Pazar Nisan 28, 2024

Kaypakkaya,16 Mayıs 2015 tarihinde Ludwigshafen`de anılacak‏

 

Özgür Gelecek Dergisi Avrupa Temsilciliğinin 18 Mayıs Gece Tertip Komitesiyle Yaptığı Röportaj;

ÖG: Bu yıl yapılacak Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anma gecesi hakkında genel bilgi verir misiniz?

GTK: Bu yıl Komünist önderin işkencede katledilişinin 42 Yılı. Faşist diktatörlük onu bundan 42 yıl önce Diyarbakır hapishanesinde katlettiğinde, Kaypakkaya’yı sadece fiziki olarak değil, aynı zamanda fikirleriyle birlikte yok ettiğini sandı. Dönemin istihbarat raporları ‘Türkiye’nin en tehlikeli düşüncesine sahip Komünist’ diyerek Kaypakkaya’yı çok önceleri, zaten listesine yazmıştı. Katledilmesinde bu etken hiçbir zaman unutulmamalıdır.

ÖG: Neydi bu düşünceler biraz açar mısınız?

GTK: Kaypakkaya’nın Türkiye’nin genel toplumsal yapısını tahlil, devrimin niteliği, devrimin yolu vb görüşlerinin yanı sıra, Kemalizm ve Kürt ulusal sorunundaki tahlilleri faşist diktatörlüğün Kaypakkaya üzerinde yoğunlaşması ve katledilmesindeki en önemli nedendir. Türkiye devrimci hareketinde ve ilerici çevrelerde Kaypakkaya’nın katledilmesi, örgütsel ilişkilerini vermeyerek direnmesi olarak algılandı. Bu eksiktir. Evet, bu da bir etkendir, ancak esas etken onun görüşlerinin toplamıdır.

ÖG: Kaypakkaya’nın işkencede katledilmesine rağmen onun görüşlerinin yok edilememesindeki en temel neden sizce ne olmuştur?

GTK: Bu etken en doğru olarak partimizin varlığı olarak belirtilmelidir. Kaypakkaya yoldaş katledildikten sonra, geriye kalan çok sınırlı kadro ve sempatizan, partinin yaşaması ve sınıf mücadelesindeki öncülüğünü oynaması için kararlı bir duruş sergilediler. Partimiz yenilgi almasına rağmen korkmadılar. Cesaretli, bir duruş sergileyerek, partiyi bölgesel dönemden I.Konferansa taşıdılar. Merkezi önderliğe kavuşan partimiz hem teorik olarak, hem kitlesel olarak, hem de kadro olarak büyüdü ve Türkiye devrimci hareketinin öncü gücü olarak kabul edilir bir güç olarak kendisisini bugüne taşıdı.

ÖG: Bu yıl ki gece programı hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

GTK: Bu yıl ki anma gecemiz 16 Mayıs 2015 tarihinde Avrupa merkezi olarak Almanya’nın Ludwigshafen şehrinde gerçekleştirilecek. Anma gecemizin kültürel programında Marsis, Pınar Aydınlar, Hozan Cömert, Umuda Haykırış ve Pervin Çakar yer almaktadır. Ayrıca konuşmalar, sine-vizyon ve mesajlar da yer alacaktır. Gecemiz saat 15.30 başlayacaktır. Bu anlamda anma gecemize katılacak olan tüm bölgeler şimdiden otobüsleri tutmalı ve en geç saat 15’de gece salonunda olmalıdırlar.

ÖG: Gece materyalleri olarak kamuoyuna neler yayınlanacak?

GTK: Komitemiz 7 bin el ilanı, 5 bin afiş ve 10 bin bilet bastırmayı kararlaştırdı.

ÖG: Hedef kitleniz ne kadar olacak?

GTK: Bu yıl hedef kitlesi olarak 4-5 bin kişi bekliyoruz.

ÖG: Bilindiği gibi 2015 yılı Ermeni soykırımının 100. Yılı. Gecede bu soykırıma ilişkin bir programınız olacak mı?

GTK: Gece komitemiz bu konuyu ayrıntılı olarak tartıştı ve bazı kararlar aldı. Gecemizde Ermeni soykırımına ilişkin özel bir program olacak. Bu program Bir sine-vizyon, özel bir panel ve bir Ermeni müzik grubu yer alacak. Panelde; Agos gazetesinden Pakrat Estukyan, yazar Ragıp Zarakolu ve Partizan dergisinden bir temsilci yer alacak. Ayrıca salona Soykırımı dile getiren Ermenice ve Türkçe pankartlar asılacak.

ÖG: Verdiğiniz bilgilerden dolayı teşekkür ederiz.

GTK: Bizde gece komitesi olarak şahsınızda tüm okurlarınıza ve size teşekkür ederiz.

 

62449

Partizan'dan

Partizan'dan; Gündem ve güncel gelişmelere ilişkin politik açıklama ve yazılar. 

Partizan'dan

Vurun Abalıya - Çaresizsen Güneşe Bak... Cızz....

Proletaryalarda öğren proletaryalara öğret.

Nolurrr.... nolurrr.... bir kez de kabahati....

Fakirlik güzel şey... fakirlik güzel şey..

Hele de birde seni deniz kampına götüren, yanacam diye de çakma (yoğurt) yağlarıyla, insanın midesini bulandıracak bir şekilde,  orasını burasını yakan o... fakir...  insanları bırakıpta deniz manzaralı villalarda sabah kahvaltısı yapabilecek dostlarınız varsa... gerçekten fakirlik güzel şey.... gerçekten fakirlik güzel şey...

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! -2-

Burjuva-feodal politika yapmanın bazı “incelikleri”!

II. ABDÜLHAMİD MEVZUU[*]

 

“Gerçeği bilmeniz gerekiyor,

gerçeği aramanız gerekiyor.

Gerçek sizi özgür kılacak.”[1]

 

“ÖZELEŞTİRİ”NİN ELEŞTİRİSİ[*]

 

SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER

 

“Sende, ben, imkânsızlığı seviyorum, 

fakat aslâ ümitsizliği değil.”[1]

 

Anlama/ ve kavramanın dünyayı değiştirmek için mücadele edenler için eleştirel bir “olmazsa olmaz” olması yanında; “Netlik [de] insanın en büyük gücüdür.”[2] Bu bir.

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! (1ci bölüm)

Açıklama: Bu yazı, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin Genel Başkanlığına getirildiği dönemde, 2010 tarihli Partizan’ın 72. Sayısında yayımlanmıştır. Yazı eski olsa da, yazılanlar eski sayılmaz. Zira Mayıs 2023 seçimlerinde “halkın umudu” olarak önümüze konan Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’sinin burjuva-feodal sistemde oynadığı rol, özellikle de seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Ve ortaya çıkan bu gerçeklikler, Partizan makalesinde dikkat çekilen ve tespitleri yapılan gerçekliklerle uyumludur.

Beylere ve devlete karşı olmak (Nubar Ozanyan)

Artsahk (Karabağ) sekiz aydır kuşatma ve abluka altında. Elektrik, gaz, akaryakıttan yoksun; açlığa ve dermansızlığa mahkum edilmiş bir şekilde teslim olması bekleniyor. Soykırımın günümüzde almış olduğu en utanç verici ve acımasız hali yaşatılmaktadır halka.

Ne uluslararası Adalet Divanı’nın kararı ne sekiz aydır çalınan diplomatik kapılar, Karabağ’da yaşayan Ermeni halkının yaşamsal sorunlarına çare, derdine derman oldu. Yapılan sayısız görüşme, müracaat ve iletişimden hiçbir sonuç çıkmadı.

“Bir Tek Mücadele Kaybedilir; O Da Terk Edilen Mücadeledir.” (Kadınların birliği)

Cumartesi Annelerinin eylemi, bu ülkenin en uzun soluklu mücadelesidir… Birçok kez engellendi, saldırıya uğradı, sürekli hale gelen polis saldırısı nedeniyle 1999’dan 2009’a kadar ara verildi, pandemi döneminde online olarak yapıldı ama ne olursa olsun Cumartesiler, 1995 yılından bu yana yani 28 yıldır “kaybolan” çocuklarını, eşlerini, babalarını, annelerini, arkadaşlarını, yakınlarını arayan insanların ama en çok da annelerin eylem günü oldu.

Yeni Emperyalistler Eski Emperyalistlere Karşı

Kapitalizmin; gelişmesi, genişleyerek yoğunlaşması ve üretimin her geçen gün artmasıyla ortaya çıkan tekelleşme ve uluslararası yönünün esas hale gelmesi, onu daha saldırgan bir aşama olan emperyalist bir aşamaya ulaştırdı. Bu gelişme, sınıfların netleştiği ve sınıflar arası mücadelenin keskinleştiği kapitalist ekonomik sisteminin diyalektik gelişiminin bir karakteristiğidir. Kapitalizm derinlemesine ve enlemesine geliştikçe yeni emperyalist ülkeler ortaya çıkacak ve bu da  emperyalistler arası çelişmeyi artan ölçüde derinleşecektir.

BRICS'in Johannesburg'da zirve toplantısı

Çin yeni emperyalist konumunu genişletiyor

Bugün Güney Afrika'nın Johannesburg kentinde Vladimir Putin'in yalnızca sanal olarak katıldığı yeni emperyalist BRICS ülkelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) zirve toplantısı sona eriyor.

Altı ülke eklendi

Tartışmaların merkezinde 14 yıl önce kurulan BRICS grubunun "BRICS Plus" olarak genişletilmesi yer alıyordu.

“ECDAT” HİKÂYELERİ[*]

 

“Geçmiş içinde yaşanacak bir şey değildir.

Eyleme geçerken içinden bir şeyler çekip

çıkarttığımız bir sonuçlar kuyusudur.”[1]

 

KADINLARIN BİRLİĞİ | Halk Okulu Devrimcilik Adı Altında LGBTİ+ Düşmanlığı Yapmaya Devam Ediyor!

Bir süredir Halk Okulu’nda LGBTİ+lar ve LGBTİ+ mücadelesi üzerinden genelde ilerici, devrimci harekete özelde proletarya partisine yönelik “değerlendirme”lerde bulunulmaktadır.

Bu “değerlendirmelerin” temel anlayışına ve üslubuna, devrimci kamuoyu da bizler de aşinayız.

Sayfalar