Çarşamba Mart 12, 2025

Vitrin olma kız... vitrin olma...

Sen, senle halk arasında artırılan düşmanlığı çözmenin araçlarının neler olduğunu bilmiyorsan...

Şimdi ne kadar güzel olurdu değil mi kız...

ne kadar güzel olurdu...

mecliste, belediye başkanlıklarında bir...

Öyleyse.... öyleye...

Hayeller.... söylemler...

Kitleler...

yüzlerini dahil seçemeceğimiz kalabalıklar...

Gerçekler ise....

Zil zurna, kah kaha atarken sümükleri dahil ağızlarına giren masaları tek tek dolaşarak, mekan yeni insanlar..

Hemi... hemi...

hayat bu... gerçeklik bu ise...

hayelliğimiz, yüzlerini seçemediğimiz kalabalıklar, kitleler...

mekana yeni insanlar kazandırmak için masalarını dolaşmak zorunda kaldığımız insanlar  ise...

sırf birileri...

kapitalizmin sadece  emeğimizi değil ruhumuzu da istediğini - örgütsüz toplumunda uzun yıllardır kapitalizmde yaşamak zorunda kaldığını unutuyor diye...

sırf birileri...

mekana gelen masalarda karşı karşıya kaldıkları, kalabalıkları, kitleleri beğenmiyor...

mekana yeni insanlar kazandırabilmek için içki masalarında tek  tek dolaşmayı da kabul edemiyor diye...

önceliğimiz... hazır olmamız gereken...

yaşadığımız hayat, gerçekliğimiz  değilmiş gibi..

çıkar da neden...

bu toplumda yılda kaç tane grev...

kaç senede birde, hareketleri bireysellikten uzaklaştıran, gezi gibi kendiliğindenciliklerin patlak verdiğini düşünmeden...

 

kuruyan otlar... kuruyan çayırlar...

grevler...

savaşlar...

kendiliğindencilikler hakkında...

çağrılar yapar.... yazılar...

Ay... patladı.... kız....  patladı...

Ha... ha... ha...

daha ellemeden...

O çok kabardıkları...

böbürlendikleri...

teorileri.....

hemi... hemi...  sonra kız...

sınıfsal çelişkilerden faydalanma derken...

bırakın işçilerle dem'i...

işçilerle işçiler arasında dahil demokratik kazanımları en çok nerede gördükleri çelişiyorken...

işçiler arasında demokratik kazanımlarını parlamanterizmde gören tüm insanlar da yalnızlaştırılıyor - tasfiye ediliyorken...

partilerdeki - sendikalardaki iç çelişkileri de görmezlikten gelen...

hiçe  sayan...

tavır alamayan...

partiler - sendikalar aynı yekbareyimiş gibi de davranan...

değerlendirmeler yapamayan....

insanların hiç birinin davranışları da boşuna...

sonra... sonra kız...

söz konusu...

örgütlenmeler, mevkiler, makamlar, demokratik mücadeleler olunca sorun sadece...

o küçücük...

üreten karşı cinse düşkünlüğünü...

kadınıyla, erkeğiyle hepisinin zihniyeti...

yerine getiremeyecekleri...

bağırmaları...

ayakları yere basmayan gürültüler koparmaları...

sadece ve sadece....

siz, sizin olanı...

Bir de biz proletaryalara sıra gelince lafın yaşamı....

Sıra kendilerine gelince....

Hangi birimizde heledeki şimdi en ağır saldırılara maruz kalıyorken...

Toplumda bu saldırtma politikalarında nasibini alıyorken...

toplumda artan bu düşmanlıklara karşı da en iyi ilacın...

sadece toplumun içerisinde yaşama ısrar ederek değil...

toplumun sorunlarını da çözmeye çalıştığımızı da topluma ispatlayarak atlatabileceğimizi de hangi birimiz de....

Ama iş....

toplumunun  sorunlarını da çözebileceğimiz yetenekliğe, kabiliyetliğe...

mevkilerinin, makamlarının da hayizliğine bizimde ...

Hemi... hemi...  sonra kız...

Onlar bile  kapitalizmin yarattığı sorunları kapitalizmin yarattığı araçlarla çözebileyeceğini kabul etmişken....

Bizlerde neden kendimizin ve toplumun sorunlarını çözebilmek için...

herkesin  kullandığı araçları...

örgutlenmeler; mevkiler, makamlar  herkese hakta....

Tarih okumasını bilene.

Ne kürtleri vitrinlik olarak görmenin yanlışlığının öz eleştirisini yaptıktan sonra...

Ne de vitrinlik olarak görülüp ayrılıp toplumlarla sorunlarını çözebilecek araçlara sahip olduktan ... dem'leştikten... sonra...

toplumla sorunları olanları vitrenliştirerek davranan dem'lilere... ne de onlara...

tarih okumasını bilen biz proletaryalara kız... proletaryalara...

Yeterki kapitalizmin yarattığı sorunları...

kapitalizmin yarattığı araçlarla çözmeye çalışırken...

sen, senin olanı...

hak ettiğini düşünüğünü...

kabiliyetinin, yeteneğinin sadece ve sadece vitrinlik olarak görülmek olmadığını...

kendinin ve toplumun sorunlarını çözecek araçlara...

örgütlenmesine; mevkilerine makamlarına seninde sahip olman gerektiğini... layık olduğunu... hak ettiğini...

bil....

Ve iste...

2029

Ergün Aslan

Ergün Aslan sitemizin köşe yazarıdır. Teorik ve politik konularda yazılar yazmaktadır.

Son Haberler

Sayfalar

Ergün Aslan

1 Mayıs'ı Taksim'e Mahkum Etmek!

1 Mayıs; sıradan bir gün değil, sınıfın ortaya çıkışından bu yana, ulusal ve evrensel düzeyde, burjuvaziye karşı verdiği mücadele deneyiminin toplam deneyim ve birikimlerini içeren ve onu yaşatmak için ortaya koyduğu kavganın adıdır. Bu nedenle de 1 Mayıs Uluslararası işçi sınıfının mücadele ve dayanışma günüdür.

"Legal parti sorunu" Üzerine

Legal parti sorunu, aslında hem Uluslararası Komünist Hareket ve hem de Türkiye ve K. Kürdistan Devrimci Hareketi açısından hiçte yeni ya da ‘bakir’ bir sorun sayılmazken; ama nedense devrimci hareketin ‘radikal sol’ olarak addedilebilecek kimi kesim ve yazarlarınca, böyleymiş gibi sunulmaya çalışılmakta.

Emperyalizm Üzerine Notlar -2

“Motor Üretimi Yoksa, Emperyalizm De Yoktur”

Soru: 2 -Türkiye'nin kendi tekniği (gelişmiş sanayisinin) yoktur. Örneğin bir motor bile yapamamaktadır. (Marksist Teori'nin Almanya-Frankfur'da 24 Şubat 2024"de düzenlediği "Lenin Dünyaya Bakmak" Sempozyumu tartışmalarından)

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı: Partimiz Savaşımızı Aydınlatmaya Devam Ediyor: Ona Omuz Ver! Güç Kat!

Ailevi sorunlar, geçim derdi, gelecek kaygısı, hayaller, yaşanmışlıklar, günden güne ömrün tükenmesi ve sonuç olarak hiçbir şey yaşamadığını farkettiğin ve yüreğine bir acının gelip oturduğu an... bunu ikimize kendime armağan ediyorum. Dost varmı ki şu zaman da derdini alıp vuracak sırtına ..ve biz nelerden uzak kalmışız haberimiz yok...şimdi ki dostluklarda ne duman ne tüten var

TKP-ML MK: TKP-ML, 52 YAŞINDA!

“Daha Sıkı, Daha Sağlam, Daha Kararlı Bir Savaş” İçin Israr ve Sebatla!

Mao Zedung yoldaşın önderliğindeki Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin dünyayı sarsan fırtınaları içinde, coğrafyamız sınıflar mücadelesinin bir ürünü olarak doğan partimiz TKP-ML, 52 yaşında!

Emperyalizm Üzerine Notlar

Uzun bir zamandan beri emperyalizm üzerine makaleler yazıyorum, konferanslar veriyor, panellere katılıyorum. Bir de „Emperyalist Türkiye“ adlı kitabım yayınlandı. Bu kitapta'da Türk devletinin emperyalistleştiğini ve emperyalist bir devlet haline geldiğini; ekonomik, siyasi ve askeri olarak değerlendiriyorum.

Katıldığım seminer, panel, konferans ve çeşitli konuşma ortamlarında, yeni emperyalist ülkeler konusunda bana bir çok sorular soruldu, benim tezlerime karşı karşı tezler ileri sürüldü. Bir çoğu tezlerimi onaylarken, çoğunluk tezlerimi reddetti.

Patika, Politika mı Arıyor Yoksa..

"Başkası olma kendin ol

Böyle çok daha güzelsin"

Anasının kuzusu

Ciğerimin köşesi"

Marifet  solun sağıyla başarılı olmak değil ki.

Afyon, antalya, istanbul, ankara...

İmamoğulları, yavaşlar, böcekler... falanlar filanlar.

Sanki seçimleri kaybettiren  sol gibiymiş gibi

Sanki seçimleri kaybettiren de parlamentizm gibiymiş gibi

Hiç kimse zafer kazanan solun sağı karşısında solu ve parlamentizmi dahil ağzına almıyor.

Proletarya chp'nin sağını satın almış gibi.

Lenin’in Ölümünün 100. Yılı Anısına: Lenin’de Kararlılık ve İki Çizgi Mücadelesi SBKP’de İki Çizgi Mücadelesi*

Rusya’da Marksist gruplar ortaya çıkamadan önce “devrimci” çalışmayı Narodikler yürütüyordu. Narodniklerin Çar’a karşı verdikleri mücadelede temel aldıkları sınıf köylülerdi. Rusya’da kapitalizm geliştikçe işçi sınıfı da gelişip büyümesine rağmen Narodnikler işçi sınıfını değil köylülüğün temel alınmasını savunuyor ve ancak köylülüğün Çar’ı ve toprak ağalarını devirebileceğini savunuyorlardı. Narodnikler bireysel “terörü” savunuyor ve bunun geniş halk yığınları üzerinde büyük etkiler yaratacağını düşünüyorlardı. İşçi sınıfının partisinin kurulmasına karşı çıkıyorlardı.

Hepimiz Mazlum’a borçluyuz:Garabet Demirci

 

Devrimciliği Yaşam Tarzına Dönüştürelim

Bizim gücümüz, haklılığımız ve meşruluğumuzda; olayları, olguları diyalektik- materyalist bakış açısıyla ele almamızda yatıyor.

TKP-ML Merkez Komitesi : Newroz Piroz Be!

İmha, İnkar ve Asimilasyona; İşgal ve İlhaka; Sömürüye, Açlığa, Yoksulluğa, ve Faşizme Karşı

İsyan, Direniş, Serhildan!

Newroz, coğrafyamızda binlerce yıllık sınıflı toplumlar tarihinde sömürülen, ezilen, baskı gören halkların zalimlere, sömürücülere karşı isyanının simgesidir. Günümüzde de başta Kürt halkı olmak üzere bütün ezilen halkların, zalimin zulmüne karşı isyan ve direnişinin, Demirci Kawa’nın isyanının zalim ve katliamcı Dehaklar karşısında yükseltilmesinin, isyan ateşlerinin dört bir yanda yakılmasının adı olmuştur.

Sayfalar