Cuma Nisan 26, 2024

SERDAR CAN’A.. Artin CAN yoldaşa...

Kaypakkaya geleneğinin son yıllarda kaybettiği seçkin, aydın, entelektüel, örgütleyici bilge özellikleriyle tanıdığımız Serdar(Artin) CAN’ın şahadet haberi ile sarsılıyoruz. Bir kez daha yıkılıyoruz.

Çetelere karşı şehadet haberlerinin Ağustos sıcaklığında dalga dalga gelirken, ilkin komutan Ulaş BAYRAKTAROĞLU, ardından Nubar OZANYAN, Gökhan TAŞYAPAN ve bu gün Serdar CAN’ı yıldızlara, Nubar OZANYAN’ın yanına uğurluyoruz.

Nubar OZANYAN ile Artin CAN’ın dostlukları bu güne değil geçmişe uzanmaktadır. Dostluk ve yoldaşlığın en sıcak hareketli saatlerini, günlerini beraber geçiren ayrılmaz kardeşler ölümü de bir ve aynı zamana denk gelmesi tesadüfi değildir.Kalbi Nubar Ozanyan'ın ölümüne daha fazla dayanamamıştır.

Kaypakkaya geleneğinin kır gerilla savaşının Kürdistan topraklarında bu gün Kürt Ulusal Hareketi daha başlatmadan önce öncüleri, uygulayıcıları, teoriden pratiğe geçiren önder ve örnek kişilerden ilkidir Serdar CAN. Yakalanması ve İbrahim KAYPAKKAYA’dan ve Amed Zindanlarında katledilmesinden sonra Kaypakkaya geleneğinin cezaevinde,işkencehanelerde sürdürülmesi ve yaşatılması aynı zamanda öncüsü olmuştur.

Nubar OZANYAN ile yollarının kesiştiği enternasyonal savaşlarda Filistin için siyonizme ve emperyalizme karşı savaşta yine iki komutan savaşçı Deniz’lerden bize miras kalan Filistin halkıyla dayanışma davasının sahiplenme omuz omuza beraber mücadele, zamanı geldiğinde yine tarihi rollerini oynamış görevlerini yerine getirmişlerdir.

Haydutlara, devletlere, adeta meydan okuyarak kanunlarını tanımayarak Ortadoğu coğrafyasından sınırları, mayınları tel örgüleri hiçe sayarak emperyalistlerin gelişmiş teknolojilerini yerle bir ederek adeta dalga geçerek Hayıstan’a gelmişlerdir. Nubar OZANYAN’ın tavsiyesi ve önerisi olarak bu gün Serdar CAN yoldaşa “Artin” diyerek, Ermeni Fedai Geleneğinin savaşçılarının ismini kullanmasını istemiştir.

Yaşadığı kısa bir dönem Hayastan’da ''Artin ''olarak tanınmış, mutevazılığı , Ermeni ulusal tarihi, bilgi birikimi ile Ermeni halkı tarafından sevilmiştir.Kaypakkaya'nın sadık öğrencisi olduğunu, sosyal şoven politikaları izah ederek Ermeni entellektüelleri arasında takdirle karşılanmıştır.

Serdar CAN bilge, entelektüel bir duruş sergilemesi, burjuva aydınlarından entel-liboşlardan ayrı özelliklere sahip olması o’nun ayrıcalığıdır. Ermeni sorunu bu gün tabular aranırken, soykırım gerçekliğini ortaya çıkmasından önce, karanlıkta bir mum ışığı olan Serdar CAN’ın derinlikli kitap çalışmaları tarihi öneme sahiptir.

Duygu sömürücülerinin kendini tanıtma, öne çıkarmanın, reklamın tavan yaptığı bu zamanda, Ermeni Soykırımı anıları ile topluma gerekli mesajı, üstelik özgür koşullarda değil, Diyarbakır 5 No’lu Zindan gerçekliğinde yapması her baba yiğidin harcı değildir, olamaz da .

Amed halkı, Ahmet ARİF gibi ilk ve son kitabı olan “hasretinden prangalar eskittim” kitabının kaç baskı yaptığını bu gün hiç birimiz bilmiyoruz. Ama Serdar CAN’ın da bugün ilk kitabı olan “nenemin masalları” kitabını daha iyi anlayacak, gündem oluşturacaktır. Toplumsal sorun olan, müslümanlaşmış Ermenilerin akıbeti, geleceği sorunu üzerine yoğunlaşan Serdar CAN’ın bu tarihi çalışması Hrant DİNK tarafından görüldükten sonra hemencecik görüşüp tanışmaları boşuna değildir.

Nubar OZANYAN’ın daha kırkı çıkmadan Serdar CAN’ı kaybetmek Kaypakkaya Geleneğinin sıkıntılı, sorunlu, kuşatma altında olduğu süreçten ayrı ele alınamaz. İlerlemiş yaşına rağmen kalp atışları sevgiden başka bir şey için atmadı.Parti aşkı ve yoldaşlık için tüm hayat enerjisini büyük bir sevgi ve bağlılık ile kullandı.

Yaşamını adadığı davası, davamızdır.

Toprağa düşene dek elinden bırakmadığı bayrağını daha da yükseklere taşımak onur borcumuzdur.

Nubar yoldaşımızın, tüm devrim şehitlerinin yanına uğurluyoruz o’nu...

Işıklar içinde uyusun, yıldızlar yoldaşı olsun....

22 Eylül 2017

46319

KÜRTLER TARIH YAZIYOR!

 

KÜRTLER TARİH YAZIYOR!

Kürdistan halkı kendi tarihini kendisi yazıyor.

Kürdistan Ulusal Özgürlükçü Hareketi, kendi öz gücüyle T.C. devletine her alanda darbe vurarak ilerlemeye devam ediyor. Kürdistan Özgürlükçü Hareketi Artık gerilla savaşı dönemini aşmış, stratejik denge savaş sürecini yakalamıştır.

Türkiye Devrimci Hareketi tarafından Batı’da ikinci bir cephe açılamadığından dolayı Kürt Özgürlük Hareketi stratejik denge aşamasına ağır bedeller ödeyerek mücadelesini sürdürmektedir.

NEWROZ ATEŞİ!

 

Zalimin zulmüne başkaldırının günüdür Newroz. Ortadoğu halklarının zafer ve özgürlük ateşini yaktıkları gün. Modern Dehak’lara karşı mücadelenin boyutlandığı, halkların emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı savaşlarınıyükselttikleri gün.

İntifalara, serhıldanlara esin kaynağı olan Newroz ateşi binlerce yıl önce yakıldı. Zalim Dehak’ın sarayından yükselen Newroz ateşi, o günden bu yana her 21 Mart’ta daha da bir gür yanıyor.

"EYLÜL KOKUSU" VE ADIL OKAY

 

Kaç Kişi Kaldık?" sorusu ile postmodernizmden malûl "yenik ruh hâline", "Hayır" diyen Adil Okay, yaşadığı tarihin umutlarını bizimle paylaşırken, Can Baba'nın yolunda, İbni Haldun'un uyarısını unutmamacasına ilerliyor...

Okay'ın "uzun yürüyüşü"nde "düş kırıklıkları", "yenilgi", "aşk", "sürgün" ve "yitirilenler"; ya da başkaldıran insana ait her şey var! Ama yılgınlık, vazgeçiş, tövbe yok... İnsan(lık)tan umudunu kesememiş Okay; bunun için de heybesinde dizeleri ile hâlâ yollarda...

AYDIN(LAR) VE AYDINIMSI(LAR)[*]

 

“Alev, başka şeyleri aydınlattığı

kadar aydınlatmaz kendini.”[1]

Dört yanın “aydınımsı(lar)” diye ifade edilebilecek bir yabancılaşma/ deformasyon tarafından kuşatıldığı kesitte, Demba Moussa Dembélé’nin, ‘Samir Amin: Ezilen Hakların Sömürülen Sınıfların Organik Aydınları’[2] başlıklı yapıtı, “dünya aydın bakışı”nın yanıtı gibidir sanki…

KAYPAKKAYA'YI ANLAMAK

 

ŞOVEN GERİCİLİK DALGASINA KARŞI KAYPAKKAYA'YI ANLAMAK VE ANLATMAK[1]

"Çocukluk saflığını kaybetmeyen

insana büyük insan denir."[2]

 

I) İbrahim Kaypakkaya'dan söz etmek; Onu anlamak ve anlatmak kolay bir şey değil; hatta çok zor; öncelikle bunun altını çizerek başlayayım konuşmama...

Önce bir soru: İbrahim Kaypakkaya öldü mü? İçinizde buna "Evet" diyen var mı? Olduğunu zannetmiyorum; ama varsa ne yazık...

“YÜZYILLIK YALNIZLIK”I YIKAN GERILLALAR: FARC-EP -3

 

Kolombiya’da Gerilla Örgütleri: ELN,  ELP ve M-19

“YÜZYILLIK YALNIZLIK”I YIKAN GERILLALAR: FARC-EP -2

 

“YÜZYILLIK YALNIZLIK”I YIKAN GERILLALAR: FARC-EP* -1

 

“Ya bedel ödeyerek özgürlüğü fethedeceksin,ya da onsuz yaşamaya razı olacaksın” Jose Marti

SINIF KONUŞMAZSA MEYDAN ÇAPULCULARA KALIR

 

HAVUÇ AYDINLAR (MAYALARIN ANISINA)

 

Burjuvazi, kendi sistemini “ilerici” ve insanlığın sahip olabileceği “en iyi toplumsal sistem” olarak tanıtmaya devam ediyor ve bu sistemi savunanları, bu sistemin sürdürülmesinin teorisini yapanları da toplumun karşısına “aydın” olarak çıkarıyor. Elindeki devletin baskı gücünü ve üretim araçlarına sahip olmanın getirdiği tüm avantajları kullanarak;  burjuva ideolojik manipüle araçlarını her saniye, her saat topluma empoze ediyor.

“KORKU KITASI” AVRUPA'DA IRKÇILIĞIN FELSEFESI

 

Sayfalar