İzmir Partizan; Politik çalışmalarımıza yoğunlaşmak en iyi cevaptır!
"Bir süredir kurumumuzu şu veya bu şekilde meşgul eden tartışma, kaos ve krizin şiddetle birlikte boyutlanarak geldiği nokta gündemimizi meşgul etmeye devam ediyor.
Yaklaşık 1 ay önce tekabül eden bir sürede İstanbul'un Aksaray ve Kartal bürolarımız çete vari bir şekilde gasp edilmiş, muhabirlerimize şiddet uygulanmıştı. Aynı şekilde Dersim ve Erzincan irtibat bürolarımıza yönelik de saldırı ile birlikte gasp edilmek istenmiş, muhabirlerimiz tehdit edilmiş edilmek istenmiştir. Bu gaspçı tutumun son örneği de gazetemizin İzmir irtibat bürosuna yönelik olmuştur.
İç sıkıntıların büyütülerek devam ettirildiği, sorunun çözümün yanlış bir anlayış, zihniyet ve yöntemde ısrar edilerek çözümsüzlüğe mahkum edilmek istenmeye devam edenlere karşı politik duruşumuzu korumaya ve faaliyet alanlarımıza ve devrimci değerlerimize meşru müdafaa temelinde sahip çıkmayı sürdüreceğiz.
Dünde söyledik bugünde söyleyeceğiz devrimcilerin faaliyetleri asla dört duvar arasına sıkışmadı/sıkıştırılamaz. Bunu Aksaray ve Kartal bürolarımız gasp edildiğinde gösterdik, kendi faaliyetimize gazetemizi çıkararak sürdürdük, faaliyetçilerimizle, okurlarımız ve ailelerimizle toplantılar alarak güncel politik süreçten kopmadan çalışmalarına devam ettirdik/ettiriyoruz. Dersim ve Erzincan irtibat bürolarına aynı çetevarı yöntemleree karşılık okurlarımız toplantılar alarak, politik çalışmalarını sıklaştırarak yanıt vermişti/vermeye devam etmektedir.
Bizler devletin saldırıları karşısında daima politik yanıtlar verdik, ideolojik ve politik hattımıza uygun olarak önümüze mücadeleyi büyütmeyi koyduk. Bugün bu veya şu şekilde darbeci bir zihniyet tarafından çeşitli boyutlarda uygulanan şiddetle çekilmek istenen çözümsüzlük ve çürüme dehlizlerine girmeden mücadeleye daha fazla sarılan bir tarzla çalışmalarımızı sürdürmeyi en doğru tavır olarak görüyoruz.
Gelişen bu duruma okurlarımızın hızlı bir şekilde refleks verip gazetemizin irtibat bürosunu sahiplenmesi bu kişilerin şiddet içerikli yöntemlerine, buna hizmet eden anlayışlarına karşı cevabımızın ne olacağına dair okurlarına çağrı yapılarak bir toplantı gerçekleştirilmiştir.
Sonraki günlerde de büromuzu okurlarımız sıklıkla ziyaret ederek sahiplenmeye ve desteğe devam etmiştir.
Bu yapılan saldırı ve gaspçı anlayışın politikadan uzaklaştırmaya ve faaliyetlerimizi engellemeye yöneliktir olduğu ortadadır. Ülke gündeminin bu kadar yoğun yaşandığı bir süreçte kendi çıkarları ve hesapları doğrultusunda hareket edenlere "Çekmek istediğiniz noktaya gelmeyeceğimizi ve işimize bakacağımızı" bir kez daha ilan ediyoruz. Bizim bu saldırılara karşı verilecek en iyi cevabımızın çalışmalarımıza daha fazla yoğunlaşmak olacağı inancındayız, çekilmek istenen noktaya karşın pratik faaliyetlerimize kaldığımızdan yerden devam etmenin en doğrusu olacağı nettir.
Okurlarımızla toplantı yaparak, süreci değerlendirdik
Yaşanan olumsuz gelişmeye karşın İzmir'de Nisan Yayımcılık bürosunda bir toplantı gerçekleştirildi. İç sürece dair yürütülen tartışmanın ardından bundan sonra neler yapılacağına dair diğer tartışma başlığına bölüme geçildi.
Referandumun yaklaştığı bu süreçte sokaklarda, mahallelerde materyallerimizle HAYIR çalışmasını sürdüreceğiz. Kapı kapı dolaşarak ülke gündemini ve referandum üzerine halk kitleleri ile yaptığımız sohbetlere devam etmek zerinden hem fikir olduk.
Bu gasp girişimine katılan kişilerin sıkıntılı ve apolitik kişiler olması, kurumun çıkarlarından ziyade kendi çıkarları için uğraşan kişiler olması ve böyle bir girişimde bulunmaların tesadüfen olmadığı konusunda hem fikir olundu.
Toplantıda bu yaşanılan süreçten ziyade politik çalışmalarımıza ağırlık verilmesinin önemi vurgulandı. Özellikle HAYIR çalışmalarına daha fazla yoğunlaşarak politik gündemden uzaklaşılmaması üzerinde duruldu. Bununla beraber gazetemizin daha fazla sahiplenilmesi ve kitlelerle daha çok buluşması gerekliliği konuşuldu.
Yapılan toplantının verimli geçmesiyle beraber daha sık toplantılar alınarak politik gündem üzerine daha fazla tartışılması ve gazete değerlendirmeleri alınması konusunda hem fikir olundu.
Her alanda yapılmaya çalışılan saldırılara yaptığımız politik çalışmalarla cevap olmaya, mücadeleyi en zor günlerde dahi daha ileriye taşıma devam edeceğiz.
İzmir Partizan
Son Haberler
Sayfalar
Bölünmek için Birlesin
Bölünmek için Birlesin!
Bir Maoist hayati iki ucundan kavrar her zaman; Burjuvazi ve Proleterya ucundan. Birin iki oldugunu kavramamis bir kafa Marksist bir kafa degildir.
Komunist partiler icin Demokratik-Merkeziyetcilikin tek bir anlami vardir; Demokrasi KP lerde Burjuvaziyi temsil eder; Merkeziyetcilik Proleteryayi temsil eder....
Yaranın Merhemini cellattan mı isteyecegiz!
Yeğişe Çarents 15 Mart 1921 Yer Berlin Charlottenburg semti,
İttihat ve Terakki Cemiyeti başkanı,İç işleri bakanı,1915 Ermeni Soykırımı'ndan birinci de rece sorumlu,1,5 milyon Ermeni'nin ölümüne sebep olan Tehcir kararnamesi'nde imzası bulunan Talat Paşa Erzincanlı Soğomon Tehleryan tarafından öldürüldü. Ermeni soykırımı'nda ölenlerin İntikamını almak için Talat Paşa Berlin'in en işlek caddesinde gündüz vakti ensesinden vurularak Ermeni halkı adına cezalandırıldı.Kaçarken polisler tarafından yakalandı.Direniş göstermedi.
Şiirin Şairleri, Şairlerin Şiiri -
“Biz bu kitapları ne zaman okuduk ve niçin her satırını çizip notlar düştük kıyılarına”[1]
“Herkes gider, şiir kalır,” der İbrahim Tenekeci.Doğrudur; öyledir…
Şiirin tarihi şaire doğru akarken; “Şiir kelime kaynar. Bir kazandır, dumanlar tüter içinden,” der Ahmet İnam…
İnsan ruhunun ve yaşamın derinliklerine nüfuz eden şiir ölmez, öldürülemez; çünkü ölümsüzdür…
Hayır; ‘Buz’[2] başlıklı yapıtı ile ‘2011 Turgut Uyar Şiir Ödülü’ne değer görülen Osman Özçakar’ın, “Şiir biraz da sözcüklerle manipülasyon yapma işidir,” tespitine katılmak mümkün değil.
Dine Savas Acmak Dini Guclendirir; Ama Dinle Uzlasmak Da Dini Guclendirir
Dine Savas Acmak Dini Guclendirir; Ama Dinle Uzlasmak Da Dini Guclendirir; Din Sinif Mucadelesindeki Rolune Gore Ele Alinir!
Herseyleri yalan, demogoji, carpitma, sahtekarlik...Alevi Açılımı mı, İzzettin'in Hançeri mi ?
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın okyanus ötesinde ikamet eden Fethullah Gülen hocayla ve Alevi toplumunun her dönem sisteme yedeklenmesi, demokrasi, temel hak ve özgürlüklerle kimlik mücadelesinden uzaklaştırılması için gönüllü olarak çalışan İzzettin Doğan’ın son asimilasyon projesi çalışması netleşmeye başladı.
İtiraz ahlaki[*]
“İnsanlarda eksik olan
güç değil iradedir.”[1]
Zor, ancak zor olduğu kadar da güzel ve umutlu günlerden geçiyoruz.
İnsan olma hâli(miz), bir kere daha sınanıyor.
Devletin Sokak Çeteleri Mafyanın Ortak Organizasyonuna Karşı Devrimci Tavır Ne Olmalıdır! HASAN AKSU.
Bu gerçeklik bugüne has bir karşı devrimci bir organizasyon değil. Devletin başında olanların derin organizasyonudur ve de süreklilik göstermektedir.
Bu Dünya Komünizmi de Yaşayacaktır!
Ekim Devrimi’nin 96. Yılını Kutlarken!...
Sınıf bilinçli bir devrimcinin,
her zaman devrim beklemesi,
onun düşünce ve eylem
diyalektiğinin bir gereğidir
ÇIRILÇIPLAĞIM SOKAK ORTASINDA UTANIYORUM!
Yoksullar için bir cehenneme dönüşen dünyanın şu utançlı haline bir bakın! İçinde çocuk ve kadınların da olduğu yüzlerce kaçak göçmen bindikleri tekne alabora olunca, İtalya'nın Lampedusa Adası açıklarında denizin zifiri karanlığında kaybolup gittiler.
Dünyayı aralarında ülke ülke parselleyen kudretlilerin para havuzları dolarlarla dolup dolup taşarken, yoksulluk mengenesindeki bu insanlar bir lokma ekmek için bin bir umutla yollara düşmüş, bilmeden ölüme koşmuşlardı.
Aşk ve Sanatın hayatı yani Gezi, Kızılay, Gündoğdu, vd’leri 1
“İyi ki hatırlattın
Başkaldırı diye bir şey var
İsa’dan beri insanı güzelleştiren
Şimdi daha güzel her şey
Daha insan herkes.”[2]