcıya hâkime 70.000 dolar ver
hooop cennettesin,
Bu dünyayı siz yediğinize göre
Öte dünyayı da sizin tanrınız yiyordur.
Lütfen KALIN!
Gitmeyin
Daha buradaki işiniz bitmedi ki
TOKİ cennette ihale açacak biliyoruz
Cengiz oranında .mına koyacak biliyoruz.
İçim daralıyor ciddi söylüyorum,
Seçim öncesi
Beş on bomba patlatsa da dostların
Ölümlerimiz onurlu olsa
Mafyalarını iş adamı etmekle hata ettin
Yeni nesil çok acemi
Yetişemeden onlara telef olacaklar
Halkın kızgın kor ateşinde
Marx ne diyor biliyormusun?
Yetmez ama evetçi hocalarına sor
Anlatsınlar sözün manasını
‘Bir şeye sahip olmak iki yönlü bir ilişkidir, sen ona sahip olurken oda sana sahip olur’
Sen koca bir koltuğun ve sarayın malısın artık
O ne diyorsa onu yapacaksın!
Dün belediye başkanını yuhaladılar
Eskiden ilk yuhalayan sendin
Ve senden öğrendiler bunu biliyorsun
Hiç düşünmedin mi?
Bir gün bu baldırı çıplaklar beni de yuhalar diye
OHAL kurtarmazsa seni darbe yaparsın
Tankın önüne yine yatarlar diye hiç aklına gelmedi mi?
Belgesel de kesmez bu halkı,
Penguen taklidi yapsan yemezler
Ya sokaklarda yeniden demokrasi nöbetleri tutmak akıllarına gelirse
İşin daha kötü tarafı var
Bir Mustafa Kemal olsaydın mesela
Müttefiklerinle yaptığın her türlü dalavereyi demokrasi cumhuriyet diye yutturamazdın
Koşullar değişti
15 yoldaş değiliz artık
Karadeniz de boğdurasın
Binlerceyiz!
Siyasette kemire kemire bitirecekler seni
Öyle hemencecik değil
Milleti takside bağladın ya
Kart kart, kredi kredi
Sende öyle taksit taksit eriyeceksin
Kompradora güvenme
Biz 15-16 Hazirandan tanıyoruz onu
İşçinin köylünün ayak sesleri duyunca
Korunaklı yerlere kaçar
Ama bu türkü başka
Karakollar da sanatçılarla söylenmez
Bu türkünün notası işçilerin köylülerin, ücretlilerin, ezilenlerin el ve ayaklarıyla emeğiyle yapılır
Ve ne yapacakları iktidara geçince belli olur
Emperyalistlere sor,
Onlar iyi tanır LENİN’İ STALİN’İ MAO’YU
Yaşamın üretiminin önündeki
En büyük engel olduğunuz belli olsun diye
Lütfen KALIN!
Gitmeyin
Çokça saldırın çıplaklığımıza
Sadece dışımızı karartmayın
Kara çarşafınızla
İçimizi yüreğimizi de karartın
Milyarlarca teşvik yetmeeez Komprador’a
Kulağımızın arkası kaldı
Onu da verin gitsin
Onurlu gururlu insanca yaşamak ne ki
Malın kartın yoksa cebinde
Profilden yemek resimleri paylaşmamışsan
Bana ne dünyadan
Gemisini kurtaran kaptan diyorsan
Üst yapından
Bu hödüklük seni de bulacak
Pek yakında.
Rahatına düşkündür milletin
Dünyada cenneti aranıp durur,
Alıştırırsan rahata
Sonra bozarsan huzurunu
Kâbusun olur yüz verdiğin maraba
Öyle toprağın kölesi değil yüzde sekseni,
Yarısının altına düştü
Onunda yarısı çok kaygandır,
Kürtlerdir,
Bir bakmışsın birleşip akmışlar
Kırlardan şehirlere
Lütfen KALIN!
Gitmeyin
Hazır değiliz daha biz
Biraz zaman verin
Denizlerimizi astınız, Mahirlerimizi kurşunladınız, İbo’larımızı kahbece katlettiniz,
F tiplerine götürmeden yaktınız,
Bombaladınız halkın en ileri unsurlarını
Kuşak kuşak eksilttiniz
Nice civanlarımız doğdu
Kapsüllerle öldürdünüz
Niceleri yetişmekte
Gençler toylar öğreniyorlar
Az daha kalın.
Üniversiteleri gözaltı tutuklama yapmayın
Direk çevirin tel örgüleriniz ile
Tek tip giydirin
Emperyalistler uyarıyor!
Marx ve Engels in doğduğu koşullar oluşuyor diye
Dikkate alın
Kâğıdı ıslatmayın kaplanınızın sahteliği anlaşılıyor
Kükremek boşuna
Faizleri kaldırın vergilere bindirir
Açlara da
Sarayın önünde aşevleri kudurun
Yüz alın on verin
Doksanı
Emperyalistler ile bölüşün
Yeni yollar istiyoruz biz
Yeni köprüler
Barajlar
Ormanların hepsini kesin
Kıyıların hepsini satın
Havayı unutmayın
Havasız bırakın
Diyanet sadece nikâh kıymasın
Ne bileyim helal kod yazsın mesela
Çipi kimlik kartlarına değil
Kıçımıza takın
Ki belki ona sahip çıkarız
Lütfen KALIN!
Gitmeyin
Bombalayın doğuyu güneyi
Gelsinler bu tarafa
Yollarda ölmem az geliyor,
Kasanda cılız kalmasın
Palazlansın körpe köpeklerin
Sehpaları kurun Sultan Ahmet’e
Hazır boyunlarımız
Öyle kahbece düzenler kurma bize
Ortaçağ romantizmini yaşıyor ruhum hala
Mertçe olsun kavgamız
Sahte oylara
Sahte seçimlere
İhtiyacın yok
Kendini doğrudan ilan et
Bu halkın ruhu tunçtur
Daha demiri bulamadı
Hâlbuki ataları demir madenlerinde köleydi
Mao-tun, Tuman dendi adına
Çin kayıtlarında
Ziya’n(ulan Ziya)Metehan yaptı adını
Adını değiştirince içi de değişiyor sanıyorsun
Aptallık ediyorsun
Aslında
En çok okumuş Türk’ten korkuyorsun
Tarihi bu kadar bozmandan belli ediyorsun
Tüm dünya Türk ve İslam’sa
Neyin kavgasını veriyorsun
Dokunduğu her şeyi altına çevirenin sefaletine düşüyorsun
Yetmiyor artık bize polyanna,
Yanağımızın ötekini de çevirmeyi bırakıyoruz
Düşüncelerimiz de sınıf bilinci
Elimizde silahımız savaşıyoruz
Büyük savaşlara hazırlanıyoruz
“Bas gerilla bas tetiğe
Daha daha ileriye
İktidarı parça parça
Parça parça iktidarı al kırlardan şehirlere”
Türküleri söylüyoruz
Lütfen KALIN!
Nereye gidiyorsunuz?
Daha karpuz kesecektik.
İyi Çalışmalar
Taner Özcan
Yaşasın MLM
Yaşasın Demokratik Halk Devrimi Mücadelesi
Yaşasın Halk Savaşı
Taner özcan
Taner Özcan sitemizin köşe yazarıdır. Kültürel ve politik konularda yazılar yazmaktadır
Son Haberler
Sayfalar
Şehrin Işıkları
Şehrin gri havasından akşamın karanlığına yürüyorken, herkes, bir telaşla kaçan trenin arkasından koşar gibi, tempoyla, koşturuyor. Şehir o kadar hızlı akıyor ki; insanlar zamanın ve süreçlerinde aynı hızda aktığını zannediyor. Elleriyle dokundukları, gördükleri ve duydukları her şey bir sonraki gün biçim değiştiriyor, aldıkları kokular değişiyor. Gazeteler bir gün önce yazdıklarını ertesi gün hatırlatamıyorlar bile.
Kimliksizlik kimlik olmuş! Tahir Canan
Star Gazetesi İnternete yönelik baskıları savunmak için basın ahlak kurallarını hiçe sayarak basın yasasını hiç görmeyerek dilde kemik yok misali İnternet sansürüne karşı çıkanları porno savunmakla suçlamış. Kendi ilkesizliğini de ilke olarak lansa etmiş. Deyim yerinde ise ilkesizlik ilke olmuş, kimliksizlik de kimlik yerine geçmiş. Yalan dolanla hükümeti” yalama “ yalakalığı erdeme dönüşmüş! Halkı kandırmayı da meslek etmişler. Bunun adına da Gazetecilik denmiş! Gazeteciliğin kamusal görevini hükumetin, devletin ululuğu altına gömmeyi” meslek ilkesi” kabul etmişler.
Yüce bir ölüm!/Agop Ekmekciyan
24 Ocak 1988 yılında İstanbul Emniyet Müdürlüğü I.Şube polisleri tarafından boş bir arsada kurşuna dizilerek öldürüldüğü vakit Manuel Demir henüz 25 yaşındaydı. Genç yaşında ,inandığı dava uğruna düşüncelerinden taviz vermeyen,onurlu duruşu ile cellatları çılgına çeviren Manuel Demir hunharca öldürüldü. Faşizmin azgınca terör estirdiği yıllarda tüm hak ve özgürlüklerin rafa kaldırıldığı,yurtsever,devrimci,komünistlerin hapishanelere atıldığı 12 Eylül faşizminin kol gezdiği şartlarda devrimci mücadeleye ara vermeden,,çekinmeden devam etti.
Gezi/ Kızılay/ Gündoğdu (vd’leri) için 11 not/ Temel Demirer
normal tarihsel koşuldur.”[1]
i) Gezi/ Kızılay/ Gündoğdu (vd’leri) güzergâhı, “devrimin güncelliği” fikrine veda etmeyenler için şaşırtıcı olmadığı gibi, “beklenilmeyen” de değildi…
Bu bağlamda Kaan Arslanoğlu’nun, “Bu memleket adam olmaz”, “insanların üzerinde ölü toprağı var”, “insan doğuştan/genetik olarak itaatkârdır,”[2] türünden zırvalarını yerle yeksan eden Haziran Başkaldırısı, tarihsel bir yanıt oldu.
Akademisyen sorumlulugu /Sibel Özbudun
“En büyük bilgelik kendine egemen olabilmektir.”[2]
1. Entelektüel üretimin akademiye ve belli şablonlara sığdırılmaya çalışıldığı günümüzde, sizce akademi dışında entelektüel bir üretim zeminin oluşturulma imkânları nelerdir? Bu bağlamda Özgür Üniversite deneyimini nasıl değerlendirirsiniz?
Benzeşen Toplumları Talilde Unutulanlar / Ergün Aslan
Teori proletarya köylünün yaşamsal mücadelesinin devrimcide akademik olarak dile gelişidir.
Konuya girmeden önce,
Kapitalizmin.., işverenin.. karşısında proletarya köylü olmanın nasıl bir şey demek olduğunu unuttuysan ...
Bu tuzsuz baharatsız sosyo - ekonomik yapı neymiş ya.
Her şeye deva.
Ülkenin sosyo-ekonomik yapısını, inşasını mı talil edecen; Katma işin içine sömürgeciliği..., sosyo - ekonomik yapının sınıflar yüzerinde yol açtığı karekterliği.... tamam.
Umreye Giden Düşkünler/ Erdal Yıldırım
Gündemde AKP iktidarı Kültür Bakanlığınca organize edilen 100 Alevi kökenli ‘dede’nin önce Necef’e, Kerbelâ’ya ve sonra da umreye götürülmesi olayı var. Ve (ben de dahil) bir çok yazar çizer, kanaat önderi, kurum yöneticisi günlerdir bu konuda, konuşuyor, yazıp çiziyor ve ülkenin başkaca bunca önemli yaşamsal sorunuları varken, bu konu gündemde önemli bir yer tutuyor.
On yıl mı beş yıl mı bu ne demektir?
AKP’nin başı Başbakan mahpusların uzun yargılama süresini kısaltacağını açıkladı! Herhalde bravo dememizi bekliyorlar. Ne diyelim ülkemizin kara mizahı böyle oluşmakta. Ülkeyi öyle ki yazboz tahtasına çevirdiler ki. Bu zevatlar ne yaptıklarını biliyorlar mı? Yoksa, bizlerle dalga mı geçiyorlar? Sanki on yıldır bu iktidarda olan, bu yasal düzenlemeleri yapan kendileri değilmiş de başka biri imiş gibi ortalığa çıkıp ne iyi düzenleme yapacaklarını ballandıra ballandıra anlatıp duruyorlar.
Abdullah Öcalan,Hatip Dicle ve “Kapitalist Modernite”’
Time dergisinin her yıl açıkladığı “Dünyanın En Etkili 100 Kişisi” listesinin 2013 versiyonunda Ortadoğu’dan sadece iki liderin adı vardı: Abdullah Öcalan ve Fethullah Gülen.Liderliğini esaret koşullarında sürdürmesiyse Abdullah Öcalan’ın çok özel durumuna işaret ediyor.Tam anlamıyla bıçak sırtında yapılan bir politika üretiminden bahsediyoruz.Bu politika üretimine ilişkin tartışmalar Öcalan’ın bir komployla 15 Şubat 1999’da TC’ye tesliminden ve takip eden sorgu aşamasındakı performansından itibaren hiç durmadı.Öcalan’ın özeleştiri vererek önünü kesmediği bu tartışmalar başta PKK dü
Mültecilik ve düşünce üretimi
Türkiye Devrimci Hareketi (TDH) içinde eskiden beri “mülteciliğe” bir kızgınlık ve yabancılaşma vardır. Özellikle “mülteci” devrimcilere iyi gözle bakılmaz. Bunun TDH’ne, “kötü” olarak yansıması TKP’nin mülteciliğinden kaynaklanıyor. TKP önderleri,,, ülkedeki baskı koşularından dolayı uzun bir süre yurtdışında (o zamanki adıyla Sovyet bloku ülkelerinde) yaşamak zorunda kalmaları, 1970’lerden sonraki devrimci kuşak içinde, “lanetlenen” bir durum oldu.