Pazartesi Mayıs 6, 2024

Sınıf Bilinçli Proletarya Hareketi Bir Emektarı Olan Serdar Can' Kaybetti!

Her ölüm çok erkendir denilebilir. Serdar yoldaş için de öyledir. Daha verim verecek çağda, daha yapılacak çok işleri vardı ama bir kalp krizi onu beklenmedik şekilde aramızdan aldı. 

Serdar Can, 1961 doğumlu, daha 56 yaşında  genç sayılabilecek bir yaşta onu yitirdik. Serdar yoldaş, Kulp ilçesi Araşka köyünden olup 1920'lerde Amed'e göç etmiş kalabalık bir ailenin oğludur.

Nenesi Ermeni soykırımında tesadüfen hayatta kalanlardan, dedesi Kürt olan aileden gelmektedir. Her iki ulusun soykırımının acılarıyla büyüdü. Bunun da etkisiyle genç yaşta siyasetle tanıştı. Siyasi mücadelede eski TKP-İGD ve sonra kısa süre Kıvılcım'cıların Vatan Partisi ile ilişkisi olduktan sonra 1979'da Proletarya hareketinin görüşlerini benimsedi. Sıkıyönetimin ağır koşulları altında siyasi faaliyetlerini sürdürdü. 1979  ortalarında Siverek çatışmalarından sonra 1980 darbesi gelince kırsal alanda gerilla faaliyetine katıldı. 24 Ocak 1981'de Amed /Hazro ilçesine bağlı Kırmataş (İhsan Parçacı'nın)  köyünde yapılan bir ihbar sonucu devlet güçleriyle çatışma da Hüseyin Aslan ve İhsan Parçacı katledilmiş, Serdar da yaralı esir düşmüştü.

Serdar, yaralı olmasına rağmen aylarca ağır işkencelerden geçirilip tutuklanarak “Diyarbakır E tipi cezaevi”ne götürüldü.

Tutuklandı ama herkesin bildiği gibi "Diyarbakır" hapishanesi yıllarca siyasi şubedeki işkenceleri aratır durumda oldu. Hapishanenin yıllar süren sistemli ağır işkence, baskı ve teslim alma saldırılarına karşı direnen direnişçilerle birlikte oldu. Hapishane devrimci tavırlarını,  mahkemelerde meydan okuyucu tavırlarını sürdürenlerden oldu. Açlık grevleri, sürgünler yıldırmadı. İdamla yargılandı. Hapisteyken Parti Üyeliği kabul edilmişti. 1991 şartlı tahliyesiyle çıktı. Hapishaneden çıkınca mücadelesine  kaldığı yerden devam etmekte tereddüt etmedi.  Partisinin 1991  4. Konferansının Alt Konferansında yoldaşları onu delege olarak seçmişlerdir. Yoldaşları onu  4.Konferansta  MK'ne seçmiştir. Askeri komisyon da görev vermişlerdir. O dönem Ortadoğuda olan kampa görevli olarak göndermişlerdir. Bir süre sonra geri çekilmiştir. Ama partisine zarar verici, güvensizlik geliştirici yol ve yöntemlere başvurmadığı gibi, bu yönlü yanlışlara eşlik etiği duyulmamıştır.  O partisinin görüşlerinden ve çeperinden uzaklaşmamıştır.  Son dönemin parti yıkıcısı tasfiyeci darbecilerine karşı partisini sahiplenme çabasını veren  yoldaşlardan olmuştur.  Parti çevresinde bir aydın olarak, devrimin bir emektarı olarak son nefesine kadar devrimci kalmasını bilmiştir. Onu hiç bir zaman unutmayacağız.

Başta eşi, Zöhre olmak üzere aile çevresi ve yoldaşlarının acısını paylaşıyor, aramızdan ayrılan yoldaşların bizlere bıraktığı emaneti onurla taşıyarak onları kavgamızda  yaşatacağımıza söz veriyoruz.

Emek kahramanı, Amed zindanı direnişçisi Serdar Can ölümsüzdür. Onu mücadelemizde yaşatacağız! 

Mücadele Arkadaşları 

42244

Misafir yazarlar

Güncele iliskin yazilariyla sitemize katki sunan yazar dostlarimiza ait bölüm

Misafir yazarlar

Proletarya Köylünün Barbarlığı

Ah okuyucu ah...

Biz eski üretim ilişkilerine dayalı proletarya köylülerin zamanı tükendi.

Hiç birimizin cebinde yaramıza mehlem olacak ilaç yok. Vicdanlarına sığınmaktan başka.

Neyse bu işin felsefi yönü.

Keşkem karşımızda işin felsefi yönü olsaydı.

Stenbaldan girer markstan çıkar işin vicdansızlık yönünü şah mat eder bizde çıkardık kerametine değil mi ?

Lakin dediğim gibi karşımızda işin işin felsefi yönü yok.

Karşımızda üretim ilişkisi değişse de eski üretim ilişkilerinin ortaya çıkardığı  kurarlar çerçevesinde hareket eden insanlar var.

Faşizmin daha karanlık günlerini yaşamak istemiyorsak Kürt ulusunun direnişine destek ver!

Sınıflar mücadelesi zamanın gidişini değiştirebilir ama mevcut koşullar, şartlar olgunlaşmadan devrimci sınıfların zamanı kendi lehlerine çevirmesinin mümkünü yoktur. Her toplumsal altüst oluş o günkü şart ve koşullardan ayrı değildir, birbirlerini tamamlarlar. Kısacası, kendiliğindenciliğe düşmeden, kendini veya düşmanı olduğundan çok abartmadan, içinde bulunduğumuz objektif ve sübjektif durumu iyi değerlendirmek gerekiyor.

Dişe diş dövüşülmeden kazanılmaz

Dünyada tüm savaşlar, sınıfların birbiriyle savaşıdır. Sınıflararası savaşım  gibi görülmeyenlerin gerisine bakıldığında ise, yine sınıflararası çelişmelerden doğdukları görülecektir.

Batının Sessizliği ve Devrimci Direniş Cephesi /Umut Munzur

Kürt Özgürlük Hareketini, oyalama ve aldatmaya dayalı sürdürülen tasfiyeci saldırı duvara toslamıştır. Başta Kürt gençliği olmak üzere bir bütün Kürt halkı AKP/Saray kliğinin saldırılarını hendek ve barikatlarla durdurmayı, ilan ettiği öz yönetimleri hayata geçirme pratiğini, büyük bedeller ödeyerek sürdürmektedir.  Devrimci direniş çizgisi, Kürt kasabalarını ve ilçelerini aylardır savunmaktadır.  Onbinlerce özel harekât, polis ve askerin tanklarla ve ağır silahlarla kuşatmaya aldığı Kürt kentleri muazzam bir direniş sergilemektedir.

ՇՆՈՐՀԱՒՈՐ ՆՈՐ ՏԱՐԻ ԵՒ Ս. ԾՆՈՒՆԴ

YENİ  YILINIZ  KUTLU  OLSUN

SERSALA  WE  PİROZ  BE  2016

Katliam,acı ve gözyaşı ile dolu bir yılı geride bırakırken 2015 Kara bir yıl olarak tarihe geçti.Ortadoğu coğrafyasından hiç eksik olmayan savaş rüzgarları ivmesini her geçen gün artarak yükselirken faturasını ezilen halklar çok ağır koşullarda ödemektedir.

Müslüm Elma:Tüm dostların yeni kavga yılı kutlu olsun!

Sevgili Osman,

Göndermiş olduğunuz mektubu aldım. Çok sağolun. Ayrıca mektup yazmak konusunda rahat olun. Koşullarınız uygun olduğu anda yazarsınız.

Artık yeni bir yıla merhaba demenin ön günündeyiz. Bundan dolayı 2015 yılının bıraktığı izlerden bir demet sunarak sohbete giriş yapmak istiyorum. Bu notları başka arkadaşlara da yazdım.

Tarih komünistleri bekliyor

Dünya

Bir yılı daha geride bırakıp yeni bir yıla giriyoruz. 

 Dünyamıza egemen olan kapitalist-emperyalist sistem, "köpeksiz köyde değneksiz dolaşıyor" gibi, yine topuyla, tüfeğiyle, savaş uçakları ve füzeleriyle ve tüm kanlı vahşetiyle, dünyamızda dolaşıp duruyor. Emperyalist burjuvazi; ne sermaye birikimine, ne hükümranlığa ne de insan ve doğayı katletmeye doymadığı gibi, kendi aralarında alabildiğine bir egemenlik çatışması da olanca hızıyla devam etmektedir.

Demirtaş'ın 'İhaneti'-Hüseyin Turhallı

Davutoğlu HDP Genelbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın Rusya'ya ziyaretini "ihanet" olarak değerlendirmiş.

Bu adamlar ya kafayı yemiş, yada kafayı yemişlere hitap ettiğini düşünüyor.

İhanet nedir?

Önce basit anlamıyla: Yapılan bir iyiliğe, hizmete ve fedakarlığa karşı bireyin karşıt konuma geçerek kötülük etmesidir.

Sahi 90 yıldır Türkiye Cumhuriyeti devletinin Demirtaş'ın dedesine, babasına ve çocuklarına ne tür bir iyilik yaptı da ihanet ediyor?

TKP/ML YDK:Faşist diktatörlük değil direnen Kürt ulusu kazanacak!

Emperyalizm çağı aynı zamanda savaşlar çağıdır. Emperyalist sistemin kendi öznel saldırganlığı kadar yarattığı zeminde savaşa gebedir. Emperyalizmin siyasal, ekonomik ve ideolojik sistemi savaş koşullarını sürekli, zorunlu ve istikrarlı bir biçime büründürür. Onun parçası olan hiçbir sistem bu koşullardan azade değildir. Her türlü toplumsal çelişkinin aldığı biçim ve boyut savaş koşullarına hızla evrilebilir, ki genelde de evrilir. Bugün dünyada yoğunlaşmış politikanın yani savaş koşullarının odak noktası Ortadoğu bölgesidir.

Yaşamınız İçinde Birgün de Olsa Halkın Yanında Yer Alın!

Bu başlık, sağ ve sol liberallere bir çağrıdır. Liberaller hiç bir zaman doğrunun yanında yer almadılar. Alır “gibi” yapıp, güçlünün yanında, egemenin yanında yer aldılar. Egemenlere karşıymışlar “gibi” yaptılar, izledikleri yol egemenleri, zalimleri güçlendiren yol oldu.

 “Demokrasi”den sıkca dem vurdular, “insan haklarından" söz ettiler, ama asla halkın haklı olduğunu, ne ağızlarına aldılar ne de kalemleri beyaz kağıtlara bunları yazabildi. Kendilerine yaşamları boyu siyasal niteliklerini veren; “yetmez ama evet” ile burjuva düzenin bekasından yana tavır aldılar. 

"İpler kimin elinde "2

Dünyadaki gelişmeleri dikkate aldığımızda  Asya kıtası ve Ortadoğu  proleter devrimlerine, ulusal kurtuluş hareketlerinin başarı elde etmesine,zaferle taçlanmasına, objektif şartların en uygun  olduğu alanlardır. Yanlızca objektif şartların değil ,aynı zamanda komünistlerin ve anti emperyalist , anti faşist hareketlerin örgütlü ve ciddi bir potansiyol güç oluşturduğuda bir gerçek.  Emperyalizmin karnının en yumuşak olduğu  bu alanlarda  yükselecek halk devrimlerinin  emperyalizme büyük darbeler vuracağı kesindir.

Sayfalar