Çarşamba Nisan 23, 2025

TKP/ML TİKKO Ali Doğan Firik cezalandırdığını duyurdu.

Elimize e-mail yoluyla ulaşan bir açıklamaya göre TKP/ML'ye bağlı TİKKO gerillaları Ali Doğan Firik isimli bir kişiyi ölümle cezalandırdığını duyurdu.

Ali Doğan Firik'inhalka karşı işlediği suçların belirtildiği açıklamada “16 Temmuz 2015 öğle saatlerinde Dersim’in Hozat ilçesine bağlı Kırnik (Buzlupınar) mevkiinde Ali Doğan Firik adlı işbirlikçi düşman unsuru TKP/ML TİKKO gerillaları tarafından ölümle cezalandırılmıştır” deniliyor.

Açıklamada  “Ali Doğan Firik adlı unsur, uzun yıllar partimiz TKP/ML ile çeşitli düzeylerde ilişkilenmiştir. Son olarak gerilla güçlerimizle 2006 sürecinde ilişkilenmiş, bu süreçte saflarımızda örgütlenmiştir. Bazı görevler verilen bu unsur partimizden ve bizimle bağlantılı olarak HPG güçlerinden para almış fakat bu paraları içki ve fuhuş ortamlarında çarçur etmiştir. Yine halktan partimizin adını kullanarak para toplamış, tehdit etmiş; kısacası partimizin adını kirli emellerine alet etmeye çalışmıştır.

Yaptıklarının ardından güçlerimizce sorgulanan bu unsur suçlarını kabul etmiş ve özeleştiri vermiştir. Fakat sözünde durmayarak aynı pratikleri sergilemeye devam etmiştir. Son olarak ise bölge örgütümüz unsur hakkında ölüm kararı almıştır” şeklinde devam eden açıklamada sonraki süreç şöyle özetlenmiştir; “Çemişgezek ilçesi Axtük köyünden olan bu unsur kendi köyünde yapılan çalışmalarda edinilen yeni bilgilerle birlikte yakalanmış ve sorgulanıp cezalandırılmak üzere tutuklanmıştır. Köyde yapılan kitle toplantısında işlediği suçlar teşhir edilmiş ve gelen yeni bilgiler kendisine sorulmuştur. Fakat unsur yapılan yeni suçlamaları reddetmiştir.

Unsurun son dönem içerisinde gizli koruculuk yaptığı, JİTEM’le çalıştığı, halkı bunun üzerinden tehdit ettiği, köyün içinde kalaşnikof tüfeğiyle ateş ettiği vb. iddialarını yalanlamıştır. Yapılan toplantının ardından alınan ölüm kararı sürgün olarak değiştirilmiştir ve unsura bir şans daha tanınmıştır.

Fakat unsur bu çabaları da boşa çıkarmış, toplantının ardından kendisine yapılanların hesabını soracağına dair köy içinde tehditler savurmuş ve bölgede JİTEM çalışmalarına önayak olmuş, işbirlikçilik örgütlenmesi içinde yer almış ve düşmandan silah almakla birlikte düşman pusularına yön göstermiş içinde yer almıştır. Alınan karara bu şekilde uymayan unsurun düşmanla işbirliği netleşmiştir. Yaşanan bu gelişmelerin ardından unsurun hakkında ölüm kararı netleşmiş cezalandırılması için girişimlerde bulunulmuştur.”denildi.

Açıklama “sonraki süreçte yaşanan gelişmelerle birlikte halkın gözünde teşhir olan bu unsur, düşmanın nezdinde de kullanım değerini yitirmeye başlamış ve bir paçavra gibi kıyıda köşede kullanılmıştır. Kendi köyü ve Çemişgezek'te itibarını kaybeden bu unsur, farklı yerlerde yaşamaya başlamıştır. Nerede olduğunun haberini alan gerilla güçlerimiz ise harekete geçerek unsurun hak ettiği cezayı vermiştir.

Halkımız bilmelidir ki hiçbir halk düşmanı cezasız kalmayacak, ilelebet rahat bir yaşam sürmeyecektir. Partimizin bu vesileyle çağrısı şudur; Dersim'de geliştirilen işbirlikçileştirme politikalarına karşı mücadele edelim! İnsanların para veya başka çıkarlar için düşmana hizmet etmesine izin vermeyelim!

Düşmanın tuzağına düşen unsurları uyaralım! Girdikleri yanlış yoldan vazgeçmelerine yardım edelim! İşbirlikçileşen ve bunu ısrarlı bir şekilde sürdüren unsurları hak ettikleri biçimde cezalandıralım!

Partimiz TKP/ML ve onun önderliğinde savaşan TİKKO bu doğrultuda çalışmalarını sürdürecektir. Ve hiçbir işbirlikçi halk düşmanı cezasız kalmayana, faşist TC devleti yıkılana kadar bu mücadelemiz devam edecektir.

Halkımızın bu kirli politikalara karşı tek kurtuluş yolu partimiz saflarında örgütlenmek ve halk savaşına katılmaktır. Halk savaşı bizlerin kurtuluşunun ve hesap sormanın tek yoludur. Bir kez daha söylüyoruz; Düşmanın Dersim'de geliştirmeye çalıştığı işbirlikçileştirme ve ajanlaştırma saldırılarına karşı koyalım! Kurtuluşumuzun tek yolu olan halk savaşı-gerilla savaşına katılalım!” sözleri ve  “KAHROLSUN FAŞİST TC DEVLETİ VE ONUN AJAN İŞBİRLİKÇİLİK POLİTİKALARI!” sözleri ve sloganı ile sona eriyor.

52128

Son Haberler

TKP/ML TİKKO Ali Doğan Firik cezalandırdığını duyurdu.

Güzel insanların ardından kurulan her cümle yetersizdir…(İsmail Cem Özkan)

Şimdi anıları olanlar hemen anılarını paylaşmayacak, zamanı gelince yazarlar ya da anı kitabı yapılacaksa oraya bir kaç kelime bırakacaklardır ama popüler olanı yapacaklar yani varsa birlikte çektikleri/ çekildikleri fotoğraflarını paylaşacaklar...

Turan Eser benim geçmişi (artık geçmiş oldu, zamanda üzerine eklenince) uzun bir sancılı dönemin dostluğuna dayanıyor...

Emperyalizm Üzerine Notlar-6

 

13-15 Eylül 2024   ICOR Uluslararası “Lenin’in Öğretileri Yaşıyor” Semineri 1.  Gün

Giriş: Almanya’nın Thüringen Eyaleti’ndeki Truckenthal’da 13-15 Eylül 2024 tarihleri arasında ICOR’un, Lenin’in 100. ölüm yıldönümü anısına, ”Lenin’in Öğretileri Yaşıyor” adı altında uluslararası büyük bir seminer yapıldı. Bu seminer’de “Lenin ve Emperyalizm” başlıklı 1. bölüm’de ben de bir sunum yaptım.

Rothe Fahne (Kızıl Bayrak) dergisinden kısa bir bilgilendirmeyi buraya alıyorum.

Erdoğan ve cumhur ittifakı’nın hazırlıkları iç savaş odaklıdır!

İçinden geçilmekte olan sürecin bu ayırt edici özelliği, rejimin ne kadar da kırılgan bir durumda olduğunun, çıplak bir ifadesi olarak da okunabilir elbet.

Serdareme, Caneme, Hevaleme…

Her devrimci değerlidir. Ancak bazıları istisnadır. Yaşam ve duruşlarıyla, söz ve eylemleriyle derin izler, unutulmaz anılar geride bırakır. Geçtikleri her yerde devrimin, özgürlüğün dinmeyen esintilerini bırakır. Devrimcilerin değerlerini belirleyen her daim hatırlanan pratik ve eylemleri ve yazdığı unutulmaz eserleridir. Serdar Can yoldaş her ikisini de doğru yapmaya çalıştı. Hem devrimin kalemini hem de devrimin silahını iyi kullandı. Hem de en geç yaşlarında.

Erdoğan yeni anayasa istemi ne tür bir ihtiyacin ürünü ?

Siyasal İslamcı din bezirganı Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, özelliklede son yerel seçimlerde uğradığı ağır hezimetin ardından, adeta gün aşırı bir sıklıkla, toplumun artık yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu dilendirmekte. Bu demek oluyor ki Erdoğan’a göre, 22 yıllık iktidarları döneminde yeni bir anayasa, toplumsal bir ihtiyaç haline gelmemiş. Gelse, ille ki o zaman da bunu gündeme taşır ve çözmek isterdi, değil mi? Peki şu son dört-beş aylık zaman diliminde ne oldu da birdenbire acil bir ihtiyaç haline geldi?

Asıl Olan, Örgütlü Yığınların Mücadelesidir

Çağımız, emperyalizm ve proleter devrimler çağıdır. Yaşanan tüm değişimlere, ideolojik anlamdaki çürüme ve yozlaşmaya rağmen işçi sınıfının ezen ve ezilenler mücadelesindeki tarihsel misyonu hala gerçekliğini korumaya devam ediyor.

Yaşanmakta olan, ikili hukuk denkleminde,bir ara rejim midir?

Resmi adıyla, “Cumhur Başkanlığı Hükümet Sistemi”ne, günlük kullanım diliyle “tek adam diktatörlüğü”ne geçişle birlikte ve özellikle de ırkçı faşist-kontra bir odak partisi olan MHP katılımıyla oluşturulan “Cumhur İttifakı” iktidarı altında; sistemin, Anayasasında kendisini tanımlaya geldiği ve iyi kötü ve de taklidi de olsa, bir şekilde uygulanmaya çalışılan “laik” ve Anayasal “hukuk Devleti” prensipleri, adım adım terk edilmeye başlandı.

Komutan Orhan Cihat Bingöl (Nubar Ozanyan)

Duyduğumuzda inanmakta ve kabul etmekte zorlandığımız şehit haberleri yüreğimizi fena halde acıtsa da ideallerine ve anılarına bağlı kalma, mücadele bayraklarını daha yükseklere taşıma sözü vermeye devam edeceğiz.

Kürt ve özgürlük düşmanları sevinmesin! Hesapsızca toprağa düşen her gerilla Kürdistan topraklarında yeniden doğacaktır. Ve onlar her daim ölümsüzlük içinde çoğalarak büyüyecek birer dağ olup düşmanın üstüne yürüyerek anılacaklar. Ne yaşamları ne toprağa düşüşleri ucuz ve kolay olmayacaktır.

Vitrin olma kız... vitrin olma...

Sen, senle halk arasında artırılan düşmanlığı çözmenin araçlarının neler olduğunu bilmiyorsan...

Şimdi ne kadar güzel olurdu değil mi kız...

ne kadar güzel olurdu...

mecliste, belediye başkanlıklarında bir...

Öyleyse.... öyleye...

Hayeller.... söylemler...

Kitleler...

yüzlerini dahil seçemeceğimiz kalabalıklar...

Gerçekler ise....

Zil zurna, kah kaha atarken sümükleri dahil ağızlarına giren masaları tek tek dolaşarak, mekan yeni insanlar..

Hemi... hemi...

hayat bu... gerçeklik bu ise...

Şeriat ve kadın

Tüm  kurumları üzerinden devlet erkine artık tamamen hakim hale  geldiğini düşünen siyasal İslamcı Erdoğan iktidarı, dini esaslar üzerinden toplumsal yaşamın yeniden kurgulanması esas hedefi doğrultusundaki ana hamlelerini, “İstanbul Sözleşmesi”ni feshederek, “Her kürtaj bir Uludere’dir”tavrıyla, en nihayetinde vasat ölçüler içinde kadın haklarını belli yönleriyle koruyan “6284 Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Yasası”na ilişkin tutumuyla ve  keza “9.

Türkiye ve kuzey Kürdistanlı solculara yönelik bayrak eleştirisi

Kendisi de sol-sosyalist cenahtan olan yazar ve aynı zamanda televizyon programcısı sayın Merdan Yanardağ, on binlerce solcunun, Fransa’da faşistleri yenilgiye uğratarak seçimlerin galibi olan Yeni Halk Cephesi’nin zaferini kutlamak için, ellerinde Fransa bayrağı ile toplaştığı Cumhuriyet Meydanı’nda, coşkuyla Enternasyonal marşını seslendirmelerinden övgü ve gıptayla bahsederken: “Bakın diğer ülke devrimcilerinin kendi ulusunun bayrağıyla bir sorunu yok. Ellerinde Fransa Bayrağı ile hep birlikte Enternasyonal okuyorlar.

Sayfalar